Yeşilçam'ın unutulmaz kötü adamı: Hüseyin Peyda
Yeşilçam sinemasının "kötü adam" rolleriyle hafızalara kazınan usta oyuncu Hüseyin Peyda, vefatının 35. yılında anılıyor.
Son Güncelleme: 29.07.2025 - 11:49
Asıl adı Hüseyin Örmen olan Peyda, 27 Ocak 1922'de Şanlıurfa'nın köklü bir ailesinde dünyaya geldi. Küçük yaşta ipek ticaretiyle uğraşan babasını kaybeden Peyda, ilk eğitimini Şanlıurfa'da tamamladıktan sonra Haydarpaşa Lisesi'nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ndeki eğitimini yarıda bırakarak hayatın farklı alanlarında şansını denedi. Lokanta, güzellik salonu işletmeciliği, gazetecilik ve ticaret gibi çeşitli işlerde çalıştı.
Sinema dışındaki tüm bu teşebbüsleri sonuçsuz kalan Peyda, 1949'da Cemile Hanım'la evlendi. Bu evliliğinden Mübeccel, Semra ve Abbas adında üç çocuğu dünyaya geldi.
Sinemaya adım atışı ve ilk filmleri
Sinemaya oyuncu olarak girdikten sonra Önder Film şirketini kuran Hüseyin Peyda, bu süreçte ilk senaryosunu da kaleme aldı. Usta aktör, hem yönetmenliğini, senaristliğini, yapımcılığını hem de başrol oyunculuğunu üstlendiği "Söyleyin Anama Ağlamasın" filmini 1950 yılında izleyiciyle buluşturdu. Bir yıl sonra, yine Şanlıurfa'da çektiği ve aynı zamanda rol aldığı "Mezarımı Taştan Oyun" filmiyle izleyicilerden tam not almayı başardı.
Önder Film'in iflas etmesiyle sinema sektöründe aradığı başarıyı yakalamakta zorlanan Peyda, ani bir kararla kadın kuaförlüğüne geçiş yaptı. Ancak sinemaya olan tutkusu ağır bastı ve "Yolculuk Var" (1954) ile "Bu Nasıl Aşk" (1955) filmleriyle beyazperdede tekrar adından söz ettirmeyi başardı. Peyda, kariyeri boyunca Cüneyt Arkın ve Hülya Koçyiğit gibi pek çok önemli isimle aynı seti paylaştı.
Yeşilçam'daki parlak dönemi ve kötü adam imajı
Kendi adına üç film şirketi kuran Hüseyin Peyda, bir röportajında patronluğun hayatına etkilerini şöyle anlatmıştı: "Ben oyuncu olarak öyle çok film çevirmezdim. Sanırım arkadaşlar eski patron olmamdan dolayı film teklifi yaparken çekiniyorlardı. Belli bir ücretim de yoktu. Paramı alırken gözümü kapatır, elimi uzatırım. Bunca yıldır içinde olduğum sinema bana ancak şu anda içinde ailemle birlikte oturduğum apartman dairesini kazandırdı."
Sinema kariyerinin en parlak yıllarını 1950-1960 arasında yaşayan Peyda, filmlerinin önemli bir kısmını Şanlıurfa'da çekti. 40 yıl süren sanat hayatı boyunca Nuri Sesigüzel'den Seyfettin Sucu'ya, İbrahim Tatlıses'ten Baki Tamer ve Mustafa Dişli'ye kadar birçok Urfalı sanatçıyla birlikte çalıştı. Özellikle 1960'tan sonra Yeşilçam'da kötü adam rolleriyle öne çıkan Peyda, Türk sinemasının vazgeçilmez karakter oyuncularından biri oldu. Beyazperdede çizdiği Anadolu tiplemeleriyle sinemayı Anadolu insanına yakınlaştıran Peyda, sanat hayatı boyunca 19 film yönetti ve 200'den fazla filmde rol aldı.
Ödülleri ve son yılları
Hüseyin Peyda, 1977'de 14. Antalya Film Festivali'nde "Kara Çarşaflı Gelin" filmindeki rolüyle "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" ödülüne layık görüldü. Ayrıca "Hazreti Eyüb'ün Sabrı" filminde Muhterem Nur ile başrolü paylaştı.
Akciğer kanseri tedavisi gördüğü Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde 30 Temmuz 1990'da 70 yaşındayken hayatını kaybeden Hüseyin Peyda, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi. Filmografisinde "Şükür Allah'ım", "Yalnızlar", "Başka Olur Ağaların Düğünü", "Hedef", "Fosforlu", "Korkusuz", "Tapılacak Kadın", "Dünyayı Kurtaran Adam", "Leyla ile Mecnun", "Ayrılık Kolay Değil", "Vatandaş Rıza", "Seven Unutmaz", "Yazık Oldu Ali'ye", "Bir Annenin Gözyaşları" ve "Söyleyin Anama Ağlamasın" gibi önemli yapımlar yer alıyor.
Kaynak:
GDH Haber
İLGİLİ HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
"Vatan şairi" Namık Kemal vefatının 137. yılında anılıyor
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
DİĞER HABERLER
Kıyafetler nasıl diplomasi aracı oldu: Rönesans İtalyası'nın "It Girl" güç savaşları
"Adile" filminin galası İstanbul'da gerçekleştirildi
Rubens'in yüzyıllardır kayıp olan tablosu rekor fiyata satıldı
Türk el sanatları, kültürel mal ihracatının lokomotifi oldu
18. İstanbul Bienali tarihinin rekorunu kırdı
"Vatan şairi" Namık Kemal vefatının 137. yılında anılıyor
İnsan emeğiyle yazılan kitaplar lüks bir tüketim mi olacak?
James Cameron: Avatar’ın geleceği filmin başarısına bağlı
Louvre Müzesi'nden Avrupa dışı ziyaretçilere zam kararı
Hatay'ın tarihi mozaikleri yakma yöntemiyle ahşaba işleniyor



