The Wall Street Journal: İran büyük bir iç kaosa sürüklenirken yeniden Trump ile yüzleşecek!

Direniş Ekseni kaosu, enerji krizi, enflasyon, protestolar ve sosyal huzursuzluk. İran büyük bir iç kaosa sürüklenirken yeni Trump yönetimi ile nasıl yüzleşecek?

1. resim

ABD'nin önde gelen yayın organlarından The Wall Street Journal'da, yeni Trump yönetimi ile birlikte İran-ABD ilişkilerinin geleceğinin ve İran'da yaşanan iç kaosun olası sonuçlarının değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Yeni Trump yönetiminin ilk döneminden hareketle, Orta Doğu'daki militan gruplara verdiği desteği kontrol altına almak ve İran'a yönelik yaptırımları artırmaya yönelik adımlar atma konusunda kararlı olduğuna dikkat çekilen analizde; İran'ın büyük neden bir kaos dönemine gireceğine dair tespitlere yer verildi.

Analizde ayrıca; İran'da şu anda yaşanan ve genel olarak uluslararası basına yansımayan iç dinamiklere ve gelişmelere dair ayrıntılara yer verildi.

İşte The Wall Street Journal'da yayınlanan analiz:

İran, 2024'te ciddi bir ekonomik kriz ve Orta Doğu'da gerilemelerle karşı karşıya kaldıktan sonra şimdi de yeni Trump yönetimiyle yüzleşeceği zorlu bir yılı bekliyor.

Yeni ABD yönetimi, Orta Doğu'daki militan gruplara verdiği desteği kontrol altına almak için agresif bir çabanın parçası olarak İran'a yönelik yaptırımları artırmayı planlıyor.

İran'ın ekonomisi kötü yönetim, yolsuzluk ve mevcut yaptırımların bir karışımı nedeniyle zaten felç olmuş durumda. Elektrik kesintileri devlet dairelerini, okulları ve üniversiteleri etkiledi ve düzinelerce üretim tesisinde üretimi kesintiye uğrattı.

İran'ın yaşadığı zorluklar, 2022'de uygunsuz bir peçe taktığı iddia edilen genç bir kadının polis gözetiminde ölmesiyle başlayan geniş çaplı bir ayaklanmayla sarsılmasından bu yana en büyük meydan okumayı temsil ediyor.

Yetkililer, insan hakları örgütlerinin yüzlerce kişinin öldüğünü söylediği ayaklanmayı kaba kuvvet kullanarak bastırdı. Kötüleşen ekonomik tabloya ilişkin protestolar sınırlı kalırken, rejim şu anda huzursuzluğa karşı daha savunmasız görünüyor.

Chatham House'da Orta Doğu ve Kuzey Afrika programı direktörü olan Sanam Vakil yaptığı değerlendirmede;

“İran yönetimi son yıllarda kendi yarattığı derin zorluklarla yüzleşmek zorunda kalıyor.”

ifadelerini kullandı.

Sosyal huzursuzluk

Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan Temmuz ayında sosyal reformlar, ekonomik canlanma ve Batı'ya siyasi açılım platformunda seçildi. Ancak altı ay sonra İranlıların günlük yaşamlarını iyileştirme umutları hızla çöküyor.

Ekonomik kriz, İranlı yetkilileri endişelendiren toplumsal huzursuzluk tehdidini artırdı. Tüccarlar artan enflasyon nedeniyle gösteri yaparken, emekliler ve petrol işçileri de geciken ya da azalan ödemeler nedeniyle protesto gösterileri düzenliyor.

Ekonomik duyarlılığın bir göstergesi olan İran'ın para birimi 2024 yılını, yılbaşına göre %40'lık bir düşüşle 821.500 riyal/dolar gibi rekor bir seviyede tamamladı.

Dünya Bankası'na göre kişi başına düşen gayrisafi yurtiçi hasıla, nükleer programı nedeniyle yaptırımların arttığı 2012'den bu yana %45 düşerek geçen yıl 4.465,60 dolara geriledi.

Ekonomik sorunlarla ilgili protestolar ülke genelinde ve farklı sektörlerde giderek daha sık görülüyor. Hemşireler ve telekomünikasyon çalışanları geciken ödemeleri protesto etti.

Bir öğretmen sendikasına göre, emekli öğretmenler geçtiğimiz haftalarda sosyal yardım ödemelerindeki gecikmeler nedeniyle parlamento önünde gösteri yaptı.

Hoşnutsuzluk ülkenin en stratejik sektörü ve en büyük döviz girdisi olan petrol sektörüne de yayılmış durumda. Devlet medyasına ve İranlı sendikalara göre ülkenin en büyüklerinden biri olan Abadan petrokimya tesisindeki işçiler üç aydır ödenmeyen ücretleri nedeniyle protesto gösterisi düzenledi.

Gösteriler giderek siyasallaşıyor ve bazı insanlar rejimi ideolojik gündemine çok fazla odaklanmakla ve ekonomiye yeterince odaklanmamakla eleştiriyor.

Ahvaz kentinde protestocu emeklilerin taşıdığı bir pankartta “Savaş çığırtkanlığı yeter, soframız boş” yazıyordu. İranlı işçi sendikalarından oluşan Özgür İran İşçileri Sendikası tarafından 29 Aralık'ta yayınlanan bir fotoğrafta da “Peçeyi bırakın ve bizi düşünün” yazılı bir başka pankart yer alıyordu.

Yıllardır süren kötü yönetim ve yetersiz yatırım nedeniyle yaşanan enerji sıkıntısı krizi daha da derinleştirdi.

İran Ticaret, Sanayi, Madenler ve Tarım Odası'nın 18 Aralık'ta yaptığı açıklamaya göre, elektrik ve doğal gaz tedarikindeki sıkıntılar nedeniyle geçen ay sanayi tesisleri kapasitelerinin yalnızca %41'i oranında üretim yapabildi. Oda, kümes hayvanları ve et tedarikçileri arasında ortaya çıkan düşük üretimin ülkenin gıda güvenliğini tehdit ettiğini söyledi.

Pezeşkiyan geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada hükümetinin enerji sıkıntısını, işletmeleri ve hane halklarını doğal gaz ve elektrik israfını durdurmaya teşvik ederek ve yakıt kaçakçılığıyla mücadele ederek çözmeye çalıştığını söyledi.

Katlanan fiyatlar

Ülkenin merkez bankasına göre, enerji krizi Kasım ayında yıllık %37 oranında seyreden enflasyonu körükledi ve en büyük darbeyi gıda ürünleri aldı.

İran İstatistik Merkezi 31 Aralık'ta yaptığı açıklamada, son üç yılda et fiyatlarının beş katına çıktığını ve patates fiyatlarının iki kattan fazla arttığını açıkladı. Tahran Ticaret Odası'na göre nüfusun üçte birinden fazlasını oluşturan yaklaşık 32 milyon İranlı, 2017'de 18 milyon olan yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

Bu üzücü ekonomik durum İran yönetimini endişelendiriyor. İran'ı korumakla görevli paramiliter güç olan Devrim Muhafızları 30 Aralık'ta daha fazla huzursuzluk yaşanabileceği uyarısında bulundu ve “sistemi etkisiz gösterme girişimlerini ve toplum içinde korku tellallığı yapılmasını” eleştirdi.

Askeri olarak ise Tahran şimdi İsrail'i tehdit etmek için Iraklı ve Yemenli müttefiklerine güveniyor. Ancak bu güçlerin askeri üslerinin İsrail'den uzakta olması etkinliklerini sınırlıyor.

Tüm bu gelişmeler Tahran'a, Trump'la girişeceği önemli bir savaşa hazırlanırken çok daha az hareket alanı bırakıyor.

İranlı yetkililer aylardır nükleer çalışmaları artırıp artırmamayı ve Dini Lider Ali Hamaney'in yirmi yıllık kitle imha silahı edinmeme taahhüdünü yeniden gözden geçirip geçirmemeyi açıkça tartışıyor.

İran, nükleer programını yok etme girişimlerini savuşturma becerisini göstermekte zorlandı. İsrail 2024 yılında İran'ın kendi topraklarına yönelik daha önce görülmemiş doğrudan saldırılarına karşılık olarak İran'a karşı askeri tesisleri vuran ve Rusya tarafından sağlanan hava savunma sistemlerini devre dışı bırakan iki hava saldırısı düzenledi.

Trump ayrıca İran'ın nükleer silah yapmasını engellemek için, ABD'nin uzun süredir devam eden Tahran'ı diplomasi ve yaptırımlarla kontrol altına alma politikasını bozacak, olası önleyici hava saldırıları da dahil olmak üzere çeşitli yollar düşünüyor.

Tartışma