The Middle East Institute: ABD, Gazze konusunda giderek daha fazla bölünüyor!

ABD içerisinde, gerek kurumlar gerekse de kamuoyunda Gazze konusunda çatlaklar artıyor! İşte kurumlar arasında yaşanan çelişkiler ve son kamuoyu yoklamaları...

1. resim

ABD'nin önde gelen düşünce kuruluşlarından The Middle East Institute'de, İsrail ve Hamas arasında devam eden savaşın ABD içerisinde oluşturduğu çatlağı gözler önüne seren bir analiz yayınlandı.

Artık soykırım düzeyine ulaşan İsrail saldırılarının, gerek ABD kurumları gerekse de Amerikan halkı içerisinde çatlaklar oluşturduğu belirtilen analizde, bu sonucu destekleyen kamuoyu anket sonuçlarına da yer verildi.

Analizde ayrıca, önümüzdeki günlerde ABD hükümetinin dış politika üreten ve politika uygulayan kesimleri arasında sürtüşmelerin artmasının muhtemel olduğu belirtildi.

İşte The Middle East Institute'de yayınlanan analiz:

ABD Başkanı Joe Biden ve ABD Kongresi, Ekim ayındaki Hamas saldırısı ve Gazze'deki yıkım karşısında İsrail yanlısı tutumlarını sürdürdü. Ancak bununla birlikte, hükümetin çeşitli birimlerinde çalışan çok sayıda genç personel, İsrail'e koşulsuz destek veren geleneksel politikaya ve uzun zamandır aynı fikirde olmayanlara karşı duran normlara meydan okuyor.

Son birkaç hafta içinde ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı ve Kongre çalışanları ABD'nin İsrail'e verdiği koşulsuz desteği eleştirmek için çeşitli araçlar kullandılar.

Hamas'ın saldırısını şiddetle kınarken aynı zamanda Gazze'deki Filistinli sivillerin daha iyi korunması çağrısında bulundular. Eleştiriler çeşitlilik gösterse de genel olarak ABD politikasının İsrail'in lehine çok fazla eğimli olduğu yönündeki endişeleri yansıtmaktadır.

ABD hükümetinde görev yapan yüzlerce kişinin bu konuda konuşmaya karar vermesi, ABD siyasi kültüründe büyük bir değişimi temsil ediyor.

İsrail-Filistin çatışmasına yönelik bakış açılarında giderek büyüyen bir kuşak ve partizan farkını yansıtmaktadır.

Kamuoyu yoklamaları genç Amerikalıların yaşlı Amerikalılara kıyasla Filistinlilere daha fazla sempati duyduğunu göstermektedir. Genç Amerikalılar aynı zamanda İsrail'e daha fazla ABD silahı gönderilmesine de karşı çıkmaktadır.

Hükümet içinde politika değişikliğine yönelik artan hareket büyük ölçüde genç ve orta düzey çalışanlardan gelmektedir.

Ayrıca partizanlar arasında da giderek büyüyen bir uçurum var.

On yıllar boyunca Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında İsrail'e destek çok güçlüydü. Ancak son yıllarda bu durum değişti.

Mart ayında Gallup tarafından yapılan bir ankete göre ilk kez Demokratlar arasında, Filistinlilere %49 İsraillilere ise % 38 sempati duyulduğu ortaya çıktı. Yakın zamanda NPR tarafından yapılan bir ankete göre ise, Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne kıyasla Demokratların yüzde 56'sı İsrail'in Hamas saldırısına verdiği yanıtta çok ileri gittiğini düşünüyor.

Gazze'deki ölü sayısı arttıkça, daha fazla hükümet çalışanı sesini yükseltmeye başladı.

Capitol Hill'de, Demokrat Kongre üyelerinin giderek artan sayıda kongre yardımcısı, patronlarının İsrail'e verdiği katı desteğe karşı olduklarını açıkça dile getirdiler. Kongre yardımcıları genellikle genç ve Demokrat Kongre yardımcıları özellikle Filistinlilere sempati duyma olasılığı en yüksek olan Amerikalılar grubundan gelmektedir.

Açık mektuplar ve Kongre Binası önünde kısa süre önce düzenlenen bir protesto aracılığıyla Hamas saldırısını kınadılar, rehinelerin serbest bırakılması çağrısında bulundular, ateşkes talep ettiler ve Kongre üyelerine İsrail üzerindeki nüfuzlarını kullanarak Filistinli sivillerin korunması konusunda ısrarcı olmaları çağrısında bulundular.

Bu görüşleri dile getiren Kongre yardımcılarının çoğu bunu isim vermeden yaptı. Birkaçı kayıtlara geçti ve bir tanesi de bu konu yüzünden açıkça istifa etti,

Ancak çoğu, açıkça konuştukları takdirde işlerini kaybedebilecekleri ve şiddet içeren tehditlerle karşılaşabilecekleri endişesi nedeniyle isimlerini gizli tuttu.

Kongre'de İsrail'i eleştirmeye karşı güçlü bir norm hakim olduğu gibi, bir yardımcının çalıştığı senatör veya temsilci ile açıkça aynı fikirde olmamaya karşı bir norm da hakimdir. Bununla birlikte, Kongre'yi takip etme deneyimine sahip gözlemciler, Gazze savaşı konusunda yardımcılar arasındaki muhalefetin daha önce görülmemiş nitelikte ve boyutta olduğunu belirttiler.

Medya organları geçtiğimiz haftalarda ABD'nin İsrail politikasına ilişkin en az üç muhalif telgrafın bakanlık yönetimine gönderildiğini bildirdi ve Washington'dan İsrail ve Filistinlilere ilişkin politika ve kamuoyu açıklamalarını adil bir şekilde dengelemek için daha fazlasını yapmasını talep ettiler.

Washington Post'un haberine göre ayrıca 1,000'den fazla USAID çalışanı acil ateşkes çağrısında bulunan ve "uluslararası hukukun sayısız ihlaline" ilişkin endişelerini dile getiren bir mektuba imza attı.

Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Dışişleri Bakanlığı yetkililerini dinlediğine dair güvence vermeye çalıştı ve söyleminde hafif bir değişiklik oldu.

Washington Post'ta yayınlanan bir görüş yazısında Biden, İsrail'in çektiği acıların yanı sıra Filistinlilerin çektiği acılardan duyduğu üzüntüyü de dile getirdi. Ancak bu ton değişikliği, Dışişleri Bakanlığı ve USAID çalışanları ile kongre yardımcılarının dile getirdiği endişeleri gidermek için çok az kaldı.

ABD dış politikasına halen hakim olan yaşlı kuşak, bu politikayı uygulamak zorunda olan genç kuşaktan farklı bir bakış açısına sahip. Üst düzey dış politika liderleri ve Kongre üyeleri arasında İsrail yanlısı görüşlerin hakim olması, kısa vadede politikada önemli değişiklikler yapılmasının pek mümkün olmadığı anlamına gelmektedir.

Yine de genç nesil geleneksel varsayımları açıkça sorgulamaya istekli olduğunu gösterdikçe, İsrail-Filistin çatışması ve belki de daha geniş anlamda Orta Doğu konusunda ABD hükümetinin dış politika üreten ve politika uygulayan kesimleri arasında sürtüşmelerin artması muhtemeldir.

Tartışma