Monet'nin Nilüfer Bahçesi ziyaretçi rekoru kırdı
İzlenimcilik (empresyonizm) akımının önde gelen isimlerinden olan Fransız Ressam Claude Monet'nin "Nilüferler" adlı tablo serisinin ilham kaynağı olan bahçesindeki rengarenk çiçekler ziyaretçileri hayran bırakıyor.
Son Güncelleme: 16.07.2025 - 14:05
İzlenimcilik akımının önde gelen ismi, ressam Claude Monet'nin "Nilüferler" tablo serisine ilham veren bahçesi, Fransa'nın Giverny köyünde rekor sayıda ziyaretçi ağırladı. Geçtiğimiz yıl 770 bin kişiyi misafir eden bahçeli ev, sanatçının yaşamına ve eserlerine ışık tutuyor. Paris'e yaklaşık 75 kilometre uzaklıktaki bu büyüleyici mekan, doğa ve sanatın iç içe geçtiği eşsiz bir deneyim sunuyor.
Monet'nin Giverny'deki 43 yıllık sanatsal yaşamı
Fransa'nın başkenti Paris'te 14 Kasım 1840'ta doğan ressam Monet, 1883 yılında, 43 yaşındayken ailesiyle birlikte Giverny'deki büyük eve yerleşti. Sanatçı, ölümüne kadar 43 yıl boyunca bu evde yaşadı. İlk eşinden olan 2 çocuğu ve ikinci eşi Alice ile 6 çocuğuyla beraber yaşadığı evde 3 ayrı atölyesi bulunuyordu.
Monet, Giverny'ye yerleştiğinde, evin etrafındaki meyve bahçesini Fransa ve Avrupa'dan getirdiği tohumlarla rengarenk bir çiçek bahçesine dönüştürdü. Başlarda kiracı olan Monet, zamanla bu bahçeli evi ve yakınındaki bir diğer araziyi de satın aldı. 1889'daki Paris Dünya Fuarı sırasında keşfettiği nilüfer çiçekleri için satın aldığı arazide ise hayranı olduğu Japon kültüründen esinlenerek bir "su bahçesi" kurdu. Bu bahçeye nilüfer çiçeklerinin olduğu bir gölet ve yeşil renkli küçük bir köprü inşa ettirdi.
Nilüferler: Bir tutkunun tablolaşmış hali
Başlangıçta nilüferleri çizmeyi düşünmeyen Monet, ardından çok sevdiği bu çiçekleri yaklaşık 300 tabloda tasvir etti. Monet'nin tanınan diğer eserleri arasında "İzlenim, Gün Doğumu" ve "Gelincik Tarlası" yer alıyor. Sanatçının eserlerinin bir kısmı günümüzde Paris'teki Marmottan Monet ve Orsay müzelerinde sergileniyor.
Monet, vaktinin büyük bir kısmını resim yaparak geçirdiği bu bahçeli evinde 43 yıl yaşadı. Fransız sanatçının ölümünden sonra ise bu ev, yaklaşık 50 yıl boyunca bakımsız kaldı.
Yeniden doğuş ve rekor ziyaretçi sayısı
Monet’nin son varisi, evi Güzel Sanatlar Akademisi’ne bağışladı. Akademi, bahçeyi özgün haline kavuşturmak için Monet’nin bazı tanıkların ifadelerinden yararlandı ve 1976’da başlattığı restorasyon sürecini dört yılda tamamladı. Restorasyonun ardından Monet’nin bahçeli evi, 1980 yılından itibaren ziyarete açıldı.
Yılın yedi ayında ziyaret edilebilen ev, geçen yıl rekor kırarak 770 bin kişiyi ağırladı. Ziyaretçilerin yüzde 52’sini yabancılar, yüzde 48’ini ise Fransızlar oluşturdu. Yaklaşık 2 hektarlık alana yayılan bu renkli bahçeli evde, ziyaretçileri açık sarı, mavi ve yeşil tonlarda dekore edilmiş odalar karşılıyor. Mavi ve beyaz fayanslarla kaplı mutfak ise Monet’nin döneminde sıcak ve soğuk suya sahip olmasıyla dikkat çekiyor ve ziyaretçilerin en çok fotoğraf çektirdiği bölümler arasında yer alıyor. Monet'nin zevkine göre tamamen açık sarı renkte olan yemek odası da ilgi çekiyor.
Bahçenin özenli bakımı ve kalıcı mirası
Ressamın bahçesindeki rengarenk çiçekler, dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçileri büyülerken; sanatçının esinlendiği su bahçesindeki nilüfer çiçekleriyle hatıra fotoğrafı çekmek isteyenler kuyruk oluşturuyor. Bir yolun ortasından geçtiği 2 ana kısımdan oluşan bahçeyle yıl boyunca 12 bahçıvan ilgileniyor.
Bahçıvanlar, bahçenin farklı alanlarındaki renk uyumunu dikkate alarak istediği çiçekleri ekiyor. Bahçede kullanılan çiçeklerin yüzde 80'i bölgedeki seralarda yetiştiriliyor. Monet hayattayken, önce çocukları, ardından ise sayıları 8 ila 10 arasında değişen bahçıvanlar bahçeyle ilgileniyordu. Giverny'deki odasında 86 yaşında hayata gözlerini yuman Monet, vasiyeti üzerine bu köyde defnedildi.
Kaynak:
GDH Haber
GDH Digital NSosyal hesabını takip edebilirsiniz.
etiketler
İLGİLİ HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
İslam düşmanlığının arttığı Fransa'da camiye saldırı
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
DİĞER HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
"Vatan şairi" Namık Kemal vefatının 137. yılında anılıyor
İnsan emeğiyle yazılan kitaplar lüks bir tüketim mi olacak?
James Cameron: Avatar’ın geleceği filmin başarısına bağlı
Louvre Müzesi'nden Avrupa dışı ziyaretçilere zam kararı
Hatay'ın tarihi mozaikleri yakma yöntemiyle ahşaba işleniyor



