RFE/RL: Rusya-Ukrayna Savaşı'nda müzakere süreci başlayabilir mi?

Dengelerin defalarca değiştiği Rusya-Ukrayna Savaşı'nda müzakere süreci başlayabilir mi? İşte askeri uzmanlara göre savaşın sonuna dair olası 3 farklı senaryo.

1. resim

ABD merkezli düşünce kuruluşlarından RFE/RL'de, artık 2 yılını geride bırakan Rusya-Ukrayna savaşında yaşanan kritik gelişmelerin ve olası müzakere sürecinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Savaşta geride kalan iki yıl boyunca neredeyse hiçbir askeri uzmanın tahminlerinin tutmadıüğı ve geçen süre boynca dengelerin kritik şekilde değiştiği belirtilen analizde, Biden yönetiminin görevde olduğu süre boyunca bir müzakerinin de olası görünmediği belirtildi.

Analizde ayrıca, sahadaki dengeler ışığında olası müzakerelerin hangi şartlarda şekillenebileceğine dair üç farklı senaryoya yer verildi.

İşte RFE/RL'de yayınlanan analiz:

Rus ordusunun Ukrayna'daki ilerleyişi yavaş da olsa sürerken, savaşı sona erdirmek için görüşme çağrıları ve girişimleri artmaya başladı.

Müzakere çağrısında bulunanlar haklı olarak, ABD'nin Ukrayna'ya askeri, ekonomik ve insani yardımının sonsuza kadar devam etmeyeceğini belirtiyorlar.

Joe Biden Kasım seçimlerinin ardından ABD başkanı olarak kalsa bile, gelecek yıl Ukrayna'ya yüklü bir miktar daha göndermek daha da zor olacak. Donald Trump'ın kazanması durumunda ise Ukrayna'ya desteği tamamen kesebilir.

Yine de ABD'nin son destek paketi, çeşitli Avrupa ülkelerinden gelen askeri yardımlarla birlikte Ukrayna'nın gelecek yıl da savaşmasına olanak sağlayacaktır. Ancak bu, Ukrayna'nın savaşın şu anda sürdüğü sürenin sadece yarısı kadar dayanabileceği anlamına geliyor.

Özetle, Ukrayna'nın savaş sonrası yaşayabileceği bir anlaşmayı müzakere edebilmesi, önümüzdeki 18 ay boyunca göstereceği askeri performansa bağlı. Başka bir deyişle, güçlü bir pozisyona ulaşması müzakere etmesi için en önemli etken olacak.

Kiev ve Moskova arasında görüşmeler yapılmasını önerenler, Ukrayna'nın zafere benzer bir şey elde etmesinin mümkün olmadığına ibrenin Rusya'dan yana olduğuna ve Ukrayna'nın silahlı direnişini sürdürmesinin sadece daha fazla ölüm, yıkım ve toprak kaybına yol açacağına dair bir eğilim içerisindeler.

Müzakereleri kim başlatacak?

Gelinen noktada dünya, kritik bir soruyu es geçiyor; “Görüşmeleri kim başlatacak?”

Bu soruya dair olası cevaplardan biri; Ukrayna'nın başlıca silah tedarikçisi ve destekçisi olan ABD'dir.

Ancak Biden başkan olarak kaldığı sürece bunun gerçekleşme ihtimali neredeyse hiç yok.

Zira; Biden'ın ya da dış politika ve ulusal güvenlik ekiplerinin söylediği ya da yaptığı hiçbir şey Kiev'i Moskova ile bir anlaşmaya zorlamayı planladıklarını göstermiyor.

Nitekim; Amerikan yönetiminin son askeri yardımı da, Ukrayna'yı savaşta tutmayı amaçlıyor ve Kasım ayında Trump kazansa bile 2025'e kadar bu yardım devam edecek.

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy de, işgalin hemen ardından Belarus ve Türkiye'de yapılan görüşmelerin başarısızlığa uğramasından bu yana, yeni bir adım atma eğilimi göstermedi.

Zelenskiy'nin hedefi 2014'ten bu yana Rusya'ya kaybedilen tüm toprakları, Kırım dahil olmak üzere geri almak.

Belki de müzakere önerenler Ukraynalıların savaş yorgunluğunun Zelenskiy'i Rusya ile pazarlık yapmaya iteceğini tahmin ediyorlardır. Bu mümkün, ancak şimdilik Ukrayna vatandaşları da en az liderleri kadar Moskova ile bir anlaşmaya karşı çıkıyor gibi görünüyor.

Sıradan Ukraynalılar, bir anlaşma olsa bile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in anlaşma şartlarını yerine getirmeyeceğini düşünüyor. Kanıt olarak da; Rusya'nın Ukrayna'nın sınırlarına saygı gösterme taahhüdünü içeren 1994 Budapeşte Memorandumu'nu gösteriliyorlar.

Putin'le anlaşmak isteyenler ise; savaşın sonunu tahmin edebileceklerinden emin görünüyorlar. Donbas, Herson ve Zaporijya'nın kontrolü gibi bir Rus zaferi ve Ukrayna'nın boyun eğmesi.

Ancak bu tür kesin iddialar kanıtlayıcı bir temelden yoksun. Hiç kimse bu savaşın nasıl sona ereceğinden emin olamaz ve şimdiye kadar geçen süreç de bunu gösterdi.

Bazı örnekleri ele alalım.

O dönem Genelkurmay Başkanı olan ABD'li General Mark Milley, işgalden yaklaşık üç hafta önce Putin'in ordusunun Kiev'i "72 saat içinde" ele geçireceğini öngörmüş, ancak bir yıl sonra Rusya'nın "stratejik, operasyonel ve taktiksel olarak" kaybettiğini iddia etmişti.

Her iki iddia da hedefi ıskaladı.

Savaşın başlarında, Ukrayna'nın Rusların 2022 ortalarına kadar ele geçirdiği bölgeleri geri alacak güce sahip olmadığını öngörüyordu. Ancak yılsonuna gelindiğinde Ukrayna güçleri Rusları kuzey ve kuzeydoğudan, güneyde ise Kherson vilayetindeki Dnipro'nun sağ kıyısından kovarak savaşın başından beri kaybettiği toprakların yarısından fazlasını geri aldı.

Ukrayna'nın 2023 sonbaharında başlattığı karşı taarruzun başarısız olması felaket tellallarını haklı çıkarmış gibi görünse de Rusya'nın geçen sonbaharda elde ettiği net kazanım 302 km kareye, yani New York'un yüzölçümünün yarısından biraz fazlasına ulaştı.

Coğrafi veriler Rusya'nın 3.000'den fazla tankın yanı sıra 5.000'den fazla zırhlı personel taşıyıcı, zırhlı savaş aracı ve piyade savaş aracı da dahil olmak üzere yaklaşık 16.000 parça ekipman kaybettiğini gösteriyor. Ayrıca Karadeniz Filosuna ait gemi ve denizaltıların üçte biri hasar görmüş ya da imha edilmiş durumda.

Savaştaki kayıp rakamları hakkında çok fazla tartışma var. İngiltere Savunma Bakanlığı Rusya'nın toplam ölü ve yaralı asker sayısının 465.000 olduğunu düşünüyor. Ancak gerçek sayı bunun sadece üçte biri olsa bile, Rusya'nın çok daha zayıf bir düşmana karşı verdiği kayıplar yine de önemli.

Ek birlikler ve silahlarla desteklenen Ukrayna, Zelenskiy'nin iddialı hedeflerinin çok gerisinde kalsa bile daha fazla toprağı geri alırsa ve Putin ordusunun daha fazla kazanım elde edemeyeceğini anlarsa, Ukrayna siyasi bir anlaşmayı şekillendirmek için şu anda olduğundan daha büyük bir kaldıraca sahip olacaktır.

Müzakere çağrılarıyla ilgili diğer sorunlar

Rusya'nın savunma bütçesi bu yıl neredeyse yüzde 70 oranında arttı. Dğer bir ifade ile bu rakam, Rusya'nın GSYİH'sine oran olarak geçen yılki yüzde 3,9'a kıyasla yüzde 6'ya ulaşacak.

Eylül 2022'de, sahte bir referandumun ardından Putin; Donetsk, Luhansk, Kherson ve Zaparojya gibi Ukrayna yerleşim yerlerini geri dönülmez bir şekilde Rusya Federasyonu'nun bir parçası olduğunu açıkladı.

Bu da müzakere masasında bir çıkmaza neden olabilir.

Savaş nasıl sona erebilir?

Askeri uzmanlara göre; bu savaşın en az üç farklı yoldan sona ereceği düşünülebilir.

1. Rus ordusu daha da fazla toprak alır, Batı, Ukrayna'nın yorgunluğuna yenik düşer ve Putin Kiev'e cezalandırıcı bir barış dayatır. Ukrayna'nın bir kısmı Rus toprağı olur, geri kalanı ise bağımsızlığını koruyarak yeniden Moskova'nın yörüngesine girer.

2. Yoğun çabalara rağmen Rusya Ukrayna topraklarını şimdikinden daha az kontrol eder. Putin ordusunun daha iyisini yapamayacağını ve daha fazla toprak kaybedebileceğini kabul eder. Siyasi bir uzlaşma sağlanır ve Ukrayna sonunda AB ve NATO'ya katılır.

3. Savaş her iki düşmanın da kırılamayacağı sonucuna vardığı bir çıkmaza girer. Ancak Putin Ukrayna'nın tarafsızlığını sağlamak için yeterli güce ulaşır. Kiev kendi pazarlık gücünü kullanarak silahlı tarafsızlıkta ısrar eder ve bu da Ukrayna'nın Rusya'nın etki alanının dışında kalmasını sağlayabilir.

Başka senaryolar da kesinlikle mümkün olsa da, ilki hariç bu senaryoların ortak bir noktası var. Ukrayna'nın Rusya'nın ivmesini durdurarak, kendi karşı saldırısını başlatarak ve daha fazla bölgeyi geri alarak pazarlık gücünü arttırmasını gerektiriyor.

Batılı silahlar cepheye yeni ulaşmaya başladı ve önümüzdeki aylarda hacimleri artacak. Rusya ve Ukrayna eninde sonunda siyasi bir çözüm için görüşmelere başlayabilir. Ancak Ukrayna için şimdi bunları başlatmanın zamanı değil.

Kaynaklar

Tartışma