Zelenski’nin İsrail safsatası
Zelenski’nin Filistin davasına saygısızlığı, Ukrayna halkının haklı mücadelesine zarar veriyor. Zelenski, Rus işgaline direnen Ukrayna halkının mücadelesine niçin işgalci İsrail’in lekesini sürüyor?
Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenski, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın uzun yıllar devam edecek bir yıpratma savaşına dönüştüğünü ifade ederken, kayıpların en aza indirilmesi gerektiğini belirterek İsrail’i örnek gösterdi. Kuşkusuz Zelenski’nin İsrail’i örnek göstermesi, büyük bir akıl tutulması.
Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın Yahudi kökenli olmasının da etkisiyle sık sık İsrail’i öven çıkışlar yaptığı görülmekte. Fakat bu açıklamaların Ukrayna’nın haklı davasına gölge düşürdüğü de aşikar. Zira Ukrayna’nın Rusya ile olan savaşı ve İsrail’in Filistinlilere yönelik zulmü arasında uçurumlar var. Yani her ne kadar teşbihte hata olmaz denilse de teşbihteki hata büyük.
Her şeyden önce Ukrayna, egemenliğine ve bağımsızlığına yönelik saldırıya uğrayan bir devlet. Rusya, uluslararası hukuku ayaklar altına alarak Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne saldırıyor. İsrail ise tıpkı Rusya gibi Filistin’de uluslararası hukuka aykırı davranan Filistinlilere yönelik sistematik katliamlar düzenleyen bir aktör. Dolayısıyla Zelenski’nin Filistin davasına olan saygısızlığı, Ukrayna halkının haklı mücadelesine de zarar veriyor.
Üstelik Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın övgülerine rağmen Tel-Aviv’in Kiev’e kayda değer bir desteğinin bulunduğundan da bahsetmek mümkün değil. Zira İsrail, savaşın başında Rusya ile Ukrayna arasında arabuluculuk yapmayı önermişse de bu teklifinin karşılık bulmamasının ardından Moskova’yı karşısına alacak adımlar atmaktan imtina etti.
Gelinen nokta itibarıyla Zelenski’nin çağrısına rağmen Rusya’ya yaptırım uygulamayan ve Ukrayna’ya silah vermeyen bir Tel-Aviv yönetimi söz konusu. Hatırlanacağı üzere, silah desteği konusunda Ukrayna’nın çağrıları, iki konuda yoğunlaşmıştı. Bunlardan ilki, Kiev yönetiminin insansız hava araçları (İHA) temin etmek istemesiydi. Tel-Aviv ise teknolojisinin kopyalanabileceği gerekçesiyle bu talebi reddetmişti.
İkinci olarak Ukrayna, Rusya’nın yoğun hava saldırılarının etkisini kırabilmek için “Demir Kubbe” isimli hava savunma sistemlerini almak istemişti. İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen ise hava savunma sisteminin verilmesinin bir işe yaramayacağını öne sürerek Ukrayna’nın topraklarının genişliği nedeniyle “Demir Kubbe” verilmesinin yalnızca sembolik bir anlam taşıyacağını belirtmişti. Yani Cohen, bu konuyu geçiştirmeyi seçmişti.
Bu nokada belirtmek gerekir ki; İsrail, geleneksel olarak Rusya ile iyi ilişkilere sahip. Suriye İç Savaşı’nda oluşturulan “çatışmasızlık mekanizması” da hala işliyor. Üstelik ABD’nin pek çok devlete Rusya ile ilişkileri sebebiyle baskı yaptığı bir dönemde İsrail, hiç çekinmeden Ukrayna’daki savaşa rağmen Rusya ile ilişkileri konusunda ABD’den anlayış beklediğini açıkladı. Öyleyse sorulması gereken soru şu: Zelenski, Rus işgaline direnen Ukrayna halkının mücadelesine niçin işgalci İsrail’in lekesini sürüyor?
Kiev yönetiminin savaşın başından itibaren kullandığı terminoloji sebebiyle çeşitli hatalar yaptığı ifade edilebilir. Örneğin Ukrayna, Batı’nın desteğinin sürdürülmesi amacıyla “Avrupalılık” olgusuna vurgu yapıyor. Ukrayna’nın savunulması, Avrupa’nın savunulmasıyla eşdeğer gösterilerek ön cephe yorumu yapılıyor. Aynı zamanda savaş, otokrasiler ile demokrasiler arasında cereyan eden bir mücadele şeklinde tanıtılıyor.
Jeopolitik olarak Ukrayna’nın Rusya ile Avrupa arasında bir tampon bölge olduğu düşünüldüğünde, Avrupa’nın savunulması iddiası yanlış değil. Benzer bir şekilde Vladimir Putiin yönetiminin otoriterliği de somut bir gerçeklik. Fakat yine de Avrupalılık vurgusu, Ukrayna halkının bir mazlum millet olduğu realitesine gölge düşürüyor. Bu da dünyanın farklı coğrafyalarındaki mazlum milletlerin Ukraynalılarla dayanışmasını zorlaştırıyor. Çünkü Avrupa, sömürgeci bir geçmişe sahip. Belki de bu yüzden Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde Rusya’yı karşısına almama hassasiyeti hakim.
Vurgu yapılması gereken temel husus ise Avrupa’nın savunulması argümanının doğruluk payının bulunmasına rağmen İsrail benzetmesinin akıllara durgunluk verecek cinsten olduğu. Bu terminolojik hatanın Rus işgaline karşı mücadele eden Urkayna’nın mazlum milletlerle dayanışmasını zorlaştıracağı söylenebilir. Daha da önemlisi Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın işgalci İsrail’e olan sempatisi, başta mazlum Filistinliler olmak üzere İslam Dünyası’nın tepkisini çekecek mahiyette. Üstelik İsrail-Rusya ilişkilerinde ciddi bir problem yaşanmazken yapılan bu benzetmenin hiçbir anlamı da yok.
Sonuç olarak İsrail, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda Ukrayna halkıyla dayanışma göstermeyen az sayıda ülkeden biri. Tel-Aviv ile Moskova arasındaki ilişkilerde ciddi bir sorun bulunmuyor. Buna rağmen Zelenski, Yahudi kimliğinin etkisiyle sık sık İsrail’i öven açıklamalar yapıyor. Oysa İsrail, Filistinli Müslümanlara yönelik canilikleri bitmeyen işgalci bir devlet. Ukrayna halkı ise Rus işgaline direniyor. Dolayısıyla saçmalık seviyesindeki bu hatalı benzetmeler, her şeyden önce Rus bombardımanlarına maruz kalan ve yine de ülkesini kurtarmak için mücadele eden Ukrayna halkına yapılan bir haksızlık.