Arab News: Gazze Savaşı, İran-Türkiye ilişkilerini nasıl etkiledi?

İsrail-Hamas savaşı, Ortadoğu'daki bölgesel dengeleri ve ülkeler arasındaki ilişkileri kökten etkiledi. Peki savaş, İran-Türkiye ilişkilerini nasıl etkiledi?

1. resim

Suudi Arabistan merkezli Arab News'de artık soykırım noktasına ulaşan İsrail-Filistin savaşının bölgesel etkilerinin ve Türkiye-İran arasındaki dengeleleri nasıl etkilendiğinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Analizde Türkiye ve İran'ın Gazze'deki savaşa karşı çıkmasına rağmen bölgesel rekabetleri açısından yakın bir pozisyon sergilemediklerine dikkat çekilirken, iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin bölgesel rekabetin gölgesinde kaldığı kaydedildi.

Analizde ayrıca, Türkiye'nin hem İslam İşbirliği Teşkilatı, hem bölge ülkeleri hem de Hamas ve Filistin ile olan yakın ilişkeleri ile savaşın bitmesi konusunda etkin olmaya çalıştığı ve bir garantörlük planını hayata geçirmeye çalıştığı belirtildi.

İşte Arab News'de yayınlanan analiz:

Gazze savaşı, bölgesel güçler Türkiye ve İran'ın tarihsel olarak nüfuz mücadelesi verdiği Orta Doğu'daki kırılgan bölgesel düzeni sarstı.

Ankara ve Tahran'ın ilişkileri inişli çıkışlı karmaşık bir geçmişe sahiptir ve iki devlet Suriye ve Kafkasya'da olduğu gibi bölgesel çatışmalarda sıklıkla karşıt taraflarda yer almaktadır.

Gelinen noktada ise Gazze savaşı bu iki gücün tutumlarını incelemek için önemli bir bağlam oluşturmaktadır.

Savaş, uzun sürmesine bağlı olarak, İsrail'e karşı ortak duruşları göz önüne alındığında, Türkiye ve İran'ı aynı sayfaya getirebilse de, farklı bölgesel vizyonları nedeniyle aralarındaki işbirliğini teşvik etmek için yeterli olmayabilir.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin Ankara'da yapılacak ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce gazetecilere duyurduğu bir zirveye katılması bekleniyordu. Ancak bu görüşmeye katılmayacağı açıklandı.

İran'ın yarı resmi Tasnim haber ajansı, Reisi'nin Türkiye ziyaretinin "ertelendiğini" bildirdi, ancak herhangi bir neden ya da başka bir ayrıntı vermedi. Ziyaret, Erdoğan'ın İran'a İsrail-Hamas savaşına karşı ortak bir yanıt oluşturmada Türkiye'ye katılma çağrısı yaptığı bir dönemde duyurulmuştu.

Reisi'nin ziyaretiyle ilgili tartışmalar, Gazze savaşı konusundaki ortak tutumlarına rağmen, Türkiye ile İran arasında bazı konularda hala devam eden farklılıklar olduğunu gösteriyor gibi görünüyor.

Bu dramatik yeni savaş dalgası, bölgesel liderlikteki uzun süreli gerilimi azaltma ve uzlaşma çabalarının ardından patlak verdi. Bu ortamda Türkiye ve İsrail ilişkilerini normalleştirme yolunda ilerliyordu.

Gazze savaşıyla ilgili olarak Türkiye diplomatik bir tutum benimsedi ve arabulucu rolü oynamayı teklif etti. Hamas ile yakın ilişkileri olan ve İsrail ile uzlaşma sürecinde olan Türkiye, kendisini ideal bir arabulucu olarak görmektedir.

Türkiye ayrıca bir garantörlük sistemi önerdi ve bu, Ankara'nın siyasi ve ticari konuları birbirinden ayırma politikasının açık bir yansımasıydı.

Birçok analist Reisi'nin ertelenen ziyaretini Ankara'yı daha sıkı tedbirlere itmeyi amaçlayan bir tepki olarak okudu. Ancak İran'ın bu tür beklentileri bir çözüm sağlamadığı gibi bu aşamada gerçekçi de değil.

Önde gelen emekli bir Türk diplomat yaptığı değerlendirmede;

"Hiçbir bölge ülkesinin bu savaşa askeri olarak girmeye niyeti yok, o halde Türkiye neden girsin?"

ifadelerini kullandı.

Haklıydı, çünkü İran bile kısa süre önce Gazze de dahil olmak üzere hiçbir bölgesel çatışmaya doğrudan girmek istemediğini açıkladı.

İsrail'in Hamas'a yönelik eylemlerine karşı duruşları aynı olsa da, Türkiye ve İran'ın Filistinli gruplarla farklı ilişkileri ve İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin farklı politikaları var. Hem Ankara hem de Tahran'ın Hamas ile farklı nitelikte de olsa bağları var.

Batılı müttefiklerinin aksine Türkiye Hamas'ı bir terör örgütü olarak görmüyor. Erdoğan İsrail'i "terörist devlet" olarak nitelendirirken, Hamas'ı Filistin direnişinin bir parçası olan bir "kurtuluş grubu" olarak tanımlıyor.

Öte yandan İran Dini Lideri Ali Hamaney son konuşmasında Hamas'ın adını bile anmadı ancak İran'ın Filistinlilere verdiği manevi desteği yineledi.

İran Hamas'ı siyasi ve askeri olarak desteklemiş olsa da Suriye savaşı sırasında büyük anlaşmazlıklar yaşadılar. Hamas Suriye'de Türkiye'nin yanında ve İran'ın desteklediği Esad rejimine karşı durdu.

Kendisini siyasi ve ideolojik olarak Ankara'ya Tahran'dan daha yakın görüyor. İran, Filistin davasının destekçisi olarak görülmek için Hamas'la diyalog kanallarını açık tutmaya çalışsa da 2015 yılında Hamas'ın Arap koalisyonunun Yemen'de Husilere karşı yürüttüğü askeri harekâta desteğini açıklamasıyla ilişkiler zora girdi. O zamandan bu yana İran Gazze'ye yaptığı yardımı dönüşümlü olarak azalttı ve askıya aldı.Ancak işbirliğinin kapsamı daralsa da İran Hamas'la yakınlığını bir ölçüde korumaya çalıştı.

Hem Hamas hem de Filistin Yönetimi ile bağlarını korumaya çalışan Türkiye'nin desteği daha çok siyasi nitelik taşıyor.

Türkiye, bu ay Riyad'da düzenlenen Arap Ligi ve İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesinde oluşturulan ve Katar, Mısır, Ürdün, Nijerya, Suudi Arabistan, Endonezya ve Filistin Yönetimi'nden dışişleri bakanları ve diğer temsilcilerin yanı sıra İİT genel sekreterinin de yer aldığı grubun bir parçası.

Ancak İran, İİT üyesi ve Müslümanlar arasındaki birliğin sürekli altını çizen bir ülke olmasına rağmen, Gazze'deki savaşa derhal son verilmesi çağrısında bulunan grubun bir parçası değil.

Tahran'ın Gazze savaşına ilişkin politikası, bölgesel hegemonya arzusundan ve İsrail'e karşı olan her bölgesel tarafa yardım etme yönündeki tutarlı çabasından kaynaklansa da, çatışma İran'a, Türkiye de dahil olmak üzere diğer tüm aktörlerden daha fazla avantaj sağlıyor.

Savaş, Suudi-İsrail normalleşme sürecini durdurdu, yakın zamanda yakınlaşan Türkiye-İsrail ilişkilerini gerdi ve Müslüman dünyasında İsrail karşıtı duyguları artırdı. Savaşın uzaması ve hatta Suriye ve ötesine yayılması ise Ankara için endişe verici riskler oluşturuyor.

Sonuç olarak Türkiye ve İran, Gazze savaşı konusunda aynı görüşte gibi görünseler de aslında farklı yollarda yürüyorlar.

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Amir-Abdollahian Gazze savaşı sırasında Türkiye'yi ziyaret etti ve Türk mevkidaşı ile bu konuda düzenli olarak telefon görüşmeleri yaptı.

Bu tür temaslara rağmen, bu iki devletin Irak ve Suriye gibi bölgelerde stratejik hakimiyet için tarihsel rekabeti ve İran Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'ye ertelenen ziyareti, Gazze konusunda birleşik bir Türk-İran işbirliğinin muhtemelen sınırlı olacağını gösteriyor.

Kaynaklar

Tartışma