Belediyeye işçi girdi, mühendis çıktı
Sayıştay, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde 1670 kişinin temizlikçi girip kısa sürede mühendis ve mimar yapıldığını belgeledi. Fırsat eşitliğini bitiren "kapalı devre" atama sistemi raporda vurgulanırken, rüşvet soruşturmasında tutuklanan Başkan görevden alındı.
Son Güncelleme: 09.12.2025 - 11:28
- 2019-2024 döneminde temizlikçi, beden işçisi veya ilaçlama personeli olarak işe alınan 1670 kişi, girişten çok kısa bir süre sonra mühendis, mimar, öğretmen ve arkeolog gibi uzmanlık gerektiren kadrolara atandı.
- Yalnızca 2024 yılında 248 personelin unvanının değiştirildiği belediyede, bir büro memurunun 18 gün içinde basketbolcu yapılması ve haşere ilaçlama işçisinin hemşire kadrosuna geçirilmesi gibi çarpıcı örnekler raporda yer aldı.
- Sayıştay, sınavsız yapılan bu geçişlerin şeffaflık ve liyakat ilkelerini zedelediğini belirtirken, rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanan eski başkan Muhittin Böcek’in görevden uzaklaştırıldığı süreçteki usulsüzlük iddiaları da dosyaya yansıdı.
CHP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik gerçekleştirilen Sayıştay incelemesi, belediyedeki personel alım süreçlerinde yaşanan tartışmalı tabloyu tüm detaylarıyla gün yüzüne çıkardı.
Rapora göre belediye yönetimi, temizlik veya beden işçisi gibi vasıfsız unvanlarla aldığı çok sayıda personeli, sadece birkaç hafta ya da ay içerisinde mühendis, mimar, öğretmen ve arkeolog gibi nitelikli kadrolara geçirdi. Sayıştay’ın tespitlerine göre 2019-2024 yılları arasında toplam 1670 personel bu yöntemle unvan değiştirdi.
Raporda, bu durumun istisnai bir mekanizma olmaktan çıkıp sistematik bir uygulamaya dönüştüğü vurgulandı. Öyle ki, bir hafta sonra kendi mesleki kadrosuna geçirileceğini bilen bir mimarın, işe girmek için temizlik işçiliği kadrosuna talip olması, eşit rekabet ortamının tamamen ortadan kalktığının bir göstergesi olarak sunuldu.
Temizlik işçiliğinden tiyatro sahnesine uzanan tartışmalı geçişler
Denetim raporunda yer alan örnekler, yapılan unvan değişikliklerinin boyutunu gözler önüne serdi. Sadece 2024 yılı içerisinde 248 kişinin unvanı değiştirildi.
Haşere ilaçlama birimi için "filit işçisi" olarak işe alınanların kısa sürede ziraat mühendisi, hemşire ve hatta güreşçi yapıldığı tespit edildi. Benzer şekilde temizlik işçisi olarak belediyeye giren personel; tiyatro oyuncusu, İngilizce öğretmeni, mimar, fizyoterapist ve gençlik lideri kadrolarına kaydırıldı.
Beden işçilerinin ise mühendis, tekniker veya arkeolog kadrolarına atandığı görüldü. En dikkat çekici tespitlerden biri ise bir büro memurunun işe girişinden sadece 18 gün sonra basketbolcu yapılması oldu.
Mevzuata uygun giriş ancak şaibeli yükseliş
Belediyenin işçi alım sürecini kağıt üzerinde mevzuata uygun biçimde İŞKUR üzerinden ilan ettiği, başvuruların şahsen alındığı ve yönetim kurulu kararlarıyla girişlerin yapıldığı belirtildi. Ancak Sayıştay, asıl sorunun işe giriş sonrasındaki unvan ve görev değişikliği aşamasında yaşandığına dikkat çekti.
Belediye yönetimi bu değişiklikleri mevcut çalışanların talepleri, mezuniyet durumları ve sağlık koşullarına dayandırsa da; Sayıştay bu savunmayı yeterli bulmadı. Raporda, "Fiili görev ile meslek kodu arasındaki ilişkinin sonradan kurulması, gerekli nitelikleri taşıyan adayların yarışma hakkını engellemektedir" değerlendirmesi yapılarak, asıl personel ihtiyacının dolaylı yollarla karşılandığı ifade edildi.
Kamuya girişte fırsat eşitliği ve liyakat zedeleniyor
Sayıştay, vasıfsız kadrolar üzerinden yapılan alımların kısa sürede uzmanlık gerektiren unvanlara dönüştürülmesinin şeffaflık ilkesine aykırı olduğunu belirtti. Bu yöntemin liyakat ilkesini zayıflattığı, kamuya girişte eşit rekabet hakkını engellediği ve belediyeyi yönetimsel risklerle karşı karşıya bıraktığı kaydedildi.
Raporda belediyeye, alımların ihtiyaç duyulan gerçek unvanlara göre yapılması, görev değişikliklerinin istisnai tutulması, kamu kaynakları ve personel planlamasının etkin yönetilmesi önerisinde bulunuldu. Mevcut durumun, kamuya personel girişinde "kapalı devre sistem" görüntüsü oluşturduğu net bir dille ifade edildi.
Rüşvet ve yolsuzluk iddiaları yargıya taşındı
Belediyedeki idari usulsüzlüklerin yanı sıra adli süreçler de işliyor. 5 Temmuz’da yürütülen rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski CHP’li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, çıkarıldığı mahkemece tutuklanmış ve ardından İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılmıştı. Soruşturma dosyasında, belediyeyle iş yapan şirketlerden usulsüz kazanç sağlandığı, bazı ihalelerde rüşvet ve kara para aklama iddialarının bulunduğu öne sürülüyor.
Kaynak:
GDH Haber
İLGİLİ HABERLER
Böcek'i yakan itiraf: Kendi üzerime alamıyorum sen al
Antalya Belediyesi rüşvet soruşturmasında 6 gözaltı
Antalya Büyükşehir Belediyesi soruşturmasında 8 yeni gözaltı: Rüşvet ve kara para aklama suçlaması
Antalya'daki hafriyat vurgununda 200 Milyon TL'lik kamu zararı
Baklava kutusundaki rüşvet skandalı istifa getirdi
Rüşvet sorusuna tuhaf cevap: Ödememişse canı sağolsun
DİĞER HABERLER
Tunceli zirvelerinde doğanın sürprizi: Çengel boynuzlu dağ keçileri
Ağrı Dağı karla kaplandı: Beyaz örtü kartpostallık görüntüler oluşturdu
40 yıl içinde ortanca yaşımız 45'in üzerine çıkabilir
Türkiye'de sezaryen oranı DSÖ sınırını 4 kat aştı
Lexus efsanesi LFA, tamamen elektrikli konsept olarak geri dönüyor
2026 bütçesinde afetlere dayanıklı şehirler için 653 milyar TL kaynak ayrıldı
Skandalın ardından kapsamlı teftiş: Bakanlık harekete geçti
Türkiye ‘Vatandaşlık Maaşı’na geçiyor! Cevdet Yılmaz sinyali verdi
"Showbahis.com" Operasyonu: 2 milyar lirayı aşan işlem hareketi tespit edildi
Oyunculuk hayalleri suya düştü: Cast ajanslarında şikayet patlaması!

