Cato Institute: Trump'ın ticaret savaşının etkileri ne olacak?
Trump'ın ticaret savaşının küresel etkileri ne olacak? ABD'nin Avrupalı müttefikleri ABD-Çin ticaret savaşından nasıl etkilenecek?
ABD merkezli düşünce kuruluşlarından Cato Institute'de, Trump'ın daha göreve gelmeden önce Çin, Kanada ve Meksika gibi ABD'nin büyük ticaret ortaklarına gümrük vergileri getireceğini açıklamasının olası etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
ABD'nin seçilmiş Başkanı Trump'ın geçtiğimiz günlerde Kanada, Meksika ve Çin'e yeni vergiler getirmesinin, ABD'yi hem iç piyasasında hem de küresel alanda zor bir sürece sokacağı tespiti yapılan analizde, özellikle bazı sektörlerde krize neden olabileceğine dikkat çekildi.
Analizde ayrıca; Çin'in ABD'ye olası misillemelerinin de özellikle Avrupa devletlerinin ekonomisini can damarından vurabileceği belirtildi.
İşte Cato Institute'de yayınlanan analiz:
ABD'nin seçilmiş Başkanı Donald Trump, daha göreve gelmeden gelecekteki ticaret savaşlarına girişti bile.
Ülkenin en büyük ticaret ortaklarından gelen tüm ürünlere yönelik yüksek bir ithalat vergisi önerisi, ekonomiye sıfır toplamlı yaklaşımının işletmeler ve tüketiciler için nasıl hızla sıfır faydaya dönüşebileceğinin bir önizlemesini veriyor.
Seçim kampanyası sırasında çok sayıda ürüne gümrük vergisi koyma sözü veren Trump, ilk olarak ABD'nin en büyük iki ticaret ortağı olan Kanada ve Meksika'dan yapılan tüm ithalata yüzde 25 vergi koyacağını açıkladı.
Trump ayrıca Çin'den yapılan tüm ithalata da yüzde 10 vergi tehdidinde bulundu.
Açıklamanın ardından Meksika Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum Trump'a gönderdiği bir mektupta;
“ABD'deki göç ve uyuşturucu tüketimi tehditler ya da gümrük vergileriyle çözülemez”
ifadelerini kullandı.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun da Trump'ın açıklamasından bir süre sonra Trump'la konuştuğu bildirildi. Justin Trudeau gelişmeyi;
“Bir aile üyesinin sizi kalbinizden bıçaklamasına benzetebilirsiniz.”
sözleri ile özetledi.
Trump'ın vergi hamlesinin sonuçları ne olacak?
Trump'ın son gümrük vergileri, ticaret savaşları ve ekonomik sürtüşme tehditleri iki şekilde değerlendirilebilir.
Trump'ın destekçileri, seçilmiş başkanın gümrük vergisi tehdidini, Çin, Kanada ve Meksika'yı, Trump'ın öncelikli olarak gördüğü iki konuda uzlaşmaya zorlamak için akıllıca bir yol olarak görüyor. Bunşar uyuşturucu ve göç.
Bu kişiler Trump'ın gümrük vergilerini uygulamak zorunda kalmayacağına, çünkü bu ülkelerin bir şekilde sınır ötesi ilişkilerdeki en dikenli iki soruna yönelik tedbir ve yaptırımlarını elden geçireceğine inanıyor.
Alternatif olarak, Trump'ın gümrük vergisi kelimesini “en güzel kelime” olarak adlandırdığı göz önüne alındığında, geçmişte yaptığı gibi söylediği şeyi gerçekten de yapabileceğini gözardı etmemek lazım.
Amerika Birleşik Devletleri'nin bu üç ülkeyle toplam ticaretinin yılda yaklaşık 2,5 trilyon dolar olduğu, birbirine bağlı çok sayıda tedarik zinciri ve bir anda değiştirilemeyecek kadar derin, onlarca yıllık bir karşılıklı bağımlılık olduğu düşünüldüğünde, böyle bir hamle ekonomik olarak yıkıcı olacaktır.
Amerika Birleşik Devletleri'nde fiyatlar artacaktır. Ççünkü Kanada kerestesi, Kanada petrolü, Meksika ürünleri ya da belki de en önemlisi, bir araba ya da kamyonet yapımında kullanılan çok sayıda bileşenin tümü eskisinden daha pahalıya mal olacaktır.
Meksika, ABD'nin tarımsal ithalatının en büyük kaynağı ve aynı zamanda ABD ihracatı için de büyük bir çıkış noktası durumundadır.
Diğer yandan Trump'ın söylediği şeyi yapmasının önündeki ilk sorun, ABD, Kanada ve Meksika'nın, Trump'ın bizzat üstlendiği ve 2020'de yürürlüğe giren USMCA ya da NAFTA 2.0 olarak bilinen dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşmalarından birine sahip olmasıdır.
NAFTA ve USMCA konularında yıllarca çalışmış bir hukumçu olan Simon Lester, önerilen tarifelerin bu anlaşmaların büyük bir ihlali olacağını belirtti.
Avrupa'ya etkisi ne olacak?
Lester ayrıca, Trump'ın Çin'e karşı yaptığı hamlenin de mutlaka misilleme ile karşılık bulacağını ve bunun, sadece ABD'yi değil, özellikle zaten ekonomik durgunluk yaşayan ABD'nin Avrupalı müttefikleri üzerinde büyük etki uyandıracağı konusunda uyarıda bulundu.
Avrupalı liderler ve yatırımcılar, Trump'ın özellikle otomobil endüstrisine yönelik atacakları adımlardan endişe duyuyorlar.
Trump bu tehdidi yerine getirirse, ki birçok kişi öyle yapacağını düşünüyor, sonuçlar sadece Almanya için değil, AB’nin büyük ekonomilerinin çoğu için de felaket olabilir.
Volkswagen, BMW ve Daimler gibi üreticiler İngiltere, İspanya, Polonya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Romanya ve diğer ülkelerde fabrikalar işletiyor. Otomobil parçalarını AB genelindeki tedarikçilerden temin ediyorlar.
ABD, değer bakımından Çin’in önünde ve Alman otomobillerinin en büyük ithalatçısı konumunda olduğundan, herhangi bir gümrük vergisinin Avrupa'ya etkisi, tüm kıta ekonomisinin en önemli can damarlarından birini vurabilir.