Gulf State Analytics: ABD'nin Irak'taki askeri varlığı sona erecek mi?
İsrail'e askeri desteğini sürdüren ABD'nin Ortadoğu'daki askeri varlığı giderek daha fazla tartışılıyor. Bölgede ABD'ye karşı tepkiler artarken, ABD'nin Irak'taki askeri varlığı sona erecek mi?
ABD merkezli önemli yayın organlarından Gulf State Analytics'de, ABD'nin Irak'taki askeri varlığının geri çekilmesi ve bu kararın ABD'nin İran'ı caydırma çabalarına etkisinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
İsrail'in Gazze'ye karşı düzenlediği saldırıların ardından Irak dahil bölgedeki ABD varlıklarına karşı saldırıların arttığına dikakt çekilen analizde, ABD'nin askeri varlığının çekilmesinin İran açısından bir zafer olarak lanse edilebileceğine dikkat çekildi.
Analizde ayrıca; İran ile ilgili bir gerilim olmaması durumunda, ABD ve Iraklı müzakerecilerin ABD askerlerinin Irak'tan çekilmesini öngören bir plan üzerinde anlaşmaya vardığı bilgisi verildi.
İşte Gulf State Analytics'de yayınlanan analiz:
Ülkenin çekilme çağrısı yapması ile birlikte, ABD'nin Irak'taki askeri varlığı sona erebilir mi?
Amerika Birleşik Devletleri'nin son dönemde Irak'la yaşadığı çıkar çatışmasında ne yapmayı hedeflediğine dair çok fazla haber yapıldı.
Gazze Şeridi'nde yürüttüğü savaşta İsrail'e askeri destek vermeye devam eden Washington'un bölgedeki varlığına dair onay, tüm zamanların en düşük seviyesinde ve dünyanın büyük bir kısmının tepkisini çekiyor.
Lübnan Hizbullah'ı İsrail'e yönelik askeri saldırılarını yoğunlaştırırken, bölgede bulunan çeşitli gruplar, Ürdün'de üç Amerikan askerinin ölümüne ve kırktan fazla askerin yaralanmasına neden olan insansız hava aracı saldırısı da dahil olmak üzere ABD askeri hedeflerini vuruyor.
ABD Merkez Komutanlığı geçtiğimiz günlerde, Ürdün'ün kuzeyinde bulunan “Tower 22” adlı ABD askeri üssüne yapılan saldırıyı ve Amerikan servis personelinin kaybını doğrulayan bir basın açıklaması yayınladı.
Son birkaç ay içerisinde, Irak'tan Suriye'ye ve şimdi de Ürdün'e kadar uzanan bölgede ABD mevzilerine 150'den fazla saldırı düzenlendi.
Capitol Hill'deki bazı şahinler ise yaşanan sürecin ardından, İran'ın doğrudan vurulmasını önerecek kadar ileri gittiler.
Senatör Lindsey Graham yaptığı açıklamada ABD'nin İran'ın vekillerine yönelik önceki misillemelerinin yetersiz olduğunu ve İran'ın saldırganlığını caydırmayacağını belirtti. Graham, “İran içinde önemli hedeflerin vurulması gerektiğini” savundu.
Cumhuriyetçi Senatör John Cornyn de sosyal medya hesabından “Hedef Tahran olmalı” başlıklı bir paylaşım yaptı.
Biden'ın da İran destekli gruplara karşı gerekirse askeri karşılık verme konusunda ciddi olduğuna şüphe yok. ABD'deki çoğu uzmana göre, ciddi olmaktan başka bir seçeneği de yok.
Bu bir seçim yılı ve Orta Doğu'daki dış politika onun yumuşak karnı olabilir. Washington'un askeri güç kullanacağı kesin ancak İran ile kapsamlı bir savaş istemediğini belirtmek gerekiyor.
Irak'tan çekilme çağrısı
Irak Başbakanı Muhammed Şii el-Sudani, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin ülkeden “hızlı ve düzenli bir şekilde müzakere edilmiş çıkış” çağrısında bulundu.
Sudani'ye göre, yaklaşık 2,500 ABD askerinin varlığı büyük sorun yaratıyor.
Sudani, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı askeri kuşatmaya Amerika'nın verdiği destek nedeniyle bu askerlerin Irak'ta kalmaya devam etmesinin istikrarı bozacağından korkuyor.
Washington'un, özellikle Gazze'deki savaş bağlamında, güçlerinin ateş altında kalması ve kayıplar vermesinin ardından bu zamanda geri çekileceğini düşünmek akla yatkın değil gibi görünüyordu ancak öyle olmadı.
ABD ve Iraklı müzakereciler geçtiğimiz günlerde, ABD askerlerinin Irak'tan çekilmesini öngören bir plan üzerinde anlaşmaya vardı.
Reuters'a göre, anlaşmanın Bağdat ve Washington'daki liderlerin “son bir onayına” ihtiyacı var. Ancak bir ABD'li yetkilinin haber ajansına “kalan tek şey anlaşmanın ne zaman kamuoyuna ilan edileceği” demesiyle anlaşma tamamlanmış olarak görülüyor.
Anlaşmaya göre yüzlerce ABD askeri Eylül 2025'te Irak'tan çekilecek ve ülkede kalan son ABD birlikleri de 2026 sonunda ülkeyi terk edecek.
Tahran'ın liderleri Amerika'nın çekilmesini kendi yandaşlarının gözünde daha güçlü bir imaj elde etmek için kullanabilir. Zira İran'ın uzun vadeli hedefi her halükarda ABD'yi bölgeden çıkarmaktır.
Oklahoma Üniversitesi'nden Orta Doğu uzmanı ve profesör Joshua Landis konu hakkında yağtığı değerlendirmede;
“Biden yönetimi, hükümetle yaptığı anlaşmada küçük değişiklikler yaparak Irak'ta kalmaya çalışabilir. En azından Kasım ayındaki seçimlerden önce tamamen çekilme istemiyor.”
ifadelerini kullandı.
Landis ayrıca ABD'nin Irak'tan çekilmesi halinde Tahran'ın nasıl bir tepki verebileceğini de yorumladı.
“İran, ABD'nin Irak'tan çekilmesini büyük bir zafer olarak ilan edecektir. Gazze savaşının başlamasından bu yana İran tüm çabasını ABD'yi Irak'tan çıkarmaya odakladı.”
Terörizm ve Mali İstihbarattan sorumlu Hazine Müsteşarı Brian E. Nelson ise;
“İran rejiminin muhalifleri ve aktivistleri hedef almaya devam etmesi, rejimin derin güvensizliğini ve İran'ın ülke içindeki baskısını uluslararası alana yayma çabasını göstermektedir. Birleşik Devletler, aralarında Birleşik Krallık'ın da bulunduğu uluslararası müttefiklerimiz ve ortaklarımızla birlikte İran rejiminin uluslar ötesi baskısıyla mücadele etmeye devam edecek ve bu tehdidi özellikle ABD topraklarında durdurmak için mevcut tüm araçları kullanacaktır.”
değerlendirmesinde bulundu.
Ek yaptırımlar İran'ın davranışlarını engelleyecek ya da caydıracak mı sorusunun cevabı ise “pek olası değil” şeklinde olacaktır.
İran ile bir gerilim yaşanmaması durumunda, ABD askerlerinin büyük bir bölümünün Eylül 2025'te Irak'tan çekilmesi, 2026 sonuna kadar ise ABD askeri varlığının ülkeden tamamen çıkması ile ilgili plan uygulanacak gibi görünüyor.