Kıbrıslı Rumların terör örgütü EOKA'nın kanlı hikayesi

Geçtiğimiz günlerde CHP'nin 100. yıldönümü kutlama videosunda Kıbrıslı Türklerin zafer kutlaması sanılarak kullanılan bir görselin EOKA'cı teröristlere ait çıkması üzerine başlayan tartışmalar ile yeniden gündeme gelen Kıbrıs terör örgütü EOKA'nın kanlı tarihi hakkında bilinmeyenler.

1. resim

Ethnikí Orgánosis Kipriakoú Agónos'un kelimelerinin kısaltması (Yunanca: "Kıbrıs Mücadelesinin Ulusal Örgütü") olan EOKA, Kıbrıs'taki İngiliz sömürge yönetimine son vermeyi ve Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanması hedefine (ENOSİS) ulaşmaya adanmış, Kıbrıslı Rumların kurduğu yeraltı milliyetçi terör örgütüdür. 

EOKA’nın kökeni 1814 yılında bir grup fanatik Yunan’ın kurduğu Filiki Eterya (Yunanca: Φιλική Εταιρεία) cemiyetine dayanmaktadır. Rumların Osmanlı İmparatorluğu'ndan bağımsızlık elde etmek amacıyla oluşturulan bu cemiyetin adı bazı kaynaklarda “Etnik-i Eterya” olarak da geçmektedir. Türkçe anlamı "Dostluk Cemiyeti" olan bu yapılanma, tarih boyunca dostluktan başka her şey yapmıştır.  Filiki Eterya'nın yayınladığı planlarda Kıbrıs adası her zaman kurulacak bağımsız Yunanistan'ın sınırları içerisinde gösterilmiştir. 

1821 Yunan isyanının 100’ncü yıldönümünde, 25 Nisan 1921 tarihinde, Kıbrıs’taki Rum Ortodoks Kilisesi ilk Rum siyasal partisi Komünist AKEL’le birlikte Enosis Plebisiti’ni ilan eder. 1931 yılı geldiğinde de Kıbrıslı Rumlar, Yunanistan’la birleşme taleplerini sürekli dile getirmeye başlarlar.

Kıbrıs’ın Yunanistan’la birleştirilerek, bir “Elen Adası" haline getirilmesi şeklinde açıklanabilecek “ENOSİS” kampanyasına, büyük harp sonrasında da devam eder. 1954 yılında ise Yunanistan, Kıbrıs sorununu Birleşmiş Milletler’e taşır.

Yunanistan bu tarihten itibaren 1958 yılına kadar "self-determinasyon" kararı alınması gayesiyle konuyu sürekli Birleşmiş Milletler'e taşısa da bir sonuç elde edemez. Bu zaman zarfında Yunanistan'dan adaya yollanan Albay Grivas 1955 yılında EOKA terör örgütünü kurar. 

EOKA'nın kurulmasıyla birlikte Kıbrıs'ta Rum kökenli büyük terör eylemleri başlar. Bu süreçte Kıbrıslı Türkler 33 karma köyü terk edip adanın farklı yerlerine göç ederler. Kıbrıs'ın hakimi durumundaki İngiltere ise sırf Rumların değil adadaki Türklerin de “self determinasyon” hakları olduğunu açıklar.

Bu deklarasyonu Türklerin adayı taksim taleplerinin de geçerli bir seçenek olduğunu kabul etmeleri izler. ENOSİS'in taşeronluğunu yapan EOKA terör örgütüne karşılık olarak Kıbrıslı Türkler de 1958 yılında Türk Mukavemet Teşkilatı'nı kurarlar. EOKA'nın terör eylemlerine artık TMT engel olmaya çalışmaktadır.

EOKA terör örgütünün ve Yunanistan'ın adayı Elenleştirme çabaları yetersiz kalınca Türkiye ile Yunanistan arasında görüşmeler başlar. 11 Şubat 1959 tarihinde Zürih'te varılan antlaşma ile bağımsızlık kararı alınır ve Kıbrıs'ta iki toplumun ortaklığında, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'nin garantörlüğünde bir devlet kurulur.  

Antlaşma sonrasında 1960 yılında kurulan “Kıbrıs Cumhuriyeti”, adada yaşayan Türkler ve Rumlar arasında ortaklık temelini iki topluma da eşit siyasi haklar vererek ilan etmiştir. Ne yazık ki Rumlar Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bu şekilde yaşamasını istemezler. Kıbrıslı Türkleri devlet kurumlarından atmaya başlarlar. Kesin hedefleri olan ENOSİS hala devam etmektedir.

Kıbrıs Cumhurbaşkanı Makarios Kıbrıslı Türklere çok fazla hak verildiğini iddia eder ve anayasanın değişmesini talep etmeye başlar. Bu süreçte EOKA faaliyetlerine yeniden başlar. Kıbrıslı Türkler için artık ada yaşanamaz bir cehenneme dönüşmeye başlamıştır.

Kıbrıslı Rumlar Cumhurbaşkanı başta olmak üzere bütün devleti arkalarına almalarından dolayı iyice şımarırlar ve EOKA'yı güçlendirerek yeni planlarını uygulamaya başlarlar. 21 Aralık 1963 tarihinde Kıbrıs Türk toplumuna karşı sistematik ve kapsamlı saldırılar başlar.

Kanlı Noel diye adlandırılan bu olaylar sırasında adada Türklere karşı korkunç ve barbarca saldırılar gerçekleştirilir. Tüm bu vahşetin arkasında hep EOKA vardır. Akritas Planı olarak adlandırılan bu saldırı hareketleri sonucunda adada 30 bin Kıbrıs Türk'ü 103 yerleşim birimini terk etmek zorunda kalır.

İşte Cumhuriyet Halk Partisi'nin yayınladığı videoda kullanılan bir fotoğraf bu dönemde çekilmiştir 3 Nisan 1964'te St. Hilarion bölgesinde çekilen fotoğrafta EOKA'cılar ele geçirdikleri Türk bayrağı ile sözde zaferi kutluyorlardı. Bu fotoğraf üzerinde yaşanan tartışmalar EOKA'nın Kıbrıslı Türklere yaptığı ağır  zulmü bizlere yeniden hatırlatmıştır. 

Türkiye'de pek çok kurumun bu trajik fotoğrafı Türklere ait sanarak kullanması da tarih ilminin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya kuymuştur.

Tartışma