Middle East Institute: Erdoğan, Osmanlı İmparatorluğu'nun mirasını ilerletmek istiyor

ABD'nin önde gelen düşünce kuruluşlarından Middle East Institute'de Türkiye'deki seçimlerin ve Suriyeli göçmenlerin seçime etkisine dair bir analiz yayımlandı. 

Türkiye'de yapılacak olan seçimler öncesi anketlerin, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kılıçdaroğlu arasında çok az bir fark ile devam ettiği belirtilen analizde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Osmanlı İmparatorluğu'nun mirasını ilerletmek istediği ve emperyalist hedeflerin peşinde koştuğu iddia edildi. 

İşte Middle East Institute'de yayımlanan analizin tamamı:

Türkiye'nin yakın tarihinin en önemli seçimlerine bir aydan az bir süre kaldı. Türkiye'de seçimler, 14 Mayıs'ta yapılacak.

Bu seçim aynı zamanda Suriyeli Rana al-Masry'nin oy kullandığı ilk seçim olacak. 20 yılı aşkın süredir ülkeyi yöneten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi'ne gönderme yapan Masry, "Ailemin sınır dışı edilmemesi için bir şansa sahip olmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.

36 yaşındaki Masry, Suriye savaşının ardından Türkiye'ye giden ve Türk vatandaşlığı verilen 200.000'den fazla Suriyeliden biri. Sayıları göz önüne alındığında, Suriyeli mülteciler, seçimlerin sonucunu belirlemede önemli bir rol oynamayacak, ancak göç en önemli seçim kampanyası konusu olduğundan, oylamanın merkezinde yer alıyorlar.

Ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, Suriye, Afganistan, Libya, Irak ve İran'da doğan yaklaşık 150 bin seçmenin ilk defa oy kullanacağını açıkladı.

Adıgüzel; Adalet ve Kalkınma Partisi'nin, Türkiye sınırlarda uyguladığı açık kapı politikası sonucunda Türkiye'ye kontrolsüz girişlerin yaşandığına işaret ederek, yaklaşan oylamayla ilgili gerginliklerin ortasında, Suriyeli mültecilerin de oy kullanmasıyla bağlantılı olarak oluşabilecek, seçim sahterkarlıklarına dikkat çekti.

Oy kullanma hakkı

Türkiye, son on yılda Suriye çatışmasının sonuçları konusunda derin etkiler yaşadı. Türkiye şu anda, çoğu Suriye'den gelen 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyor ve dünyanın en büyük mülteci barındıran ülkesi haline geldi.

Suriyeliler Türkiye'de özellikle yatırım veya evlilik yoluyla vatandaşlık almış olsalar da, öncelikle Türkiye'nin 2009 yılındaki vatandaşlığa alma kanunundaki istisnai koşul aracılığıyla Türk vatandaşlığını elde eden Suriyeliler de var.

Muhalefet partileri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriyelilere vatandaşlık vererek seçmen tabanını büyütmeyi amaçladığını savunuyor.

Bu iddia gerçek ya da kurgu olabilir. Ancak muhalefet bloğu, Erdoğan'ı devirmek için bu durumu seçim propagandalarında kullanmaya devam ediyor.

Ancak en katı duruşu sergileyen ve tüm mültecileri sınır dışı etme sözü veren grup, Millet İttifakı'na bağlı olmayan Zafer Partisi'dir. Parti, 2021'de mülteci karşıtı bir platform olarak kuruldu ve 2023 seçimleri öncesinde göç meselesinin ne kadar güçlü hale geldiğini gösterdi.

Mart ayı ortasında CHP ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, seçimden sonraki iki yıl içinde Suriyeli mültecileri geri gönderme sözü verdiği Türkiye-Suriye sınırını ziyaret etti.

Osmanlı İmparatorluğu'nun mirasını ilerletmek isteyen Erdoğan ise, emperyalist hedeflerin peşinde koşuyor.

İç baskıyla karşı karşıya kalan Erdoğan, geçen yılın sonunda uzun süredir elinde tuttuğu pozisyonunu tersine çevirdi ve şimdi Suriye hükümetiyle Suriyelilerin geri dönmesinin önünü açmak için siyasi diyalog içinde. Bu hamle, Türkiye'deki Suriyelileri şaşkına çevirdi. Seçimlerin sonucu ne olursa olsun, Suriye toplumunun güvenliği konusunda artık bir belirsizlik var.

Muhalefetin tüm Suriyelileri geri dönmeye zorlama planı endişe verici olsa da, retorik, muhalefetin kazanması durumunda uygulanacak gerçek bir planın olmadığını ve muhalefetin açıklamalarının popülist açıklamalar olduğunu gösteriyor.

Bu Suriyeliler isteseler de istemeseler de Türkiye'nin içinde bulunduğu bir trenin içindeler. 14 Mayıs seçimleri her geçen gün biraz daha yaklaşıyor ve anketlerin çoğu, önde gelen iki başkan adayının ince bir farkla ayrıldığını gösteriyor.

Ancak sonuç ne olursa olsun; seçimlerin şu anda Türkiye'yi evi olarak gören Suriyeliler için değişikliklerin yalnızca başlangıcı olacağını gösteriyor.