Türkiye'nin ilk oyma gravür kadın sanatçısı: Aliye Berger
Usta gravür sanatçısı Aliye Berger’in hayatı, sanatla iç içe geçmiş bir İstanbul masalı gibi. Kökleri Osmanlı’ya uzanan ailesi, sanat dolu çocukluğu ve yaşamı boyunca çizdiği özgün yolculuk, onu Türkiye sanat tarihinde eşsiz bir yere taşıdı.
Son Güncelleme: 08.08.2025 - 17:36
Aliye Berger, İstanbul’un tanınmış ailelerinden birinde dünyaya geldi. Babası Mehmet Şakir Paşa, Girit ve Atina’da sefirlik ve valilik yaparken; annesi Sare İsmet Hanım’dı. Amcası Abdülhamit döneminin sadrazamı Cevad Şakir Paşa, dedesi ise Şurayı Askeri Dairesi Reisi Miralay Mustafa Asım Bey’di.
Ablası dünyaca ünlü ressam Fahrelnisa Zeid, abisi ise Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı idi. Diğer ablaları Hakkiye ve Ayşe Suad ile birlikte sanata ve edebiyata yakın bir çevrede yetişti.
Sanata çocuk yaşta aşkla bağlandı
Berger, ilkokula Büyükada mahalle mektebinde başladı ve daha sonra Notre Dame de Sion’da eğitim gördü. Savaş nedeniyle okul kapanınca Fransız Madame Braggiotti’nin okuluna geçti. Burada müzik ve resim dersleri aldı. Fransız Büyükelçiliği sınavına girerek diplomasını 17 yaşında aldı.
Henrik Ibsen, Dostoyevski, Strindberg gibi yazarların etkisinde kalan Berger, önce yazarlığa yöneldi. Ancak babasının kitapları, ağabeyinin getirdiği resimler ve ablasının boyalarıyla tanışması onu resim sanatına yöneltti. Sanatın her dalını kendisi için “güzellik” olarak tanımladı ve ilk eserini 17 yaşındayken yaptı.
Büyük aşkı Karl Berger'i kaybettikten sonra gravüre yöneldi
Aliye Berger, 1924’te Macar keman virtüözü Karl Berger’den müzik eğitimi aldı. 1935-1939 yılları arasında Berlin ve Paris’te kardeşi Fahrelnisa Zeid ile kalarak Avrupa’daki sanat akımlarını takip etti. Karl Berger ile 1947’de evlendi. Ancak evlilikten altı ay sonra eşini kalp kriziyle kaybetti.
Bu kayıptan sonra kendini gravüre adadı. Avrupa’ya gitti, heykel dersleri aldı ve Londra’da üç yıl boyunca John Buckland Wright'ın atölyesinde gravür üzerine çalıştı. 1951’de İstanbul Fransız Konsolosluğu’nda ilk kişisel sergisini açtı.
“Güneşin Doğuşu” ile adını geniş çevrelere duyurdu
Aliye Berger, Yapı Kredi Bankası’nın 1954’te düzenlediği yarışmada “Güneşin Doğuşu” adlı eseriyle birinci oldu. Dışavurumcu oyma baskılarıyla tanınan sanatçı, yılbaşı kartlarıyla gravürü yaygınlaştırdı. Anılarını, sevinçlerini ve acılarını eserlerine yansıttı.
1955’te Tahran Bienali’nde ikincilik kazandı. İstanbul, Ankara, Paris, Londra, Viyana gibi şehirlerde kişisel sergiler açtı. 1951-1972 yılları arasında çok sayıda karma sergiye katıldı. Zımpara kağıdı, kasap kağıdı ve tülbent gibi özgün malzemelerle İstanbul’un ruhunu eserlerine taşıdı.
Büyükada'da yaşadı, aşkı ve sanatı hiç bırakmadı
Berger, eserlerini “renkli gören, yaşamayı en büyük coşku ve aşk olarak kabul eden bir anlayışın ürünleri” olarak tanımladı. Ferit Edgü, Füreya Koral arşivindeki gravür kalıplarını tekrar bastırarak onun eserlerinin yayılmasına katkı sağladı.
Son sergisini 1972’de İstanbul Taksim Galerisi’nde açtı, ardından Ankara’ya taşıdı. 9 Ağustos 1974’te doğup büyüdüğü Büyükada’da hayatını kaybetti. Ardından 1975 yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde retrospektif sergisi açıldı.
Sanatçı, “Aşkla yaşadım. Ölümler bile öldüremedi bendeki aşkı… Yapıtlarıma çocuklarım diyemem. Yaptıklarım yaşadıklarımın ta kendisi oldu.” sözleriyle sanat yolculuğunu özetlemişti.
Kaynak:
GDH Haber
etiketler
İLGİLİ HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
"Vatan şairi" Namık Kemal vefatının 137. yılında anılıyor
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
DİĞER HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
"Vatan şairi" Namık Kemal vefatının 137. yılında anılıyor
İnsan emeğiyle yazılan kitaplar lüks bir tüketim mi olacak?
James Cameron: Avatar’ın geleceği filmin başarısına bağlı
Louvre Müzesi'nden Avrupa dışı ziyaretçilere zam kararı
Hatay'ın tarihi mozaikleri yakma yöntemiyle ahşaba işleniyor



