gdh'de ara...

Geopolitical Monitor: Okyanusya; ABD ve Çin arasındaki büyük güç jeopolitiğinin kapışma alanı haline geliyor

Çin ve ABD, Latin Amerika'dan Afrika'ya, Orta Asya'dan Hint Pasifik'e kadar büyük bir güç mücadelesine girişti. Okyanusya; ABD ve Çin arasındaki bu büyük güç jeopolitiğinin kapışma alanı haline geliyor.

1. resim

Çevre devletlere kur yapma stratejisi, eski Sovyetler Birliği ile gerçek Soğuk Savaş sırasında olduğu gibi, bugün ABD'nin Çin ile filizlenen rekabetinin bir parçasıdır. Ve gerçekten de Çin, ABD'nin arka bahçesinde bir nüfuz alanı yaratmak için çok büyük çaba sarf etti ve ediyor.

2000 yılında Çin'in Latin Amerika ile ticareti 12 milyar dolardı. 2021'e yılına kadar ise bölge, Çin ile 430 milyar doların üzerinde iş yaptı. Çin için Latin Amerika'nın emtia zengini devletleri ana hedef olmaya devam ediyor ve şu anda tüm Latin Amerika için (ABD'den sonra) ikinci en büyük ticaret ortağı haline geldi. Çin benzer bir pozisyonu Afrika Kıtası'nda da elde etmiş durumda.

Çin'in Latin Amerika'daki giderek yükselen bu varlığı, ABD politika yapıcılarını olduğundan daha fazla endişelendirmeli.

Okyanusya kapışma alanı haline geliyor

Okyanusya, ABD tarafından uzun süredir ihmal edilen bir bölge olarak kabul edilmelidir. Ve burada da yine Çin, öndeki güç konumunda yerini pekiştiriyor.

Latin Amerika ve Afrika'da olduğu gibi, Çin'in altyapı inşa etme ve yardım dağıtma yarışı burada da devam ediyor ve bunun en büyük nedeni Çin'in Hint-Pasifik'te askeri üsler inşa etme arzusundan geliyor.

Bununla birlikte bu bölgelerin üçünde de önemli bir ortak nokta, buradaki ülkelerin giderek daha fazla "egemen bir Tayvan" fikrinden vazgeçmeleri ve Pekin'den gelen destekler doğrultusunda bu fikre boyun eğmeye istekli olmalarıdır. Tayvan'ın egemenliğini tanıyan 13 ülkeden 12'sinin Latin Amerika ve Okyanusya'da yer alması şaşırtıcı gelmemeli.

2019'da Kiribati ve Solomon Adaları, Pekin bankalarından milyonlarca dolar destek almak için bağımsız bir Tayvan'dan desteklerini çekti. Çok sayıda Pasifik Ada ülkesi de yine son on yıl içerisinde Çin'den yaklaşık 1,5 milyar dolarlık hibe ve kredi aldı.

Bununla birlikte ABD yönetiminin, bu tehlikeyi farketmiş durumda olduğunu belirtmek gerekiyor. İlk olarak ABD, 2019 yılında ABD'nin "Hint-Pasifik Stratejisinin Pasifik Taahhüdü" kapsamında bölgeye 100 milyon dolardan fazla yardım yaptığını duyurdu. Bu yardım, ABD'nin stratejik olarak konumlanmış bölgeden vazgeçmek istemediğinin büyük bir göstergesiydi.

Eylül 2022'de Beyaz Saray, ABD'nin bölgeyle olan ilişkisinin geleceği için bir çerçeve çizen ilk Pasifik Ortaklık Stratejisini de açıkladı. Plan önceki ihmalleri kabul ediyor ve Okyanusya'yı ABD'nin daha büyük Hint-Pasifik Stratejisine bağlamaya niyetini ortaya koyuyordu.

Avustralya ve Yeni Zelanda

Avustralya uzun süredir, ABD'nin bölgedeki en önemli müttefiklerinden birisi olmuştur ve geçen yıl bu ortaklık, Avustralya, Yeni Zelanda ve ABD Güvenlik Antlaşması'nın (ANZUS) yürürlüğe girdiği 1951'den bu yana hiç olmadığı kadar üst seviyeye çıkmıştır.

Ancak bu ülkeler ekonomik anlamda Çin'e yakın olmaya devam ediyor. Zira; demir cevheri üretiminde dünya lideri olan Avustralya, mallarının dörtte birini Çin'e ihraç ederken, onu sırasıyla Japonya, Güney Kore ve Hindistan takip ediyor. Pastörize süt ürünlerinde dünya lideri olan Yeni Zelanda da Çin'e diğer tüm ülkelerden daha fazla ihracat yapıyor.

2021'de Avustralya, Birleşik Krallık ve ABD, savunma, teknoloji, endüstriyel üsler ve tedarik zincirlerinin daha derin entegrasyonunun yanı sıra daha derin işbirliğine odaklanacak olan AUKUS adlı gelişmiş bir üçlü güvenlik ortaklığı imzaladı. AUKUS kapsamındaki ilk girişim ise; Avustralya'ya konvansiyonel olarak silahlı nükleer enerjiyle çalışan denizaltılar konusunda destek taahhüdü oldu.

Ve ABD açısında şimdi geriye; Avustralya, Japonya, Hindistan ve ABD'den oluşacak olan "Dörtlü Güvenlik Diyaloğu Bloğu"nu daha aktif hale getirmek kaldı. Bu blok; Hint-Pasifik sularında güç ve birlik gösterileri gerçekleştirerek caydırıcılığı artırabilir.

Nitekim bu ülkelerin tamamı şu anda savunma harcamalarını yükseltiyor. Japonya, yeni bir savunma doktrini yayınlayarak son 30 yılın en büyük savunma bütçesinin belirlerken, Avustralya ve Hindistan'da Batı ile ortak projeler yürüterek savunma hatlarını güçlendiriyor.

Bütün bu gelişmeler göstermiştir ki; Okyanusya'yı oluşturan Pasifik Adaları, artık jeostratejik önemini daha da artırmıştır ve bu büyük güç jeopolitiği oyununda Okyanusya, bir kapışma sahnesine doğru evrilmektedir.

Tartışma