Rusya yaptırımların etkisini azaltmak için Türkiye'ye yöneliyor
Erdoğan, Putin'in kuzey Suriye'deki Kürt güçlerine karşı planlı bir Türk askeri harekatı için rıza göstermesini istiyor. Rusya, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a verdiği desteğin bir parçası olarak bölgede asker bulunduruyor. Liderlerin son toplantısında, bu konuyla ilgili herhangi bir ilerleme kaydedip kaydetmediği ise belirsiz.
Rusya ve Türkiye, Moskova'nın Ukrayna'yı işgali nedeniyle uygulanan yaptırımları atlatmak için ekonomik işbirliğini güçlendireceklerini duyurdular.
Rusya Devlet Başkanı Putin ve Türk mevkidaşı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz cuma günü gerçekleştirdikleri ve dört saat süren görüşmeden sonra ortak bir açıklama yayınladılar. İki lider; ülkeler arasında ticareti artırma, ulaştırma, tarım, sanayi ve finans sektörlerinde daha yakın çalışmak için adımlar atma konusunda anlaştılar.
Yapılan ortak açıklamada, Putin'in daha önceden talep ettiği ikili ticaret ve ekonomik anlaşmadan söz edilmedi. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, bu tür bir anlaşmanın imzalanıp imzalanmadığına ilişkin sorulara yanıt vermedi.
Moskova'nın, ekonomisini derinden etkileyen bankacılık, enerji ve sanayi sektörlerindeki kısıtlamaları aşmak için Erdoğan'dan yardım istediği konusunda hem Batı'da hem de Ukrayna'da endişeler artıyor. Türkiye, bir NATO ülkesi olmasına rağmen, yaptırımların uygulanmasında diğer üye devletlere katılmadı.
Toplantıdan önce ele geçirilen ve Ukrayna istihbaratı tarafından Washington Post ile paylaşılan bir Rus planına göre, Rusya Erdoğan hükümetine, Türk petrol rafinerilerinde hisse satın almasına izin vermesi çağrısında bulundu. Rusya ayrıca, Türkiye'deki devlete ait çok sayıda Türk bankasının Rusya'nın en büyük bankaları için kanal açmasına izin vermesini talep etti. (Ekonomistler ve yaptırım uzmanları, bu adımın Batı yaptırımlarının açık bir ihlali olacağını belirtiyor.) Ayrıca Rusya, Rus sanayi üreticilerinin Türkiye'deki serbest bölgeler dışında da faaliyet göstermelerine izin verilmesini istedi.
Fakat Türkiye'nin kendi bankalarını ve şirketlerini, ikincil yaptırım riskleri altında bırakacak ve Batı pazarlarına erişimlerini kesecek düzenlemeleri kabul ettiğine dair hiçbir belirti yok. Rusya başbakan yardımcısı Alexander Novak, iki ülkenin finans ve bankacılık alanında yeni anlaşmalara vardığını açıkladı ancak ayrıntı vermedi.
İsminin açıklanmaması koşuluyla konuşan üst düzey bir Türk yetkili, Türkiye'nin Ukrayna'nın bağımsızlığına ve egemenliğine bağlılığını sürdürdüğünü ve Türkiye'nin ilke olarak Birleşmiş Milletler tarafından uygulanan yaptırımlara münhasıran katıldığını belirtti.
Durumun hassasiyeti nedeniyle isminin açıklanmaması koşuluyla konuşan bir Batılı hükümet yetkilisi de, Rus yetkililerin finans kurumlarıyla iş yapmak isteyen insanları bulmak için dünyayı dolaştıklarını ve Türkiye'nin yaptırım konusundaki gevşeklikleri nedeniyle bu konuda Rusya için önemli olduğunu kaydetti.
Batılı yetkililer ve ekonomistler, Rusya'nın küresel ekonominin çoğundan koptuğu bir dönemde, bu tür tekliflerin, Rusya'nın artan endişelerinin bir işareti olduğunu belirtiyor.
Putin, Batı yaptırımlarını bir başarısızlık olarak alaya aldı. Enerji satışlarından elde edilen istikrarlı gelir akışı, Rus rublesini ve ülkenin finansal sistemini destekledi. Uluslararası Para Fonu, Rusya ekonomisinin bu yıl sadece yüzde 6'lık bir düşüş yaşayacağını tahmin ediyor.
Ancak ekonomistler, görünür rakamların Rus üretiminin büyük bir bölümündeki çöküşü maskelediğini belirtiyor ve bankacılık sektörünü, döviz mevduatlarının geri çekilmesinin yasaklandığı bir “zombi sistemi” olarak adlandırıyor.
Fransa'daki Sciences Po'da Profesör olarak görev yapan ve Avrupa Kalkınma Bankası'nın eski baş ekonomisti Sergei Guriev konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Durum gelecek yıl daha karanlık olacak. Avrupa petrol ambargosu devreye girdiğinde kimse işlerin nasıl işleyeceğini bilmiyor." ifadelerini kullandı.
Rusya'nın devlet istatistik kurumu Rosstat tarafından geçen hafta açıklanan yeni rakamlar ise Rusya'daji bazı sektörlerin ne kadar sert darbe aldığını gösteriyor. Yabancı bileşenlere en çok bağımlı sektör olan otomobil üretimi, Haziran ayında yıllık %89, bilgisayar ve yarı iletken üretimi yıllık %40, çamaşır makinesi üretimi ise yaklaşık %59 düştü.
Madrid'deki IE Business School'da finans Profesörü olan Maxim Mironov ise, “İşlerin giderek daha da zorlaşacağı açık. Devlete ait AvtoVAZ'ın ana otomobil fabrikalarından birinin bu hafta iş gücünü azaltacağına ilişkin duyuru, şirket ve hükümet için zor günlerin yaşanacağını işaret ediyor. Kesintiler başlıyor ve bu sosyal gerginliğe yol açabilir” tespitini paylaştı.
Şu anda ABD'de sürgünde olan eski Rus Merkez Bankası başkan yardımcısı Sergei Aleksashenko, Rusya'nın bankaları için alternatif finansal kanallar bulması gerektiğini belirtti.
Aleksashenko yaptığı açıklamada; İran'ın Rusya ve Türkiye'nin yardımıyla daha önce Batı yaptırımlarını aşmayı başardığına işaret ederek, "Bu bir para meselesi. Eğer çok fazla ödeme yaparsanız, risk almaya hazır bazı bankalar olacaktır." ifadelerini kullandı.
Putin, daha önce Çin bankaları aracılığıyla alternatif ödeme sistemleri oluşturarak yaptırımları aşmayı ummuştu ancak Çin bankaları, ikincil yaptırım riski nedeniyle bu rolü üstlenmekten vazgeçtiler.
Batılı yetkililer, Çin'in Rusya'nın yaptırımların etkisini hafifletmek için yeterli bir kanal olmadığının açıkça ortaya çıktığını ve Kremlin'i umutsuzca başka ortaklar aramaya başladığını belirtiyor.
Erdoğan'ın Putin ile arasındaki karmaşık ilişki nedeniyle, Rusya geçmiş dönemde hoşnutsuzluğunu, Türkiye'ye turist akışını keserek veya Türk tarım ürünlerinin ithalatını yasaklayarak göstermişti.
Ukrayna savaşının başlamasından bu yana, Türkiye kendisini Moskova ve Kiev arasında arabulucu olarak konumlandırdı. Ve geçtiğimiz günlerde, Türkiye ve BM, Ukrayna limanlarından tahıl sevkiyatını yeniden başlatmak için bir anlaşmaya aracılık etti. Putin ise bu anlaşmadaki rolü için Erdoğan'a teşekkür etti.
Moskova'daki iki işadamına göre, Rusya'daki perakende tedarik zincirleri, Türkiye'nin yardımıyla yeniden inşa ediliyor. Rusya'da büyük bir perakende zincirinin sahibi, Türkiye, İsrail, Çin ve Azerbaycan'daki yeni merkezler aracılığıyla, satış noktalarını tamamen yeniden organize ettiğini açıkladı.
Diğer yandan Türkiye İstatistik Kurumu'nun son verilerine göre, Türkiye'nin Rusya'ya yaptığı aylık ihracat, Şubat ve Haziran arasında yaklaşık 400 milyon dolar arttı.
Batılı yaptırım uzmanları ve Batılı yetkililer, Türkiye'nin ikincil yaptırımlar ile karşı karşıya kalmadan hayati derecede ihtiyaç duyulan ekipman tedariki için bir merkez haline gelebileceğini düşünüyor.
The Washington Post'da yayımlanan analiz gdh.digital tarafından çevrilmiştir.