National Security Journal: İsrail-İran savaşından çıkarılacak üç büyük ders
Savaş uçakları gibi geleneksel unsurlarla modern savaş unsurlarının entagrasyonu savaş alanında fark yaratıyor. İşte orduların İsrail-İran savaşından çıkarması gereken üç büyük ders.
Son Güncelleme: 19.06.2025 - 01:04
ABD merkezli düşünce kuruluşlarından National Security Journal'da, 6. gününü geride bırakan İran-İsrail savaşında yaşanan askeri gelişmelerin ve ortaya çıkardığı sonuçların değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
İsrail'in İran'a karşı düzenlediği ve “Operation Rising Lion” olarak adlandırdığı saldırıların, ABD ve diğer ülkeler için önemli dersler içerdiği tespiti yapılan analizde, tarafların izledği stratejik adımlara dair bilgiler verildi.
Analizde ayrıca, savaş uçakları gibi geleneksel unsurlarla, modern savaş unsurlarının entagrasyonunun savaş alanında yarattığı farka dair değerlendirmeler yapıldı.
İşte National Security Journal'da yayınlanan analiz:
İsrail'in büyük ölçüde ABD yapımı hava gücü ile İran'ın nükleer ve askeri altyapısını sistematik olarak vurduğu “Operation Rising Lion” ABD dahil olmak üzere, diğer ülkeler için üç önemli ders sunuyor.
İlk olarak, sofistike hava savunma sistemlerini ortadan kaldırmak için hassas saldırılar yapabilen birinci sınıf, insanlı hava gücü (savaş uçakları ve bombardıman uçakları) yatırımı yapmanın kalıcı değerininin devam ettiği görülüyor.
İkincisi, drone ve drone sürüleri gibi modern tehditler, artık savaş alanlarında paha biçilmez savaş unsurları haline geliyor.
Son olarak ise, İran'ın İsrail'e karşı başlattığı türden kitlesel füze saldırılarına karşı koymak için, ülkelerin kendi füze savunmasını acilen iyileştirmesi ve katmanlı sistemler kurması gerektiği görülüyor.
İran-İsrail savaşının dersleri
İnsansız hava araçları ve yapay zeka hakkında tüm çelişkili gelişmelere rağmen, İran ile yaşanan kriz, insanlı savaş uçakları ve bombardıman uçaklarının geleneksel savaşlarda hala önemli olduğunu ortaya koydu.
Zira İsrail, insansız hava araçları ile İran ve Rus yapımı hava savunma sistemlerini ortadan kaldırmak için titiz bir çalışma sonucunda İran'ı insanlı hava araçları ile hedef alabildi.
Bu dakikadan sonra İsraile, büyük ölçüde ABD yapımı olan İsrail hava kuvvetlerinin yeteneklerine odaklandı ve kritik noktaları vurmaya başladı.
F-16'lar, F-35'ler ve F-15'ler İran semaları üzerinde adeta mekik dokudu. Bu, İran'ın hava savunma sistemlerini, nükleer tesislerini, balistik füze ve insansız hava aracı üretimini ve İran'ın bazı mobil füze fırlatıcılarını hedef alan karmaşık bir harekatı mümkün kıldı.
İsrail bu saldırılarda, uydu güdümlü JDAM'den daha yeni olan çeşitli hassas silahlar da kullandı.
Trump 17 Haziran'da Truth Social'da yaptığı açıklamada;
“Artık İran semaları üzerinde tam ve eksiksiz kontrolümüz var. İran'ın çok sayıda hava savunma sistemi ve diğer savunma ekipmanları vardı. Ancak bunlar Amerikan yapımı, tasarımı ve üretimi olan unsurlar ile karşılaştırılamaz. Kimse bunları ABD'den daha iyi yapamaz.”
ifadelerini kullandı.
ABD Hava Kuvvetleri için alınan dersler
İran, Çin ile karşılaştırılabilir düzeyde bir tehdit oluşturmayabilir. Ancak temel ders aynı olarak kabul edilebilir.
Görünen o ki; hassas hedefleme, düşman hedefleri ortadan kaldırmak için hala en etkili yöntem.
Özellikle gizli F-22 ve F-35'lerin İsrail'e satılması ve konuşlandırılması İran savaşında büyük etki yarattı.
Bunun ötesinde, ABD, F-22 gizli avcı uçağı, B-2, B-52 ve B-1B Lancer bombardıman uçakları ve çok sayıda KC-135 ve KC-46 hava ikmal tankeri şeklinde son derece etkili yapısını İsrail hizmetine sunmadı.
Uçak gemilerini de unutmamak gerekiyor. Her uçak gemisi kanadı, kelimenin tam anlamıyla binlerce silah taşıyabilir ve ABD bölgede sık sık iki uçak gemisi bulundurmaya devam ediyor.
3 önemli çıkarım
“Operation Rising Lion”, üç önemli ders içeriyor.
İlk olarak, hassas hedefleme ve hava savunma sistemlerini etkisiz hale getirmenin doktrinsel önemi bir kez daha kanıtlandı.
İsrail, birinci sınıf hava gücü ve uçuş ekiplerinin becerilerini geliştirmek için harcadıkları uçuş saatlerine yaptığı yatırımlar sayesinde İran'ın nükleer tehdidiyle başa çıkabildi.
Bu durum, ABD'nin daha fazla F-35'e, F-47'ye ve yeni uçak gemisi tabanlı uçağa ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Her türden işbirliğine dayalı insansız hava araçları ise hava kuvvetlerinin artık olmazsa olmaz unsurları olarak dikkat çekiyor.
İkincisi, drone ve drone sürüleri gibi modern tehditler, artık savaş alanlarında paha biçilmez savaş unsurları haline geliyor.
Son olarak ise, İran'ın İsrail'e karşı başlattığı türden kitlesel füze saldırılarına karşı koymak için, ülkelerin kendi füze savunmasını acilen iyileştirmesi ve katmanlı sistemler kurması gerektiği görülüyor.
Kaynak:
National Security Journal
Arab News: Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir dönem başladı!
Alman halkının %51'i İsrail'e silah ihracatına karşı çıkıyor
ABD öğrencilerin vize başvurularını askıya aldı

İsrail Genelkurmay Başkanı Suriye'ye saldırı planını onayladı
İsrail tv kanalında skandal sözler: Finaldeki rakibimiz Türkiye
Putin'den Ukrayna'ya İstanbul'da müzakere çağrısı
The New Arab: İsrail'in Gazze'deki tehcir ve kabus senaryosu
Politico: AB-Çin Zirvesi küresel bir krizi mi tetikleyecek?
National Security Journal: Batı izlediği politika ile İsrail'in soykırımına nasıl ortak oluyor?
Center for Strategic and International Studies: İran ve Rusya'nın “dostluğunun” sınırları ne?
The Economist: Trump Türkiye ile ilişkilerde yeni bir dönem başlattı
Newsweek: Çatışmaların gölgesinde Ortadoğu nasıl yeniden şekilleniyor?
Asia Times: Avrupa pusulasız ve etkisiz bir blok haline dönüşüyor
Arab News: Türkiye Güney Kafkasya'daki etkisini giderek artıyor
Tablet Mag: Batı'da yükselen yeni kavram “Anti-Siyonizm”
Middle East Monitor: İran ve İsrail uzun süreli bir savaşa mı hazırlanıyor?

