Türk sanatçı yeni albümünde geliştirdiği enstrümanı kullandı
Usta müzisyen Mehmet Ali Sanlıkol, son albümü "7 Shades of Melancholia" (Melankolinin Yedi Tonu) ile dinleyicilerle buluştu. Albümde,Sanlıkol’un kendi geliştirdiği dijital mikrotonal klavyeli çalgı "Rönesans 17"yi (R17) yer alıyor.
Son Güncelleme: 11.07.2025 - 17:20
- Sanlıkol’un albümünde Türk müziği etkileri ve kültürel olarak köklü bir hüzün teması dikkat çekiyor.
- Kendi tasarlayıp geliştirdiği dijital mikrotonal klavye “Rönesans 17”yi albümde ilk kez kullandı.
- Albüm lansmanı için Türkiye ve ABD’de konserler verecek, ayrıca yeni eser ve alüm projeleri üzerinde çalışıyor.
Albümde türk müziği etkileri ve hüzün teması
Mehmet Ali Sanlıkol, yeni albümündeki her parçada Türk müziği etkileri olduğunu belirtti. Albümdeki yedi parçanın her birinde farklı üslup ve tavırlarla Türk müziği izleri taşıdığını ifade eden Sanlıkol, Muammer Sun'un "Annemize Türkü" gibi eserlerin de albümde yer aldığını söyledi. Kendi besteleri olan "Şedd-i Araban Şarkı" ve "Nikriz Semai" gibi parçalarda Türk müziği özelliklerinin daha derin ve nitelikli olduğunu vurguladı.
Sanlıkol, Türk müziği etkilerinin yanı sıra, Türk edebiyatında ve mizahında bile hakim olan hüzün ve melankoli temasının albümüne yansıdığını anlattı. Bu melankolinin birkaç bin yıl öncesine dayanan köklere sahip olduğunu ve adeta "sosyal DNA'mıza sirayet etmiş bir şey" olduğunu dile getirdi.
"Rönesans 17"
Sanlıkol, patentini aldığı ve tasarımını kendi üstlendiği "Rönesans 17" (R17) adlı dijital mikrotonal klavyeyi son albümünde kullandığını aktardı. Bu enstrümanı Türk müziği makamlarının inceliklerini piyanoda çalabilmek arzusuyla geliştirdiğini anlattı. "Bir oktavda 12 tuş var. Ben buna 5 tuş ekleyeceğim demek çok kolaydı, yapması zordu" diyen Sanlıkol, R17'nin uzun bir çalışmanın ürünü olduğunu ve ilk ahşap prototipin albümde kullanıldığını belirtti.
Son bir buçuk yıldır 3D yazıcılarla bastığı prototipleri kullanmaya başladığını ve enstrümanın gün geçtikçe daha da mükemmel hale geldiğini söyledi. Birçok müzisyenin bu enstrümanı istediğini belirten Sanlıkol, seri üretime geçmek için henüz biraz zaman olduğunu, çünkü enstrümanın mükemmel olmasını istediğini ifade etti.
Türkiye ve Amerika turneleri
Mehmet Ali Sanlıkol, son albümünde Boston merkezli başarılı müzisyenlerle çalıştığını ve trompet sanatçısı Ingrid Jensen'la da ilk kez müzik yaptığını belirtti. Jensen'ın trompet tonunun ve icrasının melankolik, daha içe dönük bir sesi olduğunu ve albüme uyacağını düşündüğünü söyledi. Jensen ile kayıt öncesinde tanıştıklarını ve artık dostluklarının pekiştiğini, albüm lansman konserlerinde birlikte olacaklarını ekledi.
Sanlıkol, uzun bir aradan sonra KKTC, Denizli, İzmir, İstanbul ve Bursa'da müzikseverlerle buluşacağını dile getirdi ve bu durumun heyecan verici olduğunu kaydetti. Konserlerinde yaza uygun daha enerjik eserlerden oluşan bir repertuvara yer vereceğini ve yine kendi tasarladığı elektronik udu da sahnede kullanacağını anlattı. Albümün lansman konserlerini ABD'nin New York ve Boston şehirlerinde eylül ayında gerçekleştireceğini söyledi.
"Türk müziğini içselleştirdim"
Bir müzisyenin müzikal gelenekleri içselleştirmesinin zaman alan bir süreç olduğuna dikkat çeken Sanlıkol, yıllarını caz müziğine verdiğini, bestecilik ve doktora yaptığını belirtti. Türk müziğini layıkıyla öğrenmeyi bir onur meselesi olarak gördüğünü ve bu yolda 10 yıl harcadığını anlattı. "10 yıl bitti, öğrendim mi? Hayır ama en azından yetkin bir hale gelebildim. Türk müziğini içselleştirdim" diyerek öğrenmenin yaşı olmadığını vurguladı.
Birden fazla müzik geleneğine aynı derecede hakim olmanın, 2-3 ayrı dili iyi konuşmak, gramerine hakim olabilmekten farklı olmadığını dile getirdi. Usta müzisyen, Boston Barok orkestrası için yeni bir eser üzerinde çalıştığını, ayrıca Blue Heron topluluğu ile de gelecek ay yayımlamayı planladığı albümde, Türkçe sözlü, 17. asırdan Ali Ufki'nin bir şiiriyle Bektaşi dervişi Edip Harabi'nin bir devriyesini bestelediğini sözlerine ekledi. Mehmet Ali Sanlıkol, yarın Urla Caz Festivali'nin 7. edisyonunda, 16 Temmuz'da 32. İstanbul Caz Festivali'nde ve 18 Temmuz'da 63. Uluslararası Bursa Festivali'nde sahne alacak.
Kaynak:
GDH Haber
GDH Digital NSosyal hesabını takip edebilirsiniz.
İLGİLİ HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
"Vatan şairi" Namık Kemal vefatının 137. yılında anılıyor
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
DİĞER HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
"Vatan şairi" Namık Kemal vefatının 137. yılında anılıyor
İnsan emeğiyle yazılan kitaplar lüks bir tüketim mi olacak?
James Cameron: Avatar’ın geleceği filmin başarısına bağlı
Louvre Müzesi'nden Avrupa dışı ziyaretçilere zam kararı
Hatay'ın tarihi mozaikleri yakma yöntemiyle ahşaba işleniyor



