Atlantic Council: Ukrayna'nın “Örümcek Ağı Operasyonu” dengeleri nasıl değiştirecek?
Ukrayna'nın “Örümcek Ağı Operasyonu” dengeleri nasıl değiştirecek? Rusya'nın, Ukrayna'nın ve Trump'ın bundan sonraki hamlesi ne olacak?
Son Güncelleme: 03.06.2025 - 00:05
ABD merkezli düşünce kuruluşlarından Atlantic Council'de, Ukrayna'nın Rusya'nın güvenli bölgelerine başarılı bir şekilde düzenlediği drone saldırısının, Rusya-Ukrayna savaşının geleceğine olası etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Ukrayna'nın Rus güvenli bölgelerine insansız hava araçları sokarak savaş alanında beklenmeyen ölçüde büyük bir değişime imza attığı belirtilen analizde, bu hamlenin sadece savaş alanında değil uzlaşı sürecinde de büyük etkileri olacağı tespiti yapıldı.
Analizde ayrıca, bu saldırının başarısının devam eden görüşmelerin geleceğine olası etkilerine dair değerlendirmelere yer verildi.
İşte Atlantic Council'de yayınlanan analiz:
Bazı kesimler tarafından Rusya'nın Pearl Harbor'ı olarak adlandıran Ukrayna'nın 1 Haziran saldırısı, şaşırtıcı ve bir o kadar da yıkıcı bir saldırıydı. Ancak Pearl Harbor saldırısı Japonya ile ABD arasında savaş yokken gerçekleşmişti.
Diğer yandan Moskova'nın Ukraynalı sivilleri ve altyapıyı hedef almasının aksine Ukrayna, düzenli olarak sivillere karşı kullanılan bu Rus uçaklarını imha ederek hiçbir savaş suçu işlemedi ya da uluslararası hukuku ihlal etmedi.
Yani saldırı aslında Pearl Harbor saldırısını hatırlatmaktan ziyade, Ukrayna'nın Murmansk'tan Irkutsk'a kadar Rus bölgelerine insansız hava araçları sokarak, bunları gelişmiş Rus Tu-95 ve Tu-22 bombardıman uçakları ile A-50 istihbarat uçaklarına karşı kullanabilmesi ile savaş alanında beklenmeyen ölçüde büyük bir değişime işaret etti.
Ukrayna istihbaratı tarafından verilen bilgilere göre kırk kadar Rus uçağı vuruldu. Operasyonu planlayan ve yürüten Ukrayna Güvenlik Servisi, saldırının Rusya'nın seyir füzesi taşıma kapasitesine sahip stratejik bombardıman uçaklarının yüzde 34'ünü imha ettiğini iddia etti.
Rus savunma kaynakları saldırı sonucunda bazı uçaklarda yangın çıktığını ancak gerçek bir hasar meydana gelmediğini iddia etti. Ancak bazı Rus savaş blog yazarları hasarın büyük olduğunu yazmaktan geri kalmadı.
Bu gelişme şüphesiz olarak Rus bombardıman uçaklarının Ukrayna'nın cephe hatlarına, altyapısına ve şehirlerine yönelik saldırılarındaki rolünü daha da azaltacak.
Elbette Moskova'nın Ukrayna'daki sivil hedeflere yönelik ölümcül kampanyasını sürdürmek için hala çok sayıda füzesi ve insansız hava aracı var.
Ancak “Örümcek Ağı Operasyonu” Rusya'nın Ukrayna'nın konvansiyonel olmayan saldırılarına karşı ne kadar savunmasız olduğunu ortaya koydu.
Tu-95 ve Tu-22'lerin nükleer silah taşıma kapasitesine sahip olduğunu da belirtmek gerekir. Zira bunların kaybı, Moskova'nın kara (füzeler) ve deniz (denizaltılar) bileşenleri de olan nükleer üçlüsünün hava bileşenini zayıflatabilir.
Diğer yandan ABD'nin bu yılki ulusal istihbarat değerlendirmesinde belirttildiği üzere, Rusya da Çin gibi ABD'nin başlıca rakibi ve düşmanı. Yani, Ukrayna'nın savaşta Rusya'nın konvansiyonel ordusuna verdiği zarar, ABD'nin güvenliğine de katkı sağladı.
Özetle savaş alanının ötesinde, bu operasyonun etkisi çok daha önemli sonuçları beraberinde getirebilir. Operasyın, savaşın kaçınılmaz olarak Moskova'nın lehine ilerlediği yönündeki “ortak akla” güçlü bir karşı koyuş olmuştur.
Bu operasyonun etkisi aynı zamanda, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ABD Başkanı Donald Trump'ın sayısız ateşkes önerisini reddetmesinin ardından, İstanbul'da yapılmaya devam edilen barış görüşmelerinde Ukrayna ve ABD'nin elini güçlendirmiştir.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy bir önceki görüşmelerde Rusya'nın önerilerini bir oyalama taktiği olarak nitelendirmişdi. Bu cüretkar operasyon karşısında görüşmelerin seyrinin değişmesi beklenebilir.
Diğer yandan çoğu gözlemci, Ukrayna saldırısına Kremlin'in bir şekilde karşılık vermesini bekliyor.
Hatta bazı Rus savaş blog yazarları taktik nükleer silah kullanımı çağrısında dahi bulunuyor. Ancak Moskova'nın mevcut operasyonel çizgide karşılık vermesi daha muhtemel.
Trump yönetiminin bu operasyona nasıl tepki vereceği önemli bir soru. Haberin duyulmasından birkaç saat sonra Beyaz Saray'dan gelen tek açıklama Kiev'in operasyondan önceden haberdar edilmediği yönünde oldu.
Saldırı, Senatörler Lindsey Graham ve Richard Blumenthal'in Ukrayna'ya yaptıkları ziyaretten birkaç gün sonra meydana geldi ve Senato'nun Rusya'ya karşı büyük ek yaptırımlar uygulanmasını öngören ve uzun süredir beklenen yasa tasarısını önümüzdeki hafta ele alacağı duyurulmuştu.
Trump, Rusya Devlet Başkanı'nın Washington tarafından önerilen ve Kiev tarafından kabul edilen ateşkes şartlarını kabul etmemesi nedeniyle Putin üzerinde gerçek bir baskı kurma konusundaki isteksizliği nedeniyle giderek artan eleştirilere maruz kalıyor.
Bu nedenle Trump, senatoda yapılacak olan görüşmelerden önce Putin'i arayabilir ve Ukrayna'nın başarısını ateşkes çözümünü kabul etmesi için bir neden olarak gösterebilir.
Trump, Putin ateşkesi kabul etmeye yanaşmazsa, önemli yeni yaptırımların geleceği mesajını verebilir ve Ukrayna'nın savaş alanındaki başarısını Ukrayna'da kalıcı bir barış için kullanabilir.
Kaynak:
Atlantic CouncilİLGİLİ HABERLER
The Jerusalem Post: Türkiye'nin artan etkisi ve bölgesel dinamikler
The New Arab: Trump ve Netanyahu arasındaki çatlak ne kadar derin?
The Guardian: Gazze modern tarihin en büyük utancı haline geldi
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Nevada'da 5.9 büyüklüğünde deprem
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
DİĞER HABERLER
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Real Clear World: Trump'ın saldırgan yeni Batı Yarımküre doktrini
Gulf State Analytics: İsrail'in Suriye'deki asıl hedefi ne?
The New Arab: İsrail'in “zorla nakil” stratejisinin arka planı
Politico: Avrupa'nın zayıflık psikolojisi tırmanıyor
The National Interest: Japonya, 3. Dünya Savaşı'nın fitilini mi ateşledi?
Carnegie Endowment: Türkiye Ukrayna barış sürecinde kilit aktör olabilir.
The Telegraph: Avrupa varoluşsal krizini aşabilecek mi?
UnHerd: İsrail'in saldırganlığı üçüncü bir dünya düzenini mi başlatacak?


