Ermenistan'a verilen açık destek yaklaşan ABD seçimleriyle ilişkili
💢 Biden yönetimi, Ermeni seçmeni kaybetmek istemiyor.
💢 Amerikalı analist Irina Tsukerman ve Gürcü siyaset bilimci Gela Vasadze gdh'a konuştu.
ABD, 1 Eylül'de Karabağ'daki yolların durumu ve Ağdam-Hankendi güzergahının işletilmesi hakkındaki tutumunu değiştirdi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in Azerbaycan'dan hem Laçın hem de Ağdam yollarının açılmasını talep ettiği anlaşılıyor.
Tüm bu geişmele, Azerbaycan-ABD ilişkilerinde gerilimgerilimi tırmandırmakta. Peki, 30 yıldır AGİT Minsk Grubu üyesi olan ve dünyanın süper gücü konumunda bulunan ABD, neden Karabağ sorununun çözümüne Gürcistan ve Ukrayna krizlerindeki gibi yaklaşmıyor?
Amerikalı analist Irina Tsukerman ve Gürcü siyaset bilimci Gela Vasadze, ABD-Azerbaycan ilişkilerinin perde arkasını GDH'a değerlendirdi.
ABD'nin Erivan'a desteğini yorumlayan analist Irina Tsukerman, bunu Ermeni lobisine bağladı:
ABD, Güney Kafkasya'da istikrarla ilgileniyor. Çünkü enerji güvenliğini önemsiyor; yani çıkarları var. En önemlisi de Avrupa'ya petrol ve gaz nakli konusunda çeşitli endişeleri var. Fakat esas mesele medya propagandasıyla ilgili. Birçok medya kuruluşu, Ermeni lobisinin baskısı altında. Bir konu sürekli olarak haberlerde yer aldığında, o meseleye en fazla tepki veren de ABD hükümeti olur. Büyük ABD yayınlarının çoğu, çatışmayla ilgili haberler yayınlıyor ve Ermeni yanlısı bir tutum sergiliyor. Medyamızda çok daha ölümcül olan ve aylardır çok az ilgi gören Sudan'daki iç savaş ya da daha önce yüz binlerce insanı öldüren Etiyopya'daki iç savaş çok az yer buldu. Ancak Ermenistan'la ilgli durum farklı.
ABD'nin Ermeni tarafındaki tutumunu da başkanlık seçimlerine bağlayan Tsukerman, Biden yönetiminin, Ermeni seçmeni kaybetmek istemediği şu sözlerle vurguladı:
Aslında ABD, bir arabulucu olarak çatışmanın çözümünde kendini sorumlu hissediyor. Ancak aynı zamanda Biden, başkanlık seçimi arifesinde diplomatik bir zafer istiyor. Bir diğer faktör ise Beyaz Saray'ın İran'la anlaşma sağlama çabaları. Yönetim, müzakerelerin uzatılmasının bunu engellediğine inanıyor. Tahran da muhtemelen bu durumu Ermeni gruplar aracılığıyla Washington'a baskı uygulamak ve Bakü için sorun yaratmaya çalışmak için kullanıyor.
Gürcü gazeteci Gela Vasadze ise ABD'nin Ermenistan'a desteğini çok daha farklı bir perspektiften anlattı:
ABD'nin söylemlerinin fazla ciddiye alınmaması gerektiğini düşünüyorum. Kongre'deki müzakerelerde yaşananları herkes çok iyi biliyor. Biden'ın ekibinin seçimler sırasında desteğe ihtiyacı var. ABD'de seçim kampanyaları çoktan başladı. Dolayısıyla kimin asıl görevinin Senatör Bob Menendez'i desteklemek olduğu anlaşılabilir. Burada Ermeni lobisinin ona destek vereceği biliniyor. Ayrıca dünyada Azerbaycan'ı ABD'ye feda etmeyecek güçlü güçlerin olduğu da biliniyor. Çünkü Azerbaycan, önemli bir ülke. Azerbaycan'ı önemli kılan ilk husus, Asya'daki koridorlar, ayrıca Azerbaycan'ın İran ile sınırının bulunması da mühim. Bu sebeple Washington'dan gelen söylemleri abartmaya gerek yok. Ancak Ermeni lobisi. ABD siyasetinde oldukça güçlü. Burada da her ülke için temel konulardan biri elbette iç politika.
ABD'nin Azerbaycan'a ihtiyacı olduğunu vurgulayan Vasadze, konuşsun Azerbaycan'ın ve Türkiye'nin bölgedeki konumunun göz ardı edilemeyeceğine şu sözlerle dikkat çekti:
Rusya, Azerbaycan'ın veya Gürcistan'ın çıkarlarına gölge düşürebilir mi? ABD'nin çıkarı, Rusya'nın bölgede olmaması. Bir kez daha soruyorum Moskova, bölgedeki aktörlerin çıkarlarına gölge düşebilir mi? Evet düşebilir. Fakat burada Türkiye faktörü önemli bir rol oynuyor. Türkiye'nin teklifleri, ilginç ve yapıcı. Yani Putin, Aliyev, Erdoğan ve Paşinyan'ın 4. görüşmesi önemli olacak. Erdoğan, Aliyev ve Paşinyan'ın bir araya gelmesi zor gibi görünse de gerçeğe dönüşebilir. Ben bunun, Erdoğan ve Putin'in Soçi'de konuştuğu planla uyumlu bir adım olacağı kanaatindeyim.