gdh'de ara...

Arab News: Türkiye-Irak ilişkilerinde başlayan yeni dönemin dinamikleri

Fidan'ın Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Irak politikasında paradigma değişikliğine yol açabilir. İşte Türkiye'nin Irak politikasını belirleyen üç temel faktör ve yeni dönemden beklentiler...

1. resim

Suudi Arabistan merkezli Arab News'de, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın geçtiğimiz günlerde  gerçekleştirdiği Irak ziyaretinin ve olası sonuçlarının değerlendirildiği bir analiz yayınlandı. 

Türkiye ve Irak arasındaki ilişkilerin, bölge jeopolitiği açısından büyük bir önem taşıdığı belirtilen analizde, özellikle PKK terör örgütü, su sorunu ve petrol problemi ile Kuru Kanal Projesi gibi başlıklarda iki ülke ilişkilerinin yeni bir döneme girdiği belirtildi. 

Analizde ayrıca; eski bir istihbarat şefi olarak Hakan Fidan'ın Dışişleri Bakanı olarak atanmasının, Türkiye-Irak arasındaki ilişkilerde bir paradigma değişikliğine yol açabileceği tespitinde bulunuldu.

İşte Arab News'de yayınlanan analiz:

Geçtiğimiz hafta Ankara ve Bağdat arasında yoğun bir diplomasi trafiği yaşandı ve bakanlar arasında yapılan görüşmeler Türkiye-Irak ilişkilerinin geleceğine dair önemli mesajlar içeriyor.

Türkiye'nin eski istihbarat şefi olan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan göreve geldiğinden bu yana ilk kez Bağdat ve Erbil'i ziyaret etti. Bu arada Irak Petrol Bakanı Hayan Abdel-Ghani de ikili ilişkileri şekillendiren çeşitli konuları görüşmek üzere iki günlük bir ziyaret için Ankara'daydı.

Türkiye-Irak ilişkileri, tarihsel olarak iki ülke arasında çözülemeyen bazı meseleler nedeniyle iniş ve çıkışlardan payına düşeni almıştır.

Ancak genel olarak değerlendirildiğinde, Irak ile ilişkiler söz konusu olduğunda Türkiye'nin yaklaşımını üç temel faktör şekillendiriyor.

Birincisi Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin politikaları, ikincisi PKK olarak bilinen Kürdistan İşçi Partisi'nin terör faaliyetleri, üçüncü olarak ise İran'ın Irak üzerindeki etkisi.

Irak için de bu ilişkide üç kilit faktör var olduğu söylenebilir. Birincisi sınırı aşan su sorunları, ikincisi petrol ihracatı meselesi ve son olarak da Ankara'nın ülkenin yeniden inşasına verdiği ekonomik destek.

Yıllardır bu sorunlar birbiriyle iç içe geçerek, Türkiye-Irak ilişkilerini büyük bir karmaşaya dönüştürdü.

Türkiye Dışişleri Bakanı Fidan'ın ziyareti Türkiye'nin Irak'a yönelik yeni bir politikasının önünü açarak Ankara'nın Irak'la olan meselelerini her iki tarafın da çıkarına olacak şekilde bölümlere ayırmasına yol açabilir mi?

Bu sorunun cevabı büyük olasılıkla evet. Ancak bu daha çok ikili ilişkilerde siyasetin değil ekonomik gündemin itici güç olduğu yeni bir yaklaşımın benimsenmesinden kaynaklanıyor gibi görünüyor.

Fidan'ın Erbil ziyareti, Türkiye'nin IKBY ve Irak arasında dengeli bir politika yürütme arzusuna işaret ediyor. Ankara, Bağdat ve Erbil arasında hassas bir denge politikası izlemeyi amaçlıyor.

Ancak bu politika, Irak'ın 2003 sonrası dönemde iç savaş, terörizm ve siyasi çatışmalara sürüklenmesi, özellikle de ülkenin istikrarsız siyasi hayatı ve ABD işgalinden bu yana bir dizi başbakanın göreve gelmesi ve Türkiye'nin yaklaşımının aynı liderlik tarafından yönetilmesiyle ciddi bir şekilde test edildi.

Türkiye-Irak ilişkilerindeki dalgalanma, Ankara'nın Bağdat ve Erbil arasındaki rekabetten yararlanan bir politika izlemesine ve Erbil ile daha yakın siyasi ve ticari ilişkiler geliştirmesine neden oldu.

Diğer yandan 2017'de yapılan başarısız “Kürt bağımsızlık” referandumundan bu yana Türkiye hem Erbil hem de Bağdat ile ilişkilerinde yeni bir yaklaşım benimsedi. Bu yaklaşım, bir tarafı diğerine tercih etmek yerine daha eşit bir yaklaşıma dayanıyor.

PKK meselesi ise, Türkiye'nin hem IKBY hem de Irak ile ilişkilerinde zorlu bir konu olmuştur. Ankara ile yakın siyasi ve ekonomik bağları olan KDP, ideolojik ve siyasi farklılıklar nedeniyle PKK ile anlaşmazlık içindedir. Ankara ile aynı bağlara sahip olmayan KYB ise İran ile yakın ilişkiler sürdürmekte ve PKK ile bağlantılı olduğu iddiası nedeniyle Türkiye tarafından şüpheyle karşılanmaktadır. Ankara şimdi KYB'ye yaklaşmaya çalışıyor ve PKK meselesinin KDP ile aynı şekilde ele alınmasını amaçlıyor.

Türkiye'nin askeri operasyonları ve Irak'taki askeri üssü uzun süredir Bağdat ile ilişkilerini test ediyor. Ancak son yıllarda Bağdat, özellikle ekonomik açıdan ilişkileri korumak için Ankara ile ters düşmekten kaçınıyor. Nitekim bunun bir sonucu olarak Hakan Fidan, Bağdat ziyareti sırasında Irak'tan PKK'yı terör örgütü olarak tanımlamasını istedi.

Türkiye'nin eski bir istihbarat şefi olan Hakan Fidan, Türkiye'nin Irak politikasının önemli mimarlarından biriydi ve ülke içindeki Kürt siyasi aktörlerle temasları var.

Fidan'ın Dışişleri Bakanı olarak görev yapıyor olması, Türkiye'nin Irak politikasında diplomatik girişimlerin güvenlik ve ekonomik hedeflerle bütünleştirilebileceği önemli bir paradigma değişikliğine yol açabilir.

Nitekim Türkiye'nin Irak'ta daha büyük bir rol oynaması için başka faktörler de var. Jeopolitik açıdan Irak sadece Türkler için değil aynı zamanda İranlılar için de önemli ve bu durum ülkeyi bölgesel nüfuz mücadelesi veren iki tarafın rekabetinin merkezi haline getiriyor. Bu Türk-İran rekabeti, Türkiye'nin hesaplamalarında önemli bir rol oynayan Irak siyasi sahnesini de şekillendiriyor.

Irak açısından bakıldığında, ticaret ve enerji faktörleri ülkenin Türkiye'ye yaklaşımını belirleyen güçlü değişkenler.Fırat ve Dicle nehirlerinden paylaşılan su konusundaki anlaşmazlık uzun süredir devam ediyor ve Ankara ile Bağdat arasında zaman zaman gerginliklere neden oluyor.

Fidan'ın ziyareti sırasında Irak ve Türkiye, suyla ilgili meselelerin çözümü için daimi bir ortak komite kurulması konusunda anlaştı. Bu, su meselesini çekişme değil işbirliği alanı haline getirmek için mükemmel bir yol.

İkinci konu ise petrol meselesi. Irak Petrol Bakanı, yaklaşık beş aydır askıya alınan IKBY'nin Türkiye'nin Ceyhan limanı üzerinden petrol ihracatını yeniden başlatma olasılığı üzerine görüşmeler yapmak üzere Türkiye'deydi. Ancak iki taraf petrol ihracatının yeniden başlaması konusunda anlaşmaya varamadı.

Diğer bir konu ise Türkiye'nin Irak'ın yeniden inşasına verdiği destek. Türkiye 2018'in başında Irak'ın yeniden inşasını desteklemek için 5 milyar dolarlık bir kredi taahhüdünde bulunmaya istekliydi.

Bağdat, Türkiye-Irak işbirliğinin önemli bir alanı olan ve Irak'ın güneyindeki Basra kentinden Türkiye'ye uzanan bir otoyol ve demiryolu hattı olan Kuru Kanal projesi olarak da bilinen devasa Kalkınma Yolu için Ankara'nın desteğini almayı umuyor.

Fidan'ın ziyaretinin, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın henüz tarihi belirlenmemiş olan ziyaretine zemin hazırlaması bekleniyordu.

Ziyaret, Türkiye'nin diğer bölge ülkeleriyle olduğu gibi ekonomik ilişkilere öncelik vereceğini ve bunun zamanla diğer alanlarda da işbirliğine zemin hazırlayacağını gösteriyor.

PKK konusunun, su ya da petrol gibi her bir ihtilaflı konunun farklı bir dosyada ele alınması da Türkiye ve Irak ilişkilerinin yeni bir dinamizme kavuşmasını sağlayacaktır.

Kaynaklar

Tartışma