Kiralık katil çetesine tutuklama talebi: Telefondaki 'Opet' mesajı suikast planını ele verdi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma, MİT, Emniyet ve Jandarma'nın ortak operasyonuyla Türkiye'nin gündemine oturmuştu.

İBB ve bazı CHP'li belediyelere yönelik yolsuzluk soruşturmasında itirafçı olan iş insanı Aziz İhsan Aktaş'ın susturulması için bir suç örgütünün devreye sokulduğu iddiası, operasyonun kilit noktasını oluşturuyordu.

İBB soruşturması kapsamında cezaevinde tutuklu bulunan İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş’in avukatıyla cezaevinde yaptığı görüşmede, Selahattin Yılmaz'a "Aziz İhsan Aktaş'ı sustursun" talimatı verdiği iddia edilmişti. 

Savcılığın sevk yazısında, Aktaş'ın "ölüm listesine alındığı, kendisine ve ailesine Selahattin Yılmaz ve çevresi tarafından saldırı yapılacağı" yönündeki şikayeti üzerine adli sürecin başlatıldığı vurgulandı.

Telefondaki mesaj delil sayıldı

Selahattin Yılmaz, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılık, Yılmaz ve beraberindeki bazı şüphelileri tutuklama talebiyle mahkemeye gönderdi. Talebin gerekçesi olarak sunulan sevk yazısındaki detaylar ise suikast planının ciddiyetini gözler önüne serdi.

Yazıda, Yılmaz’ın telefonunda başka bir şüpheliyle yaptığı yazışmada geçen "Opet Aziz İhsan Aktaş" ifadesi, örgütün hedef gösterme faaliyetine delil sayıldı. Ayrıca, bazı şüphelilerin evlerinde ruhsatsız silahların bulunması ve telefon galerilerinde çok sayıda silah fotoğrafının tespit edilmesi, savcılığın "silahlı örgüt" suçlamasını güçlendirdi.

Ses kaydı dosyada

Soruşturma dosyasında, örgütün korkutma ve tehdit yöntemlerini ortaya koyan bir ses kaydı da yer aldı. Şüphelilerden İsa Aydın'ın telefonunda ele geçirilen kayıtta, bir şahsın, "Abim bana dedi ki, o benim kafamın yerini nasıl değiştirmişse sen de onun kafasının yerini değiştir," şeklinde tehditler savurduğu tespit edildi. Bu kaydın, Yılmaz'ın emriyle yapılmış bir gözdağı olduğu değerlendiriliyor.

Savcılık, soruşturmanın henüz tamamlanmadığını, yeni tanıkların ve müştekilerin ortaya çıkabileceğini belirterek, şüphelilerin serbest kalması durumunda delilleri karartma ve tanıklar üzerinde baskı kurma ihtimaline dikkat çekti. Bu gerekçeyle, tanıkların güvenliği ve soruşturmanın selameti için Selahattin Yılmaz ve diğer kilit şüphelilerin tutuklanması talep edildi. Şüphelilerin sorgusu devam ediyor.

Yılmaz liderliğinde kurulan bir örgüt olarak hareket edildiği, telefonlarındaki yazışmada “Opet Aziz İhsan Aktaş” ifadelerini olduğu belirtilen sevk yazısı şu şekilde: 

“Müştekinin Cumhuriyet başsavcılığımıza müracaati ile aldırılan beyanında kendisinin tutuklu olduğu soruşturma dosyasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak serbest kaldığını, vermiş olduğu beyanından sonra hakkında beyanda bulunduğu kişiler tarafından ölüm listesine alındığını, kendisine ve ailesine saldırı yapılacağını, bu saldırıların da Selahattin YILMAZ ve onun çevresi tarafından yapılacağının beyanıyla şikayetçi olunması üzerine şüpheliler hakkında başlatılan soruşturma kapsamında İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen fezleke incelendiğinde Selahattin YILMAZ’ın liderliğinde, Semra ILIK ve Cem DUMAN’ın yöneticiliğinde, diğer şüphelilerin ise üyeliğinde kurulan örgüt faaliyeti kapsamında hareket ettikleri, şüphelilerin cep telefonu incelemelerinde görüleceği üzere birbirleri ile irtibat halinde oldukları, yazışmalarında ve telefonlarının galeri kısımlarında birçok silah resminin olduğu, bunun yanı sıra her ne kadar bu alınan beyanlarında müştekiyi tanımadıklarını beyan etseler de şüpheli Selahattin YILMAZ ile Mehmet TUĞLU arasında geçen yazışmaların bir bölümünde “Opet Aziz İhsan AKTAŞ” ibaresinin bulunduğu, bunun yanı sıra şüpheli İsa AYDIN’ın cep telefonunda yapılan incelemede bir adet ses kaydının ele geçirildiği, bu ses kaydının incelenmesinde “…şimdi abim bana dedi ki o arkadaşı bul, o benim kafamı yerinden nasıl değiştirmişse sende onun kafasını yerini değiştir dedi bana… Senin aklın varsa gidersin abimi bulursun elini ayağını öper özür dilersin o seni kabul eder mi orasını ben bilmem tamam mı kardeşim…” şeklinde ibarelerin yer aldığı, bu ses kaydı baştan sona incelendiğinde ise Mustafa isimli bir şahsın bir fotoğraf karesinden Selahattin YILMAZ’ın kafasını çıkarıp kendi kafasını eklediği, bunun da Selahattin YILMAZ tarafından tespit edildiği ve bu sebeple şahsın Selahattin YILMAZ adına alınan emir ve talimat doğrultusunda uyarıldığının görüldüğü,

Ayrıca bahse konu soruşturmamızın bu aşamada tamamlanmadığı, devam edecek soruşturma işlemleri neticesinde ortaya yeni müşteki ve tanıkların çıkabileceği, bu aşamadan sonra da ortaya çıkacak yeni müşteki ya da tanıklara şüpheliler tarafından baskı uygulanmasının muhtemel olduğu, keza bu kısım şüphelilerin ikamet adreslerinde ruhsatsız silah ele geçirilmiş olmasının ve şüphelilerin cep telefonlarında çok fazla silah fotoğrafları bulunmasının bahse konu örgütü silahlı bir örgüt yapmasının yanı sıra ortaya çıkacak yeni müşteki ve tanıklara da baskı yapılmasının kuvvetle muhtemel hale getirdiği hususları birlikte değerlendirildiğinde;

Şüphelilerin üzerine atılı suçu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve tutuklama nedeninin bulunduğu anlaşılmakta…”