The Guardian: İsrail lobisi, Gazze''ye destek veren BM yetkilisi Mokhiber'i görevden aldırmaya çalıştı
Gazzelilerin soykırıma uğradığını söyleyerek istifa eden Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği New York Ofisi Direktörü Craig Mokhiber'in bir süredir soruşturma altında olduğu ortaya çıktı.
İngiltere merkezli Guardian, sosyal medya paylaşımları "yanlı" olduğu gerekçesiyle Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği New York Ofisi Direktörü Craig Mokhiber hakkında Mart ayında BM'nin iç soruşturma başlattığını yazdı.
Haberde, soruşturmanın İsrail için Britanyalı Avukatlar (UK Lawyers for Israel) adlı lobi grubunun şikayeti üzerine başlatıldığı belirtildi.
Şikayette, Mokhiber'in "sosyal medyada ve televizyon röportajlarında İsrail karşıtı önyargılarla konuştuğu, bu nedenle de tarafsızlığa ve bağımsızlığa ilişkin uluslararası kamu hizmeti kurallarıyla BM'nin sosyal medya ilkelerini ihlal ettiği" öne sürüldü.
Mokhiber ise hakkındaki şikayetten veya soruşturmadan haberdar olmadığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"İsrailli lobi grupları, Tel Aviv yönetiminin ihlallerini dile getiren BM yetkililerini düzenli olarak taciz ve şikayet ediyor. Fakat BM artık bu taktiğe alışık. Dolayısıyla böyle bir ‘şikayetin' bir yere varması şaşırtıcı olur. BM insan hakları yetkilisinin, herhangi bir ülkenin insan hakları ihlallerini eleştirmesine dair bir şikayetten sonuç çıkması muhtemel değil."
1992'den beri kuruluşta farklı pozisyonlarda çalışan Mokhiber, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk'e 28 Ekim'de gönderdiği mektupta "Bir kez daha gözlerimizin önünde soykırım yapıldığına şahit oluyoruz ve çalıştığımız kuruluş bunu durduramıyor" demişti.
Mokhiber, mektubunda 1980'lerden bu yana Filistin'deki insan hakları meselesini incelediğini ve bölgede birçok saha çalışması yaptığını hatırlatarak, ABD ve İngiltere'nin yanı sıra Avrupa'nın çoğunun da İsrail'e saldırılarda destek vererek "suç ortağına" dönüştüğünü savunmuştu.
Eski BM yetkilisi, Filistin ve ABD yurttaşı gazeteci Şirin Ebu Akile'nin geçen yıl 11 Mayıs'ta öldürülmesinin ardından da Twitter hesabından İsrail'i eleştiren paylaşımlar yapmıştı.
Mokhiber, İsrail'in gazetecinin ölümünde sorumluluk kabul etmemesine tepki göstererek, Tel Aviv'in pozisyonunu "İnsanlığa karşı suçları, etnik temizliği, apartheidı ve devlet terörizmini örtbas etmeyi de içeren 75 yıllık bir strateji" diye nitelemişti.
CNN, New York Times ve Bellingcat gibi çok sayıda medya kuruluşu ve açık kaynak istihbaratı platformu, yürüttükleri incelemelerde Akile'nin İsrail askerleri tarafından öldürüldüğünü bildirmişti. Tel Aviv yönetimiyse iddiaları reddetmişti.
İsrail'in Gazze'ye saldırılarında son durum
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail'in "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken, İsrail ordusu da Gazze Şeridi'ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail, Gazze'den düzenlenen saldırılarda 315’i asker 1400'den fazla İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin yaralandığını duyurdu.
İsrail’e göre 31 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda ölen asker sayısı 18’e yükselirken, Kassam Tugaylarının elinde 242 İsrailli esir bulunuyor.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail saldırılarda 3 bin 760'ı çocuk, 2 bin 326'sı kadın olmak üzere 9 bin 61 Filistinliyi öldürürken, en az 32 bin kişiyi yaraladı.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler, 134 Filistinliyi öldürdü.
Gazze'de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesi de İsrail ordusu tarafından hedef gösterilirken İsrail ordusu El-Ehli Baptist ve Türk-Filistin Dostluk hastanelerini vurdu, tahliyeye zorladığı Filistin Kızılayına bağlı Kudüs ve Endonezya hastanelerinin çevresini bombaladı.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana yaşanan çatışmalarda 49 Hizbullah mensubu ile 4 İsrail askeri öldü.