Center for a New American Security: ABD, Trump-Biden rövanşına mı hazırlanıyor?

ABD merkezli düşünce kuruluşlarından Center for a New American Security'de ABD'de yaklaşan seçim sürecinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Cumhuriyetçi adayların arasında Trump'ın açık ara önde gittiğine dikkat çekilen analizde, diğer adayların seçim süreçleri de değerlendirilirken ülke içerisindeki dengelerin seçimlere olası etkilerine dair tespitlere yer verildi.

İşte Center for a New American Security'de yayınlanan analiz:

ABD Başkanlık seçimlerinde, Cumhuriyetçilerin başkan adayını belirleme süreci planlanan ikinci televizyon tartışması ile birlikte oldukça ilerlemiş durumda.

Ancak eski Başkan Donald Trump'ın anketlerde açık ara önde olması, partinin adayının Trump olacağını kabul etmenin zamanının gelip gelmediği sorusunu gündeme getiriyor.

ABD seçimlerinin en temel bir parçası, her siyasi partinin kendi adayını ön seçimlerle belirlemesidir.

Cumhuriyetçi ve Demokrat partilerin yanı sıra bazı küçük partiler, başkan da dahil olmak üzere birçok siyasi pozisyon için bir aday seçmek üzere seçimler düzenler. Belirli kurallar ve prosedürler partiye ve eyalete göre değişir. Başkan adayı için çoğu eyalette "önseçim" yapılırken, bazı eyaletlerde "parti içi oylama" yapılır.

Eğer bir partinin Beyaz Saray'da ikinci dönem için aday olabilecek bir başkanı varsa, genellikle başkanın partinin adayı olacağı varsayılır. Başkan Joe Biden'ın teknik olarak iki rakibi var, ancak Demokratların adayı olması kuvvetle muhtemel.

Cumhuriyetçi Parti, iktidardan düşen parti için alışılagelmiş modeli izleyerek adayını seçmek için bir ön seçim düzenliyor. Ancak Cumhuriyetçi adaylardan birinin eski bir başkan olması tarihsel olarak alışılmadık bir durum.

Şu anda Trump rakiplerinin çok önünde. FiveThirtyEight modeline göre ulusal önseçim anketlerinde Trump yüzde 55.2 oranında görünüyor. Trump'ın rakibi olan Florida Valisi Ron DeSantis yüzde 13,2 ile uzak ara ikinci sırada yer alırken, onu yüzde 7,4 ile girişimci Vivek Ramaswamy, yüzde 5 ile eski Güney Carolina Valisi Nikki Haley ve daha düşük oy alan diğer tüm adaylar takip ediyor.

2023'ün başında, Trump ve DeSantis anketlerde çok daha yakındı, ancak DeSantis o zamandan bu yana büyük zemin kaybetti.

Bir başka faydalı gösterge de adayın diğer parti liderlerinden aldığı desteklerin sayısı ve türüdür. FiveThirtyEight'in destek asnketleri, Trump'ı 360 destek puanıyla açık ara önde gösterirken DeSantis için bu sayı 43 ve diğer tüm adaylar için 16 ya da daha az.

Bağış toplama bir diğer önemli göstergedir ancak doğru bir şekilde takip edilmesi çok zordur. Adayların ana kampanya komitelerinin yasal olarak bağış toplama rakamlarını açıklamaları gerekmektedir.

Trump'ın kampanyası, 1 Nisan ile 30 Haziran arasında 17.7 milyon dolara ulaşırken, DeSantis'in 20.1 milyon dolara ulaştığı belirtiliyor. Ancak Trump ve diğer adaylar, rapor edilmeyen çok sayıda başka kaynaktan mali destek alıyor ve bu da hangi adayın bağış toplama konusunda gerçekten önde olduğunu bilmeyi zorlaştırıyor.

Diğer yandan Trump'ın önemli bağış toplama becerileri var.

Trump'ın anketlerde ve desteklerde elde ettiği büyük üstünlük ve muazzam isim bilinirliği, bağış toplama potansiyelini de yükseltiyor ve Cumhuriyetçi adaylık yarışında onu açık ara öne çıkarıyor. Gerçek şu ki, Cumhuriyetçilerin adayı olma ihtimali çok yüksek.

Gerçekten de Trump ciddi bir rakibi yokmuş gibi davranıyor ve bu konuda haklı olabilir.

Trump, Cumhuriyetçi adaylar arasındaki ilk resmi münazaraya katılmayarak bunun yerine medya figürü Tucker Carlson ile bir röportaj yapmayı tercih etti. İkinci münazarayı da es geçmeyi planlıyor ve bunun yerine Detroit'te otomobil işçilerine bir konuşma yapacak.

Bununla birlikte, Trump adaylık yolunda bazı potansiyel risklerle karşı karşıya. Yasal sorunları fonlarının bir kısmını azaltabilir ve dikkatini kampanya yapmaktan uzaklaştırabilir. ABD'de böyle önde gelen bir adayın kampanyanın ortasında ciddi iddianamelerle karşı karşıya kalması çok alışılmadık bir durum.

Ancak Trump'ın bazı rakipleri hukuki sorunların kendisine olan desteği zayıflatacağını ummuş olsa da Cumhuriyetçi taban şu ana kadar bu beklentiye kapılmadı. Anketlere göre Amerikalıların küçük bir çoğunluğu iddianameleri desteklerken, Cumhuriyetçilerin büyük bir çoğunluğu desteklemiyor.

Muhafazakar medya Trump'a yönelik yasal suçlamaları ya önemsiz gösterme ya da haksız bir komplonun parçası olarak lanse etme eğiliminde. Yani Trump'ın yasal sorunlarının, Biden'a karşı yapılacak bir genel seçimde, diğer Cumhuriyetçilere karşı yapılacak bir ön seçimden daha fazla zorluk çıkarması muhtemel.

Trump'ın yeniden başkan adayı olmasını istemeyen Cumhuriyetçilerin DeSantis ya da Haley gibi bir rakibin etrafında toplanması elbette mümkün. Ancak, bir adayın Trump'ın rakamlarını yakalaması ya da geçmesi için çok kısa bir süresi olacak.

Birkaç ay önce DeSantis, Trump'a karşı olası bir güçlü aday olarak görülüyordu. Ancak bazı Cumhuriyetçiler DeSantis'e karşı çıkması ve DeSantis'in ulusal kampanyada iyi bir performans gösterememesi dengeleri değiştirdi.

Cumhuriyetçilerin başkan adaylığı yarışı henüz bitmedi ama bitmek üzere. Eğer Cumhuriyetçiler Trump'a rakip olacak bir isim etrafında toplanır ve diğer riskler Trump'a olan desteğe zarar verir ve seçilebilirliği konusundaki endişeleri arttırırsa, adaylık yarışı kızışabilir.

Aksi takdirde ise Amerikalılar, çok büyük olasılıkla bir Trump-Biden rövanşıyla karşı karşıya kalacak.