Piyasalar ve yangın
Gerçekten dünya zor zamanlardan geçiyor.
Her taraf yangın yeri... Karadeniz yetmedi, şimdi de körfez. Balkanlar da pimi çekilmek üzere olan el bombası gibi. Hani denir ya ispat edemem diye... Tam o hesap sanki gizli bir el dünyayı yakmaya ant içmiş diyebilirim ama ispat edemem.
Gerçekten dünya zor zamanlardan geçiyor. Pandemi dedik, tam kurtulduk dedik Ukrayna – Rusya savaşı çıktı. Sonra bir Uzakdoğu gerildi Çin, ABD ve Tayvan üçgeninde ama krizin eşiğinden dönüldü. Kosova’da da ateş harlamak üzereydi ki şimdilik üzeri mangal kömürü tozuyla örtülmüş kor gibi dinlenmede... Gıda krizi, petrol krizi geçti, bitti derken şimdi de İsrail ve Filistin’in fitili ateşlendi. İsrail Hamas’ın başlattığı operasyonun hemen akabinde içinde bulundukları süreci savaş olarak niteledi. Dünyadan her iki tarafa da destekler var. Ancak itidal çağrısı yapanlar da mevcut. Buradaki gelişmeler ciddi ciddi ekonomik gidişatı olumlu ya da olumsuz etkileyecek. İsrail Gazze'ye bir kara operasyonu yapacağını zaten açıkladı. Kuzeyde, Lübnan sınırındaki İran destekli Hizbullah da İsrail'in Gazze'ye yapacağı kara operasyonuna kuzeyden yanıt vereceğini söyledi. ABD ise Hizbullah İsrail'e saldırırsa İran'a hava operasyonu yapacağını söyledi. Bir yandan da bölgeye ABD uçak gemisi geliyor. Mesele çığırından çıkarsa küçük gruplar halinde başlayan göç çabaları; büyük mülteci göçleri meydana getirebilir.
Zira biz bu manzaranın yabancısı değiliz. Lawrence’e kadar uzatabiliriz bu taktikleri. Usame Bin Laden-Afganistan meselesi, IŞİD-Suriye meselesi gibi birçok örnek verebiliriz. Dolayısıyla başta Türkiye olmak üzere bölge ülkelerinin bin düşünüp bir adım atmaları gereken bir döneme giriyoruz. Zira ABD’nin geldiği yerden öyle hemen döndüğünü pek görmüşlüğümüz yok.
Borsa İstanbul tarafında Cuma günü dolar bazında 306 doları işaret eden 8464 puan ile kapanış gelmişti. Haftayı ise kabaca yüzde 2 civarı bir yükselişle kapatmıştık. Perşembe ve Cuma ise yaşanan gelişmelerden ötürü ciddi belirsizlik hâli nedeniyle oldukça dalgalı geçti. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in yurtdışı ziyaretleri, firma bilançolarının açıklanmaya başlaması; geçen hafta endeks üzerinde olumlu hava oluştururken özellikle perakende tarafında bilişim ve teknoloji tarafında hisse alımlarını beraberinde getirdi. Ulaştırma, inşaat ve kimya gibi sektörler ise satıcılıydı. Salı günü Türkiye’nin enflasyon rakamları geldi. Beklenti dahilinde enflasyonda yükselişin sürmesi borsa tarafında hala kat edilecek yola işaret ettiği için alım geldi.
Çarşamba ise sınırlı da olsa Borsa İstanbul’da bulunan yabancıların satış günüydü. Zira hafta ortasında başta ABD olmak üzere yurt dışı borsalarda satış eğilimi yüksekti. Buna rağmen dediğim gibi yabancı ağırlıklı olmadığımız için bizdeki düşüş sınırlı kaldı.
Perşembe ve Cuma oldukça zor bir günlerdi. Türk SİHA’sının ABD tarafından vurulduğu haberi hızlıca satış getirdi. Ama yetkililerimizin yalanlaması ve karşılıklı itidal çağrıları ile tekrar yoğun bir alım geldi. Bu aslında Borsa İstanbul’da yükseliş eğiliminin gerilmiş bir yay gibi olduğunu bize gösteriyor. Jeopolitik olumsuzluklar olmasa endeks tırmanmaya devam edecek.
Haaaa yiğidi öldürüp hakkını da verelim.
Türkiye’de eski borsa olsaydı? Yani yabancı ağırlığının yoğun olduğu bir borsa olsaydı; geçtiğimiz hafta borsada düşüş falan değil abiyane tabirle çok sert bir çakılma olurdu.
Türkiye’de yerli yatırımcı artık şunu öğrendi. Demek ki altın dışında ne bileyim döviz dışında başkaca yatırım araçları da varmış, bunların hisselerini alarak da para kazanabiliyormuşuz iradesini öğrendi. Biliyorsunuz yatırımcı sayımız önceki yıllara göre korkunç arttı. 7 milyon civarında. Bu çok kıymetli ve önemli bir gelişme. Her ne kadar finansal okuryazarlık noktasında hala yatırımcı sayımızın artış hızıyla gelişim hızını eş değer görmesek de 7 milyon yatırımcının büyük kısmını bu manada zayıf görsek de yol kat ettiğimizi düşünüyorum. Zira sebebi ne olursa olsun. Yerli yatırımcı hisse senedi yatırımı öğrendi ve sevdi. Bir de stratejik olmayı, uzun vadeli bakabilmeyi öğrenebilirse çok daha derinliği artan bir sermaye piyasamız olacak.
PEKİ BU HAFTA NELER OLABİLİR?
Borsada ana hikâyemizi koruyoruz. Enflasyon hala yüksek ve borsa hala en iyi getiri sağlayan yatırım aracı durumunda. Bir başka husus da yabancı yatırımcının geleceği ümidi... Bir de tabi bilanço fiyatlamasının olacağı bir hafta göreceğiz bu hafta. Sn. Bakanın Londra ziyareti oldu oradan heybede neler var bilmiyoruz takip edeceğiz ve yine Fas ziyareti olacak bekleyeceğiz.
Tabi bunlar olumlu beklentilerimiz. Hepsinden evvel İsrail-Filistin meselesi var ki bu hafta küresel ekonomiye damga vuracak. Eğer süreç itidal çağrılarıyla sahadan masaya doğru evrilirse önce satıcılı bir borsa görürüz akabinde bu bir alım fırsatı doğurabilir. Fakat tersi durumda endeks ciddi gerileyebilir.
Bir başka negatif katkı yapabilecek husus da KKM’den kurtulma çabası... Burada da TL faizlerindeki artışlar şu süreçte sürerse jeo-politik riskleri de dikkate alacak olan yatırımcı yoğun riskten kaçmak isteyebilir bu da borsa da satış getirebilir.
Tel Aviv borsası Pazar günü açıktı ve yüzde 8’e yakın bir düşüş oldu. Bugün de İsrail Merkez Bankası, İsrail şekelinin değerini korumak için 30 milyar dolar satacağını açıkladı. Dolayısıyla işler İsrail’de ekonomik olarak pek de iyi gitmiyor.
Teknik tarafta ise 5 günlük ortalamaya işaret eden 8425 önemli bir nokta bizim için. Gözümüz kulağımız orada olacak. Sonra 8 günlük ortalamayı refere eden 8375 noktası kritik önemde. Pek tabi ki 21 günlük hareketli ortalama olan 8198 puan oldukça önemli ve takip edilmelidir.
Bu hafta Perşembe kritik önem düzeyinde zira ABD enflasyon rakamları gelecek. Beklentiler ciddi düşüşe işaret ediyor. Eğer böyle olursa Kasım ayı için faiz artırım süreci durabilir ve bu piyasalarda ciddi olumlu bir hava meydana getirebilir. Bu altın gibi kıymetli madenlere de olumlu yansır. Tabi kıymetli madenler için bugünden itibaren yön yukarı olacaktır. Bugün ons tarafında İsrail meselesi yüzünden bir artış görebiliriz. Savaş varsa güvenli liman olan altın da oyuna girer diye düşünüyorum.
Dolayısıyla bugün haftaya jeopolitik gelişmeler nedeniyle negatif başlayabiliriz ama piyasa 8200’lerin altını ve 8150’leri alım fırsatı olarak görecektir ve hızlı bir toparlanmaya işaret edebilir diye düşünüyorum.
Enflasyon sürdükçe perakende hisselerinde yukarı yönlü çıkış sürecektir.
Ama hepsinin üstünde piyasalarda yönü belirleyecek en önemli ve sıcak mesele İsrail-Filistin meselesi olacaktır.
Bakalım feraset mi hamaset mi ağır basacak...