Rusya’nın Ukrayna’yı işgal planı

Bu açıklamalar, 1 Aralık 2021 tarihinde Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova’nın ifadeleriyle örtüşmesi bakımından önem arzediyordu. Zira Zaharova, Rusya’nın Donbas bölgesine 100 binden fazla asker ve teçhizat yerleştirdiğini, bölgedeki Rusya askeri sayısının 125 bin kişiye ulaştığını ve bu rakamın Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin yarısı kadar olduğunu ifade etmişti.

Rusya’nın geniş çaplı bir saldırı iddiaları çeşitli aktörlerce dillendirilirken, NATO ve ABD kanadından da Rusya’nın olası saldırılarının ciddi sonuçları olacağını ifade eden mesajlar gelmeye başladı. ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken: “Washington, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı tutumu konusunda derin endişelere sahip. ABD, Ukrayna'yı NATO müttefikleriyle birlikte destekleyecek.” ifadelerini kullanırken, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ise “Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne desteğimiz sarsılmaz şekilde devam ediyor.” ifadeleriyle Rusya’ya mesajlar verdi.

Yine İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, “Eğer Rusya, bir kez daha Ukrayna'ya saldırırsa, bu Putin'in pişman olacağı bir hata olacak.” ifadelerini kullandı.

ABD istihbaratı saldırı planlarını servis etti

4 Aralık 2021 tarihinde ise ABD’li bir istihbarat personelinin The Washington Post gazetesine sızdırdığı bir dokümanda Rusya’nın 175 bin askerle Ukrayna’ya farklı cephelerden saldıracağını iddia edildi. Belgede Rus birliklerinin konuşlandığı noktalar koordinatlarıyla belirtilmiş ve uydu görüntüleri ile bahse konu alanlar işaretlenmişti.

Rusya'nın Ukrayna'yı kuşatma stratejisi

Bu döküman üzerinden Rusya'nın Ukrayna'ya saldırı senaryoları da netleşmeye başladı. Rusya'nın ilk olarak Odesa'nın güneyinde konuşlu çıkarma gemileri ile bölgeyi kontrol ederek Odesa'yı kuaştması bekleniyor. Aynı zamanda Donbas üzerinden batıya ve Kırım üzerinden de kuzeye yönelecek Rusya unsurlarının böylece Ukrayna'nın güneyini kuşatması bekleniyor.

Kuşatmanın ikinci aşamasında ise Ukrayna'nın kuzeybatısındaki birliklerin ve sonrasında da kuzeydeki birliklerin harekete geçeceği senaryolar arasında. Bu senaryoya göre Ukrayna Ordusu, kuşatmaya direnemeyerek ya tamamen imha edilecek yahut Kiev batısına çekilecek.

Ukrayna'nın Bayraktar TB2 kozu

Rusya'nın olası saldırıları konusunda Ukrayna'nın savunma mekanizmaları da merak edilen hususlardan. Ukrayna'nın bahse konu taarruza öncelikle Suriye, Libya ve Karabağ gibi çatışma sahalarında rüştünü ispatlamış olan Bayraktar TB2 SİHA'larla cevap vermesi bekleniyor. Rusya menşeli hava savunma sistemlerinin Bayraktar TB2'ler karşısındaki etkisizliği bahsedilen çatışma bölgelerinde sıklıkla gündeme gelmişti. Bu durum karşısında Rusya Pantsir isimli hava savunma sistemlerinin güncellenmesine yönelik adımlar atmıştı.

Aynı zamanda geçtiğimiz aylarda Rusya'nın Bayraktar TB2'lere ve tanksavar füzelere karşı T-72B3 tanklara kafes sistemi geliştirdiği de basına yansımıştı. Tankların taretlerine kafes şeklinde yapılan demir korumalar ile Bayraktar TB2'lerin havadan yapacağı saldırıların hasarının en aza indirilmesi planlanmıştı.

Bayraktar TB2 SİHA'ların Ukrayna sahasında da etkili olacağı gerçeğinin Rusya makamlarında uyandırdığı rahatsızlık yakın zamanda yeniden gündeme geldi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, daha önceleri yaptığı bir konuşmada bu silahların kullanılmasının Minsk Anlaşmalarına aykırı olduğunu iddia etmişti. Ukrayna makamları ise Minsk Anlaşmaları çerçevesinde Rusya'nın saldırılarına cevap verme hakları olduğunu ifade ederek daha fazla Bayraktar TB2 tedarik edeceklerini söylemişti. Yine Putin'in cuma günü Erdoğan'la gerçekleştirdiği görüşmede bölgede bahse konu sistemlerin kullanılmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdiği biliniyor. Putin'in bu konuda Erdoğan'a Ukrayna'nın Donbas bölgesinde Türk yapımı İHA kullandığını ve "yıkıcı" tavırlarına devam ettiğini söylediği basına yansıdı.

Bunun yanında Ukrayna'nın, olası bir saldırıda Bayraktar TB2 SİHA'lar dışında, lazer güdümlü Javelin ve Stringer füze sistemlerini kullanacağı da öngörülüyor.