AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz, gdh Sahne'ye konuk oldu
Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz, GDH Sahne programında AA'nın artık sadece bir haber ajansı formatından çıkarak medya teknolojileri ajansına dönüştüğünü açıkladı.
Son Güncelleme: 27.11.2025 - 13:38
- AA, kuruluş felsefesine uygun olarak küresel eşitsizlik ve adaletsizlikle mücadele etme hedefiyle kendini medya teknolojileri ajansına dönüştürdü.
- Bu dönüşümün temel nedeni, yapay zeka ve veriyi elinde bulunduranların tahakküm kuracağı teknofeodalizm olarak adlandırılan yeni dünya düzenine karşı koymaktır.
- Ajans, bu amaçla kendi yapay zeka dil modelini geliştiriyor ve NSosyal gibi teknoloji projelerine dahil oluyor.
- Karagöz, adaletsizlikle mücadelenin iki boyutu olduğunu belirterek, bunlardan birinin "tankınız, topunuz, SİHA'nız" gibi tahakküm unsurları, diğerinin ise AA'nın kökenindeki etik ve ahlak anlayışı olduğunu ifade etti.
Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz, GDH Sahne programında AA'nın artık sadece bir haber ajansı formatından çıkarak medya teknolojileri ajansına dönüştüğünü açıkladı. Karagöz, küresel eşitsizlik ve emperyalizmin yeni biçimleriyle mücadele etmek amacıyla ajansı veri çağına hazırladıklarını ve bu kapsamda kendi yapay zeka dil modelini geliştirdiklerini bildirdi.
AA'nın kuruluş felsefesi ve küresel gücü
Serdar Karagöz, Anadolu Ajansı'nın Milli Mücadele'nin en kritik döneminde, henüz TBMM kurulmadan önce Mustafa Kemal Paşa'nın talimatıyla kurulduğunu hatırlattı. Ajansın, mücadelenin yalnızca silahla değil, iletişimle de yürütülmesi gerektiği düşüncesiyle Halide Edip Adıvar ve Yunus Nadi'ye kurdurulduğunu anlattı.
Karagöz, “Bizi kuran irade, bizi emperyalizmle ve küresel adaletsizlikle mücadele etmek için kurdu” dedi.
AA'nın bugün de bu felsefeye uygun biçimde küresel ölçekte faaliyet gösterdiğini belirten Karagöz, ajansın 13 dilde yayın yaparak günde 4 bin içerik ürettiğini ve dünyanın en büyük üç haber ajansından biri haline geldiğini aktardı.
Teknofeodalizme karşı teknoloji üretimi
Karagöz, 21. yüzyılda yapay zeka algoritmasının devreye girdiğini ve bu durumun asimetrik bir güç ilişkisi yarattığını kaydetti. Yakın bir zamanda yapay zeka, veri ve algoritmaları elinde bulunduranların tahakküm ettiği, büyük bir eşitsizliğin oluşacağı bir dünyanın kurulacağını söyledi.
Bu yeni dünya düzenini "teknofeodalizm" olarak adlandıran Karagöz, iletişim dünyasının bu değişime karşı durması gereken yeri, teknolojiyi tüketen değil, teknolojiyi üreten tarafta olmaya çalışmak olarak tarif etti. "Başka türlü küresel adaletsizlikle ve bu teknofeodalizmle baş edemezsiniz" dedi.
Kendi yapay zeka dil modelimizi geliştiriyoruz
Bu vizyon doğrultusunda, Anadolu Ajansı'nın format değiştirdiğini belirten Serdar Karagöz, ajansı artık bir haber ajansı formatından medya teknolojileri ajansına dönüştürdüklerini söyledi. Bu dönüşümün, küresel eşitsizlik ve emperyalizmin bu yeni formuyla mücadele etme hedefiyle yapıldığını vurguladı.
Karagöz, AA'nın bu veri çağına hazırlanmak için kendi yapay zeka dil modelini geliştirdiğini de duyurdu. Ayrıca, AA'nın yerli sosyal medya girişimi olan NSosyal'in bir paydaşı olarak projenin içinde olduğunu anımsattı.
Adaletsizlikle mücadele iki ayaklıdır
Karagöz, küresel adaletsizlikle mücadelenin yalnızca teknoloji üretmekle sınırlı olmadığını, bunun entelektüel, etik ve ahlaki bir boyutu olduğunu dile getirdi. Mücadelenin iki türlü yapıldığını açıklayan Karagöz, şunları söyledi:
“İki türlü adaletsizlikle mücadele edilir. Bir tanesi tankınız, topunuz, silahınız, SİHA'nız, İHA'nız olacak, çünkü tahakküm unsurları bunlar. Bir de sizi ayırt edici ama motive edici bir duruşunuz olacak. Bu duruş da Anadolu Ajansının yine kökeninde, etiğindeki ahlak anlayışı.”
AA, kanıt, tanık ve sanık kitaplarıyla duruş sergiledi
AA'nın etik duruşuna örnek olarak İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında sergilediği tutumu gösteren Karagöz, ajansın işin peşini takip etmek amacıyla "Kanıt", "Tanık" ve "Sanık" isimli üç kitap hazırladığını ifade etti. AA kameramanı Muhammed el-Alul ve foto muhabiri Ali Jadallah'ın yaşadıklarını anlatan Karagöz, İsrail'le Gazzeli mazlumları baş başa bırakmama misyonuyla hareket ettiklerini belirtti.
Hazırlanan Kanıt kitabının Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından delil niteliğinde kabul edildiğine işaret eden Karagöz, ardından tanıklıkların anlatıldığı Tanık ve soykırımdan sorumlu olanların yer aldığı Sanık kitabını hazırladıklarını kaydetti. Konuşmasının sonunda Karagöz'e, Gazze Sancağı'nın yer aldığı bir tablo hediye edildi.
Kaynak:
GDH Haber
etiketler
İLGİLİ HABERLER
Tiyatrolarda kriz derinleşiyor: İletişim yok, destekte yok
Serdar Karagöz: Hakikatin savunusunu yaparken Allah'tan başka kimseye boyun eğmek istemeyiz
Ekosistem belgeseline sansür: İBB ağından erişim engeli
Erhan Afyoncu: Türk'ün yeni Kızılelma'sı, dünyadaki mazlum milletlerle emperyalistlere karşı bir mücadeledir
Sanatın perde arkasındaki yoğun hazırlık
İstanbul Photo Awards 2025 sergisinin resmi daveti Ankara'da yapıldı
DİĞER HABERLER
Bakanlık gençleri uyardı! 'Siber dünyanın karanlık dehlizlerinde kaybolmayın'
Süper Lig puan durumu tablosu | TFF ile 4 Aralık Süper Lig puan durumu sıralaması nasıl?
Ak Parti'den eve dönüş düzenlemesi şartı: Örgüt feshi ve 5 yıllık adli takip
Numan Kurtulmuş: Artık raporlama faslına geçiyoruz
Gökyüzü şöleni başlıyor: Yılın son Süper Ay'ı bu gece görünecek
Büyükçekmece’nin ardından Adalar Adliyesi’nde de soygun! 12 silah kayboldu
MSB: Yunan Bakan'ın açıklamaları olumlu atmosfere zarar veriyor
Devlet Bahçeli: Gizli propagandaya ve kapalı mesajlara itirazımız var
Yerli malı haftası ne zaman? Yerli malı haftasında neler yapılır, tarihçesi nedir?
Bakanlık açıkladı: Gıdada 122 bin denetim, 17 işletmeye suç duyurusu


