Newsweek: Trump'ın Rusya-Ukrayna savaşını bitirme vaadi gerçekleşebilir mi?

Rusya-Ukrayna arasında olası bir “barış anlaşmasının” önündeki engeller ne? Trump'ın Rusya-Ukrayna savaşını bitirme vaadi gerçekleşebilir mi?

1. resim

ABD merkezli yayın organlarından Newsweek'de, Donald Trump'ın seçim propaganda süreci boyunca tekrar ettiği “tüm savaşları bitirme” vaadinin Rusya-Ukrayna savaşı özelinde değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Trump'ın “tüm savaşları sona erdirme” vaadinin, özellikle Rusya-Ukrayna savaşı özelinde Amerikan'ın küresel hegomanyasına mal olabilecek bir açıklama olduğu belirtilen analizde, Ukrayna'da “zafer olmayan” olası bir anlaşmanın hem ABD hem de Batı için, ikinci bir Afganistan fiyaskosu olacağı uyarısında bulunuldu.

Analizde ayrıca; olası bir Rusya-Ukrayna barış anlaşmasının çnündeki engellere ve tarafların olası yaklaşımına dair öngörülere yer verildi.

İşte Newsweek'de yayınlanan analiz:

Trump kısmen, Amerikan'ın küresel hegomanyasına mal olabilecek olan bir söylem olarak kabul edilebilecek, “sonsuz savaşları sona erdirme” vaadiyle yeniden başkan seçildi.

Ancak Trump; Avrupa, 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük varoluşssal tehdit haline gelen Ukrayna-Rusya savaşıyla yüzleşirken, bu savaşı nasıl bitireceğine dair net bir plan açıklamadı.

Üç yıldır tırmanan çatışmaların görünürde bir sonu yok ve Ukrayna'nın Rusya içlerine yönelik saldırılarına izin veren ABD, İngiltere ve Fransa'nın aldığı son kararlar, dünyanın nükleer güçleri arasında yaşanabilecek büyük bir savaşa dair endişeleri giderek artıyor.

Trump'ın propaganda süreci boyunca yaptığı açıklamalara bakıldığında, “kazanılamayacağını düşündüğü” bir savaş için Ukrayna'ya yapılan tüm yardımları, derhal kesmesinin yollarını aradığı görülüyor.

Zira Trump, “acil ve gerçek düşman” olarak Çin'i görüyor ve Ukrayna'nın Rusya'yı tamamen yenilgiye uğrattığını, Donbass ve Kırım'ın tamamını geri aldığını ve Putin diktatörlüğünü yok ettiğini göremeyeceğini düşünerek, devam eden savaşa dair harcamaları lüzumsuz olarak görüyor.

Trump olası bir anlaşmayı nasıl gerçekleştirebilir?

Trump yüksek ihtimalle, savaşı durdurmak için genel bir planın ana hatlarını çizen ve sayıları giderek artan Amerikalı diplomatların, akademisyenlerin ve uzmanların tavsiyelerine uyarak taraflara barış için baskı yapacaktır.

Ancak Putin olası bir anlaşmada, verdiği büyük kayıpların ardından Donbass ve Luhansk'ın ilhakını sonsuza dek kurumsallaştırdığı bir çözüm isteyecektir.

Putin bunu kabul ettirdiği takdirde ise; Ukrayna'nın NATO'ya katılmasını engellediği ve Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore'yi Batı'ya ve özellikle de ABD'ye karşı yeni bir büyük ittifak ile başarıya ulaştığı propagandası ile bir zafer ilan edecektir.

Böyle bir anlaşmada Ukrayna ise; Avrupa'nın siperi olarak, Rusya'nın Avrupa'ya saldırılarını engelleyen kahramanca bir ülke olduğuyla övünebilir.

Trump; Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşta bir “dondurulma süreci” oluşturabilirse bu şüphesiz olarak Avrupalı NATO üyelerine zaman kazandıracaktır.

Bu süreçte ABD, Avrupalı dostlarına silah satışları ile kar elde ederken, daha güçlü bir Avrupa savunması da, Trump'a göre ABD'nin sırtındaki yükü azaltırken Rusya'yı da caydıracaktır.

Ancak; Putin'in sözünden dönme ve sinsice ve durmaksızın eski Sovyetler Birliği sınırlarını yeniden tesis etmeye çalışma eğilimi göz önüne alındığında, bu kuşkusuz sallantılı ve şüpheli bir anlaşma olacaktır.

Böyle bir anlaşmanın önündeki engeller ne?

Trump'ın Ukrayna'ya tüm desteği kesmesi halinde, Ukrayna'nın kısa sürede savaşı kaybettiği bir süreci tüm dünya izleyebilir.

Hatta daha da kötüsü Ukrayna, ABD'nin taraf olarak yıllarca mücadele ettiği Afganistan örneğinin bir benzeri haline gelerek, sadece ABD için değil tüm Batı için bir yenilgi haline dönüşebilir.

Diğer yandan bir gerçekliği de ortaya koymak gerekiyor. En az Rusya kadar Avrupa da, uzun süren savaş nedeniyle hem maddi hem de zihinsel olarak yıpranmış durumda. Hatta bazı ülkeler, Ukrayna'ya verdiği kayıtsız şartsız destekten giderek daha fazla vazgeçiyor.

Bu noktada, Ukrayna güçlerinin göz kamaştırıcı başarılarına rağmen, Putin'in vazgeçmesini beklemek için hiçbir neden yok. Bu kulağa yenilgicilik gibi gelebilir ama aynı zamanda önemli bir gerçekçiliktir.

Asıl içinden çıkılmaz sorun, Ukrayna'nın ortaya koyduğu bu bütün başarılarının ardından, Batı'dan “güvenlik garantisi” ve NATO'ya katılmak için bir davetiye bekliyor olmasıdır.

Ancak, Ukrayna'nın en büyük destekçisi olduğunu iddia eden Biden bile “Ukrayna'nın NATO'laşmasını” desteklemeyeceğini açıklamıştı.

Putin'in de böyle bir gelişmeyi asla kabul etmeyeceği düşünüldüğünde, Trump'ın savaş sona erdirme planı büyük bir sekteye uğrayabilir ve görüşmeler bu noktada çökebilir.

Zira; Putin kaçınılmaz olarak, barışın en büyük koşulu olarak Ukrayna'nın “bağlantısız” kalmasını ve Batı silahlarından arındırılmasını isteyecektir.

Tüm bu dengeler, Trump'ın “savaşı bitirme” söyleminin önündeki aşılmaz engelleri ortaya koymakla birlikte, ABD ve Batı için “yenilgiyi kabul etmeden” barışın hayata geçemeyeceğini de ortaya koymaktadır.

Kaynaklar

Tartışma