Observer Research Foundation: Çin'in "gri bölge" faaliyetleri ve "casus balon" olayı
Çin'in ABD hava sahası üzerinde bir balon uçurmaya yönelik gerçek niyeti neydi? Çin, "gri bölge" faaliyetlerinde yeni bir aşamaya mı geçti?
Amerika Birleşik Devletleri'nde Montana semalarında 60.000 fit yükseklikte görülen bir Çin 'casus balonu', ABD F22 savaş uçağından fırlatılan bir füze tarafından düşürüldü.
ABD-Çin ilişkilerinin sürekli devam eden gerilimleri bağlamında, Çin'in ABD hava sahası üzerinde bir balon uçurmaya yönelik gerçek niyeti neydi? Ve balon olayı, Çin'in gri bölge faaliyetlerinde yeni bir eşiği aşmasının bir yansıması mı?
Balonun enkazından çıkan bazı ipuçları bazı bilgileri açığa çıkarsa da olayın kendisi, Soğuk Savaş dönemi taktiklerini anımsatıyor ve gelecekte Çin'in standart operasyon prosedürünü karakterize edebilecek arketipik gri bölge faaliyetlerine yönelik bir işaret olarak görünüyor.
Çin'in balonun hava durumu araştırmaları yürüten bir "sivil insansız zeplin" olduğu iddiasına rağmen ABD Dışişleri Bakanlığı'nın kendinden emin iddiaları, balonun açıkça istihbarat ve gözetleme amaçlı olduğunu ve ABD-Çin ilişkilerinde yaklaşan yeni bir krize işaret ediyor.
Aslında Çin, ABD'nin 11 Eylül terör olayının ardından, balonun varlığını ve konumunu tespit edebilecek üstün hava savunma sistemleri de dahil olmak üzere artan iç güvenlik adımlarının farkında. Peki buna rağmen neden böyle bir adım attı?
Çin algılarını anlamak
'Casus balonu' olayı ışığında Çin'in dünya görüşüne bir göz atmak gerekiyor. Avrupa'daki savaş bir yılı aşkın bir süredir devam ederken bile ABD, Batı Pasifik bölgesinde konumunu sağlamlaştırmaya devam etti. Japonya'nın da buradaki jeopolitik denkleme geri dönüşü Çin'deki korkuyu artırdı.
Japonya Başbakanı Fumio Kişida'nın, Doğu Asya'nın Ukrayna ile aynı kaderi paylaşabileceği uyarısı, ülkenin güvenlik politikasını kökten değiştirmesine yol açtı. Japonya bir yandan savunma harcamalarını kademeli olarak artırmak ve Çin'i caydırmak için yeni yetenekler inşa ediyor,bir yandan da ABD ve Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ile savunma işbirliğini genişletiyor.
Rusya'nın Ukrayna'daki saldırganlığının ardından NATO, Haziran 2022'de Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda liderlerinin ilk kez katıldığı bir zirve düzenledi ve Asya bölgesi ile ilk defa bu kadar açık bir şekilde güvenlik işbirliğini tartışmaya başladı.
Çinli stratejistler; Amerika'nın Çin'in komşularıyla ilişkiler geliştirme yaklaşımını, Çin'i kontrol altına almak için NATO gibi bölgesel bloklar yaratma hedefi olarak nitelerken, Hint-Pasifik bölgesini de "kırmızı" bölge olarak işaret ediyorlar.
Tokyo'nun bu yeni askeri duruşu, Pekin'de endişeyle izleniyor
Birincisi, Japonya'nın Tayvan'a yakın üslere füze konuşlandıracağına inanılıyor. İkinci olarak, Japonya'nın bölgede artan savunma kapasitesiyle Amerika'nın Batı Pasifik'te artan askeri gücünün “Çin'in kapsamlı ulusal gücünü aşabileceğine” dair bir inanç var. Daha da önemlisi, milliyetçi bir eğilime sahip Çinli yorumcular, Çin'in ABD-Japonya işbirliğine karşı "bir mesaj göndermesi" gerektiğine inanıyor.
Çin'in saldırganlığının ve yayılmacılığının temel özelliği, bir devletle çatışmanın eşiğine gelebilecek faaliyetlerle, gri bölge savaş taktiğini sıkça kullanıyor olmasıdır.
Örneğin, Güney Çin Denizi'ne doğru genişlemesinin ilk adımı resifleri geri almak ve ardından orada askeri altyapı inşa etmekti. Benzer şekilde Çin, Hindistan sınırına yakın köyler de askeri yapılar inşa etti. ABD ilk kez Çin'in gri bölge taktiklerinin hedefi olduğundan, 'casus balonu' olayı önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in yeni dönemi için ordusuna savaşa hazırlanmasını söylediği bir zamanda, dünyanın bu yeni boyut konusunda daha uyanık olması gerekiyor.
Olay, ABD'nin Çin'e misilleme yapma kararlılığını, ölçeğini, tarzını, kapsamını ve etkisini test etti.
Biden yönetimi siyasi ve ekonomik olarak şimdiye kadar daha büyük ölçekte tepkiler vermiş olmasına rağmen, bu konuda Pekin'in gri bölge taktiğine karşı sessiz kalmış görünüyor.