Küresel güçler doları bitirmek için altın alıyor

Çin, Türkiye, Rusya, Hindistan ve Orta Asya ülkeleri dolar bağımlılığını azaltmak için altın rezervlerini arttırıyor. Dünya Altın Konseyi verilerine göre 2022,2023 yıllarında merkez bankaları bin tonun üzerinde altın alması, son 50 yılın en yüksek merkez bankası talebi oldu.

Son Güncelleme: 17.06.2025 - 16:52

Abone Ol

Google News Logo
Küresel güçler doları bitirmek için altın alıyor
  • Merkez bankaları, 2022 ve 2023 yıllarında toplamda 1.000 tonun üzerinde altın alımı yaparak son 50 yılın en yüksek talebini gösterdi.
  • Çin, Hindistan, Rusya, Türkiye ve Orta Asya ülkeleri, dolar bağımlılığını azaltmak amacıyla altın rezervlerini artırma eğiliminde.
  • Goldman Sachs ve JP Morgan gibi finans devleri, ons altın fiyatları için 2025 ve 2026'da 3 bin 700 ila 4 bin 500 dolar seviyelerini öngörüyor.
  • DEMAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş'e göre, küresel krizler ve jeopolitik riskler, altının stratejik bir güven aracı olarak değerini artırıyor ve fiyatlarda kalıcı bir yükselişe zemin hazırlıyor.
  • Kitiş, Türkiye'nin bu dönüşümde kendi markalarıyla yer almasının ve sertifikalı altın politikalarının hem bireysel tasarrufları hem de ülke ekonomisini güçlendireceğini vurguladı.

DEMAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş, Şubat ayında yayınlanan Dünya Altın Konseyi raporuna göre, toplam fiziksel altın talebinin 4.974 ton ile rekor seviyeye ulaştığını vurguladı. Goldman Sachs 2025 için ons altın tahminini 3 bin 700 dolara yükseltirken, ekstrem senaryolarda 4 bin 500 dolar olabileceğini öngörüyor. JP Morgan ise 2026 ilk yarısında altının 4 bin dolar bandını aşabileceği görüşünde. Kitiş, bu tahminlerin, dünya genelindeki istikrarsızlığın altının değerini artıracak kalıcı bir dinamik yarattığına işaret ettiğini söyledi.

Geçtiğimiz hafta derinleşen İran-İsrail savaşı gibi jeopolitik risklerin, yatırımcıları yeniden altına yönelttiğini ve ons fiyatlarında yukarı yönlü baskıyı güçlendirdiğini belirten Kitiş, bu tür çatışmaların sadece geçici dalgalanmalara değil, aynı zamanda altının uzun vadeli yapısal değer artışına da zemin hazırladığını ifade etti.

Kitiş, altındaki yükselişi "küresel sistemin dönüşüm sinyali" olarak nitelendirerek, "Dünya kalıcı bir kriz döngüsüne girdi. Pandemi, savaşlar, ekonomik sarsıntılar ve iklim krizleri, belirsizliği artırırken; altın, stratejik bir güven aracı haline geldi" dedi. Yeni Trump yönetiminin olası etkileri ve jeopolitik risklerin, merkez bankalarının altına olan talebini güçlü tutmaya devam edeceğini öngören Kitiş, "Altının 4 bin-4 bin 200 dolar bandına ulaşması artık şaşırtıcı olmayacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin altın dönüşümündeki rolü: Kendi markalarıyla sistemleşme şart

Ahmet Cumhur Kitiş, Türkiye'nin bu küresel dönüşümde aktif rol alması gerektiğini vurguladı. Kitiş, "Türkiye’nin kendi markalarıyla bu dönüşümde yer alması şart. Sertifikalı, güvenilir ve kayıt altına alınmış yatırım altını hem bireysel tasarrufları korur hem de ülke ekonomisine stratejik katkı sağlar" ifadelerini kullandı. Merkez bankalarının rekor seviyedeki altın alımlarının, altının küresel rezerv sisteminde daha büyük bir rol üstlendiğini kanıtladığını belirten Kitiş, finans devlerinin 4 bin 500 dolara varan öngörülerinin, belirsizlik çağında altının yapısal olarak güçlendiğini gösterdiğini aktardı. Kitiş, Türkiye'nin sertifikalı altın politikaları ve yerli markalarla sistemleşme vizyonunun, yerli yatırımcıyı korurken makroekonomiye de destek sağlayacağını söyledi.

Kaynak:

GDH Haber

GDH uygulamasını indir,

gelişmelerden anında haberdar ol!

etiketler
Dolar Bağımlılığı
Altın
Küresel Güçler
Loading Spinner