ABD Hazine Bakanı Yellen: Bizi felaketten kurtaracak iyi bir alternatif yok

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, Kongre’nin borç limitini yükseltmemesi halinde ülkenin faturalarını ödeyemeyerek temerrüde düşeceğini, bunun da küresel ekonomi için bir felaket olacağını ve ABD’nin dünyadaki ekonomik liderliğine darbe vuracağı uyarısında bulundu.

Japonya’da düzenlenecek G-7 maliye bakanları toplantısı öncesinde açıklamalarda bulunan Yellen, Kongre’nin 31,4 trilyon dolarlık borç limitini artırması yolundaki talebini yineledi.

Yellen, “Olası bir temerrüt, salgın sonrası elde etmek için çalıştığımız kazanımları tehdit edebilir. Bizi ayrıca çok daha fazla geriletecek küresel bir gerilemeye yol açar. Aynı zamanda bu durum ABD'nin küresel ekonomik liderliğine darbe vurma riskini de beraberinde getirir ve ulusal güvenlik çıkarlarımızı savunma potansiyelimiz hakkında soru işaretleri doğurur." dedi.

Kongre’deki Cumhuriyetçileri uzlaşmaya yanaşmamakla suçlayan Yellen, temerrüt tehdidinin ABD hükümetinin kredi notunun düşmesine yol açabileceği uyarısında bulundu. Yellen, temerrüt tehdidinin emlak ve otomobil ve kredi kartlarındaki faiz oranlarını artıracağını belirtti ve 1 Haziran'da vadesi dolacak borçların faiz oranlarının şimdiden yükseldiğini hatırlattı.

Biden, Kongre liderleriyle borç limitini görüşmüştü

ABD Başkanı Joe Biden, önceki gün borç limiti konusunu görüşmek üzere ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, Temsilciler Meclisi Azınlık Lideri Hakeem Jeffries, Senato Çoğunluk Lideri Chuck Schumer ve Senato Azınlık Lideri Mitch McConnell ile bir araya gelmişti.

Başkan Biden, görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında, ABD'nin temerrüde düşmediğini ve düşmeyeceğini vurgulayarak, görüşmelere devam etmeyi kabul ettiklerini ve cuma günü tekrar bir araya geleceklerini dile getirmişti.

Borç limiti açmazı

ABD'de federal hükümet, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.

Temsilciler Meclisinde çoğunluğu elinde bulunduran Cumhuriyetçiler, borç limiti müzakerelerinde önemli harcama kesintilerinden yana tavır sergiliyor. Demokratlar ise borç limitinin artırılmasında ısrarcı oluyor ve Cumhuriyetçilerin belirli harcamaları kısma önerilerini geri çeviriyor.

Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında açmaz haline gelen borç limiti konusunun piyasaları sarsmasından endişe duyuluyor. ABD'de resesyon beklentileri artarken, iki partinin borç limiti üzerindeki hesaplaşması her zamankinden daha fazla risk taşıyor.