gdh'de ara...

Atlantic Council: Türkiye-Ukrayna ortaklığı, Avrupa güvenlik mimarisi için kritik önem taşıyor

Türk Silahlı Kuvvetleri, büyük muharebe tecrübesine sahip ve giderek daha fazla yerli üretim silah sistemine sahip olmaya başladı. Türkiye-Ukrayna savunma sanayi ortaklığı, Batılı askeri endüstriler için umut verici bir fırsat penceresi açabilir.

1. resim

ABD merkezli Atlantic Council'de; Türkiye'nin gelişen savunma sanayisinin bölge için önemi ve Ukrayna ile bu alanda yapacağı ortaklığın önemli fırsatlar ortaya çıkaracağı değerlendirilen bir analiz yayımlandı. 

Türk savunma sanayisinin son dönemde büyük atılım yaptığı belirtilen analizde, özellikle NATO üyesi çok sayıda ülkenin askeri kapasitelerinin yeterli olmadığı ve savaş tecrübesine sahip olmadığı ve bu nedenle, Türkiye'nin öneminin daha da arttığı tespiti yapıldı. 

Türkiye'nin Ukrayna ile savunma sanayi alanındaki işbirliğinin önemine de dikkat çekilen analizde, bu ortaklığın Batılı askeri endüstrileri için de umut verici bir fırsat penceresi açabileceği belirtildi. 

İşte Atlantic Council'de yayımlanan analizin tamamı:  

Ukrayna'nın üst düzey diplomatı Kuleba, 2021 yılında Atlantik Konseyi için kaleme aldığı makalesinde, Ukrayna ve Türkiye'nin birlikte Karadeniz'in güvenliği için tutarlı bir vizyon izlemesi gerektiğini savundu.

Kuleba makalesinde NATO'nun, Ukrayna-Türkiye savunma ortaklığını bölgenin istikrarına katkıda bulunabilecek değerli bir itici güç olarak görmesi gerektiğini vurguladı.

Bir yıldan kısa bir süre sonra Rusya'nın NATO'nun eşiğinde Ukrayna'ya saldırması, dünyadaki stratejik dengeleri değiştirdi. Bu yeni jeopolitikte Türk-Ukrayna ortaklığı, Sovyet sonrası alanda Batılı askeri endüstrileri için umut verici bir fırsat penceresi açabilir.

Türkiye ve Ukrayna, Avrupa'nın askeri dayanıklılığını artırabilir.

Şubat 2022'nin başlarında, yani yaklaşık olarak Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden üç hafta önce, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ukraynalı mevkidaşı Zelensky ile görüşmek için Kiev'i ziyaret etti.

Erdoğan'ın ziyaretini memnuniyetle karşılayan Zelensky, görüşmelerde savunma ve havacılık sanayii iş birliğine odaklandı ve bu sektörlerdeki iş birliğini ikili stratejik ortaklığın “itici gücü” olarak nitelendirdi.

Amaç, iki ülke arasında yüksek değerli, spesifik projeleri hayata geçirmek ve ortak girişimler kurmaktı. Ziyaret sırasında ayrıca Türkiye ve Ukrayna, Türk Bayraktar TB2 İHA'larını Ukrayna'da ortak üretme konusunda anlaştılar.

Rusya'nın İttifak'ın doğusundaki saldırganlığını takiben NATO, hızla Soğuk Savaş köklerine geri döndü. İttifak'ın 2022 Madrid Zirvesi'nde kabul edilen NATO'nun mevcut Stratejik Konsept belgesi, Rusya'yı Avrupa'daki müttefik ülkeler için doğrudan bir tehdit olarak görüyor.

Erdoğan-Zelensky zirvesinde ortaya konan paradigma bu gelişmelerden sonra daha da sağlam bir zemin kazandı. Ancak NATO üyelerinin askeri kapasiteleri ve yetenekleri ana sorun haline gelmiş durumda. Birkaç yıl içinde NATO üyeleri olan Türkiye ve Polonya, muhtemelen Avrupa'nın en büyük silahlı kuvvetleri haline gelecek.

Korvetler, dronlar ve daha fazlası

Rusya'nın 2014 yılında Kırım'ı yasa dışı olarak ilhak etmesinin ardından Türkiye ve Ukrayna, Karadeniz güvenliği hakkında ortak jeopolitik çıkarlarlarını da yeniden keşfettiler.

Ankara bölgede belirgin olarak Rusya karşıtı bir duruş benimsememiş olsa da, Ukrayna donanmasının yeniden inşası için Türkiye'nin katkısı çok şey ifade ediyor.

Örnek olarak Kiev, MİLGEM korvetlerini Ankara'dan tedarik etmeyi tercih etti. Üreticiye firma STM'ye göre bu korvetler; su altı, hava ve su üstü hedeflerinin belirlenmesi, sınıflandırılması, tanımlanması ve imhası dahil olmak üzere çok çeşitli operasyonları yürütmek için tasarlanmıştır. Devriye ve deniz gözetleme görevleri ile kıyı koruma görevleri de bu korvetlerin görev portföyü kapsamındadır.

Türk-Ukrayna korvet anlaşması, Ukrayna'nın hırpalanmış donanmasını yeniden inşa etmek amacıyla en az dört platform üretmeyi amaçlıyor.

Türk-Ukrayna ortak savunma girişimlerindeki baskın eğilimi ortaya koyan anlaşma, iki ülke arasındaki ortak yapım düzenlemelerini de kapsıyor. Ayrıca Ukrayna, Türkiye'nin söz konusu korvet üssü için ortak üretim imtiyazı verdiği ilk ülke oldu.

Ukrayna başlangıçta yeni korvetlerini Neptün füzeleri ile donatmayı planlarken, Ukrayna'daki savaş nedeni ile bu plan aksadı. Ukrayna bu nedenle yakında Türkiye'den ATMACA gemisavar seyir füzesi talep ederek planını revize edebilir. Böyle bir gelişme, savunma ve teknoloji geliştirme ortaklığı açısından uzun vadede bir savaş avantajına dönüşecektir.

Denizcilik alanındaki stratejik ortaklıkların yanı sıra, Türk-Ukrayna savunma işbirliğinin bir diğer önemli ayağı da insansız hava araçlarıdır.

Dünyanın farklı çatışma bölgelerinde gösterdiği başarılı muharebe sicilinin ardından Bayraktar TB2, özellikle 2022 yılının başlarında Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin başlangıç aşamalarında da Rus birliklerine karşı etkisini gösterdi.

Batı'nın Zelensky hükümetine Kiev'i boşaltması için yardım teklif ettiği bir dönemde, Bayraktar TB2 insansız hava araçlarının başarısı, yalnızca savaş yeteneklerini artırmakla kalmadı, aynı zamanda Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin moralini de yükseltti.

Türk-Ukrayna insansız hava aracı stratejik ortaklığı, bugünlerde yeni ufuklara yelken açıyor. Türkiye'nin stratejik insansız hava aracı Akıncı ile Kızıllelma'nın ortak üretimi, Ankara ile Kiev'in savunma teknolojisindeki bu mükemmel işbirliğine damga vurabilir.

Ukrayna bu ortaklıkta, şüphesiz önemli derecede geliştirmiş olduğu savunma sanayi inovasyon bilgi birikimini masaya getiriyor. Türk-Ukrayna stratejik ortaklığı, Türkiye'nin akıllı sistemler ve insansız hava aracı harp varlıklarındaki ileri düzeyiyle birleştiğinde gerçek bir sinerji kaynağı haline gelebilir.

Örnek olarak; Akıncı insansız hava aracının ilk partisi, Ukraynalı Ivchenko-Progress motorları tarafından destekleniyor. Benzer şekilde Kızılelma da, çeşitli varyantlarda iki farklı Ukrayna motoru kullanacak. Kızılelma'nın ilk protipleri AI-25TLT turbofan motorlarla uçuyor.

Bu örnekler, taraflar arasında artan güveni göstermektedir ve Karadeniz ülkeleri arasındaki işbirliğini güçlendirmeye yardımcı olabilir.

Son olarak, Türk savunma şirketi Baykar'ın Ukrayna'daki insansız hava aracı üretim tesisi, gelecekte Türk-Ukrayna savunma işbirliğinin nasıl olacağına dair ipuçları veriyor. Fabrika iki yıl içinde faaliyete geçecek ve her şeyden önce, Ukrayna yakında bir TB2 üreticisi ülke haline gelecek. Proje, Türk-Ukrayna stratejik ortaklığını güçlendirmesi ve ortak araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetleri için yeni fırsatları ortaya çıkarması açısından büyük önem taşıyor.

Ortalık ve Avrupa güvenlik mimarisi

NATO, şu anda ve belki de insanlık tarihindeki en başarılı siyasi-askeri ittifak olarak tanımlanabilir. Ancak yine de ittifak, korkunç bir dengesizlikle başa çıkmak zorunda.

Çoğu üye devlet, büyük ölçekli operasyonlar için ordularını sahaya çıkaramaz durumda. Dikkat çekici bir şekilde sadece ABD ve Türkiye, büyük ve etkili kara kuvvetlerine sahip.

Türk Silahlı Kuvvetleri, büyük bir muharebe tecrübesine sahip ve giderek daha fazla yerli üretim silah sistemlerine sahip olmaya başladı.

2022 yılında Türk savunma sanayisinin yıllık cirosu 12 milyar dolara ulaştı. Bu, 2021'e göre yüzde 20'lik etkileyici bir artış olduğunu gösteriyor. 12 milyar dolarlık bu gelirin yaklaşık 4,5 milyar doları ihracattan geldi ve bu da yıllık yüzde 37'lik bir artış anlamına geliyor.

Diğer yandan 2021 ile 2022 arasında Türkiye'nin Ar-Ge harcamaları 2 milyar dolara ulaştı ve Ar-Ge projelerine yönelik finansal girişimler yüzde 21 arttı. 2022'de Türk savunma sanayisi, 2021'e göre yüzde 7 artışla 81 bin 132 kişiye istihdam sağladı.

Savaş tecrübesine sahip iki ülke arasındaki bu işbirliği ve karşılıklı güvene dayalı sürdürülebilir ortaklık, Ukrayna ile Türkiye arasındaki savunma ilişkisini daha da derinleştiriyor.

Tartışma