Japonya’nın Hiroşima kentinde düzenlenen G7 zirvesinde yayımlanan bildiride, Çin’in bölgede “tehdit” yarattığına yönelik ifadeler, Pekin’in büyük tepkisine neden oldu. Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Sun Weidong, Japonya’nın Pekin Büyükelçisi Hideo Tarumi’yi Bakanlığa çağırarak Çin ile ilgili konularda yapılan “karalamalara” ilişkin Çin’in protesto tavrını iletti.

Çin karşıtı atölye

Sun, yaptığı açıklamada Japonya'nın, G7 dönem başkanı olarak Çin'i karalamak ve Çin'e saldırmak için ilgili ülkelerle bir dizi etkinlikte ittifak kurduğunu belirtti. Sun, Hiroşima'daki zirvede kabul edilen ve Çin'in içişlerine bariz biçimde müdahale eden bildirgenin uluslararası hukukun temel ilkelerini ve Çin ile Japonya arasında imzalanan dört siyasi belgenin ilkelerini ihlal ettiğini, ayrıca Çin'in egemenlik, güvenlik ve kalkınma çıkarlarına zarar verdiğini belirtti.

Devletin yayın organı Global Times ise zirveyi “Çin karşıtı atölye” olarak nitelendirdi. Global Times’ta yer alan yazıda “ABD’nin Batı dünyasına ‘Çin karşıtı bir ağ’ açtığı” kaydedilerek “Bu sadece Çin’in iç işlerine karışma ve karalama meselesi değil, aynı zamanda kamplar arasında gizlenmeyen bir çatışma dürtüsü” ifadeleri kullanıldı.

Küresel tehdit

Çin’in Birleşik Krallık Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada ise, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak’ın zirvede sarfettiği “Çin günümüzde küresel güvenlik ve refaha en büyük tehdit” sözlerine yönelik tepki geldi. Büyükelçilikten yapılan açıklamada Londra’nın bir an önce Çin’e yönelik iftiralarını durdurma çağrısı yapıldı.

G7 zirvesinin bildirisinde liderler Çin ile bağları koparmak veya gelişiminin engellenmesinin istenmediği kaydedilmiş, ancak Tayvan’daki egemenlik sorununa ve ülke içindeki insan hakları ihalleri iddialarına ilişkin, ayrıca küresel ekonomiye baskı uyguladığına yönelik suçlayıcı ifadeler kullanılmıştı. Bildiride G7 liderleri, ekonomik baskıya yanıt vermek için bir “koordinasyon platformunun” kurulacağını kaydetmişti.