Bu açıklama, Başkan’ın Amerikan gemi inşa sanayisini yeniden yapılandırmayı amaçlayan kapsamlı başkanlık kararnamesini imzalamasının hemen ardından geldi.

Trump, Perşembe günü gazetecilere yaptığı açıklamada, “Sipariş verebiliriz—bunun için Kongre’ye gitmemiz gerekebilir—ama gemileri yakın ilişkide olduğumuz, bu işte başarılı ülkelerden alabiliriz,” dedi. “Şu anda neredeyse hiç gemi inşa etmiyoruz, bu da oldukça saçma. Bu iş kısa sürede bizim için büyük bir sektöre dönüşecek. Ancak o zamana kadar, gemi inşasında başarılı olan ülkelerle çalışacağız.”

Trump, açıklamasında hangi tür gemilerin satın alınabileceğine dair ayrıntı vermezken, söz konusu seçeneklerin hem ticari hem de askeri gemileri kapsayabileceği değerlendiriliyor. Ancak özellikle Çin Donanması’nın büyüme hızı göz önüne alındığında, bu açıklamanın ABD Donanması’nın kapasitesini artırmaya yönelik olduğu düşünülüyor.

ABD Çin'i yakalamaya çalışıyor

Ulusal Güvenlik Direktörü Mike Waltz ise Çin’in devasa üretim hacmine dikkat çekerek, “Sayın Başkan, geçen yıl Çinli tersaneler 1700 yeni gemi siparişi aldı. Amerikan tersaneleri ise sadece beş,” ifadelerini kullandı. Waltz, Başkan Trump’ın liderliğinde bu sektörde yeniden canlanma olacağını ve mavi yaka istihdamın artacağını vurguladı.

Trump’ın imzaladığı “Amerikan Denizcilik Üstünlüğünü Geri Kazanma” başlıklı başkanlık kararnamesi, ABD’nin ticari gemi üretiminde küresel pazarın %1’inden daha azını karşıladığını, Çin’in ise neredeyse yarısını ürettiğini belirtiyor. Kararname, federal fonlamanın artırılması, Amerikan bayraklı ve yerli üretim gemilerin uluslararası ticarette rekabetçi hale getirilmesi ve denizcilik sanayisinin yeniden inşa edilmesi gibi hedefler içeriyor.

Kararnameye göre, Ulusal Güvenlik Danışmanı liderliğinde bir “Denizcilik Eylem Planı” hazırlanacak ve 210 gün içinde sunulacak. Ayrıca Savunma, Ticaret, Ulaştırma ve İç Güvenlik Bakanlıkları da dahil olmak üzere çeşitli devlet kurumları, yeni gemi inşasına yönelik ihtiyaçları değerlendirecek.

Güney Kore ve Japonya öne çıkıyor

ABD'nin müttefik ülkeleri olan Güney Kore ve Japonya, hali hazırda Amerikan Arleigh Burke sınıfı destroyerlerle bağlantılı gemiler üretiyor. Güney Kore merkezli Hanwha Ocean Co., yakın zamanda ABD Donanması'na ait Philadelphia Tersanesi’ni satın alarak bir ABD savaş gemisini modernize etme ihalesini kazandı. Bir diğer Güney Koreli şirket HD Hyundai Heavy Industries’in de ABD’ye kapsamlı bir tersane iş birliği teklifi sunduğu bildirildi.

HD Hyundai'nin Özel Gemi İş Birimi Müdürü Woo-man Jeong, “ABD ile deniz savunma iş birliği tam kapasiteye ulaştığında yılda beş gemi inşa edebiliriz. Aegis savaş sistemine sahip gemileri tasarlayıp inşa edebilen tek Koreli tersaneyiz,” açıklamasında bulundu.

Japonya ise, Arleigh Burke sınıfı ile bağlantılı üç destroyer sınıfının yanı sıra, son olarak sekizinci Mogami sınıfı JS Yūbetsu fırkateynini denize indirmiş durumda. Bu sınıf, çok amaçlı görevlerde kullanılmak üzere tasarlandı ve Japon Deniz Öz Savunma Kuvvetleri için gelişmiş bir seçenek sunuyor.

Öte yandan, ABD’nin Avustralya ve Birleşik Krallık ile sürdürdüğü AUKUS denizaltı iş birliği kapsamında, Avustralya’nın geleneksel gemi inşa kapasitesi de bir alternatif olarak değerlendirilebilir.

Ancak ABD’nin denizcilik sanayisinde yabancı üretime yönelmesi, iç siyasette önemli tartışmaları beraberinde getirebilir. Gemi inşası, ülkede yüksek derecede siyasallaşmış ve çıkar gruplarının etkili olduğu bir sektör olarak öne çıkıyor. Ancak mevcut altyapı ile ABD Donanması'nın gemi talebini karşılamak gitgide zorlaşırken, müttefik ülkelerle iş birliği yapılması, bu açığın kapatılmasında stratejik bir çözüm olabilir.

Sonuç olarak, Trump yönetiminin attığı bu adım, ABD’nin askeri deniz gücünü artırma ve Çin ile olan kapasite farkını kapatma çabasının önemli bir parçası olarak değerlendiriliyor. Ancak bu süreçte, iç politikada güçlü bir muhalefetle karşılaşılması muhtemel.