İsrail'in Gazze'de yaptığı soykırım 1. yılında

7 Ekim 2023 sabahı gerçekleşen Aksa Tufanı Operasyonu'nun ardından başlayan İsrail soykırımı bir yıldır sürüyor.

1. resim

7 Ekim 2023 Aksa Tufanı Operasyonu'nda ne olmuştu?

Gazze'deki Filistinli gruplar İsrail'in Gazze'ye yönelik abluka, ambargo ve yavaş ölüm politikasına karşı 7 Ekim 2023 sabaha karşı Gazze'yi çevreleyen güvenlik duvarlarını aştı.

Gazze'de faaliyet gösteren 8 Filistinli gruba bağlı toplam 11 tugayın katıldığı Aksa Tufanı Operasyonu ile Filistinli silahlı gruplar Gazze'yi çevreleyen güvenlik çitleri ve duvarını aşarak işgal altındaki Filistin topraklarında İsrail yönetimindeki 26 yasadışı yerleşime saldırı düzenledi.

Sabah saatlerinde başlayan operasyon ile Gazze'deki Filistinli gruplar, Yom Kippur Savaşı'nın yıldönümünde İsrail'in Gazze sınırındaki İsrail ordu üslerine ve yasadışı yerleşimlere başlattıkları operasyonda en az 14 yerleşimi 3 gün boyunca kontrol etti.

Aksa Tufanı Operasyon odası Hamas Hareketi'nin askeri kolu olan Kassam Tugayları liderliğinde gerçekleştirdiği operasyon sırasında İsrail'in ordu üslerinden ve yasadışı yerleşimlerinden toplam 251 İsrailliyi rehin aldı.

Kassam Tugayları öncülüğündeki Filistinli gruplar yasadışı yerleşimlerin yanı sıra İsrail ordusu ve istihbaratına ait en az altı (6) üsse girdi. Çok sayıda İsrail askerinin öldürüldüğü operasyonda Aksa Tufanı Operasyon odası bileşeni gruplar zırhlı araçlar, ağır makineli tüfekler, yüklü miktarda mühimmat ele geçirdi. En az 11 tank imha edildi.

Aksa Tufanı Operasyonu sadece bir kara operasyonu değildi. Operasyonun ilk yirmi (20) dakikasında Gazze'den İsrail'e 5 bin roket atıldı. Hem roketlerin hem kara saldırısının hedefi stratejik noktalar, havalimanları ve askeri mevzilerdi.

Aksa Tufanı Operasyonu ile şoka uğrayan İsrail, Gazzeli gruplar yasadışı ordu üsleri ve yerleşimlere doğru ilerlerken Gazze Şeridi etrafında 80 kilometre yarıçapındaki bölgeyi askeri alan ilan etti. Gazze'deki soykırım başlamak üzereydi.

Gazze'de soykırımın izleri: İsrail katliamları

İsrail hızlı bir şekilde karşılık vermek amacıyla Aksa Tufanı Operasyonu'nun başlamasından yaklaşık 3 buçuk saat sonra, saat 10.00'da Gazze'ye hava saldırıları düzenledi. İsrail askeri sözcüsü ilk hava harekatı ile ilgili açıklamayı yaptığında saat 10:02 idi. 7 Ekim 2023, saat 10:00 itibariyle başlayan İsrail saldırıları bir yılını doldurdu ve hala devam ediyor. GDH'ın derlediği verilere göre İsrail bugüne kadar Gazze'ye 6441 hava saldırısı düzenledi.

7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail ordusu 12993'ü Gazze'ye olmak üzere toplam 15566 saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırıların 6441'i hava saldırısı, 5017'si topçu saldırısı idi.

İsrail'in hava saldırıları ve topçu saldırıları başladığı andan itibaren Gazze'de katliamlar yaşanmaya başladı. 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail çoğu hava saldırıları ile en az 75 toplu katliam olmak üzere 3628 gerçekleştirdi. Bu katliamlardan bazıları soykırımın somut kanıtı olarak karşımıza çıkıyor:

Cibaliye Mülteci Kampı Katliamı:

İsrail'in ilk katliamlarından biri Gazze'deki Cibaliye Mülteci Kampı'nda gerçekleşti. 9 Ekim 2023 tarihinde İsrail savaş uçaklarının gerçekleştirdiği saldırıda mülteci kampındaki 73 Filistinli hayatını kaybetti. 200'den fazla sivil ise yaralandı. 

 Cibaliye Mülteci Kampı Katliamı - İsrail savaş uçaklarının ardından bıraktığı yıkım. 
 Cibaliye Mülteci Kampı Katliamı - İsrail savaş uçaklarının ardından bıraktığı yıkım. 

Bureyc Mülteci Kampı ve Şeyh Rıdvan katliamları

İsrail Cibaliye saldırısının ardından dünyadan zayıf tepkiler alınca katliamlarına devam etti. Cibaliye'nin ardından İsrail ordusu hava saldırıları ile sivil alanları hedef almaya devam etti. 10 Ekim 2023 tarihinde aynı gün içinde İsrail Bureyc Mülteci Kampı ve Şeyh Rıdvan'da iki katliam gerçekleştirdi. İki saldırıda çoğu çocuk 74 kişi hayatını kaybetti.

El-Ehli Baptist Hastanesi Katliamı:

İsrail'in bir diğer katliamı ise el-Ehli Baptist Hastanesi'nde gerçekleşti. El-Ehli Baptist Hastanesi'ne 17 Ekim 2023'te İsrail ordusu tarafından gerçekleştirilen füze saldırısında 471 kişi hayatını kaybetti. 700'den fazla Gazzeli ise yaralandı. İsrail aldığı tepkiler nedeniyle saldırının Gazze'deki Filistinli gruplar tarafından gerçekleştirildiğini iddia etti.

Ancak açık kaynak soruşturmaları ve pek çok uluslararası kurum raporlarında saldırının İsrail tarafından fırlatılan bir füze sonucu gerçekleştirildiğini belirttiler. İsrail bu katliam nedeniyle de hiçbir yaptırıma uğramadı.

Aziz Porphyrius Kilisesi Katliamı

İsrail saldırıları dünya kamuoyunun tepkisine rağmen hükümetlerin sessizliği veya İsrail'i destekleyen açıklamaları nedeniyle durmadı. İsrail 19 Ekim 2023 tarihinde Gazzeli sivillerin sığındığı Aziz Porphyrius Kilisesi'ni hedef aldı. Kiliseye yapılan hava saldırısında 22 sivil hayatını kaybetti, 49 sivil de yaralandı. Bu saldırının ardından ise İsrail'in bir diğer büyük katliamı geldi.

Bu saldırı İsrail'in Gazze'deki Hristiyan cemaatleri ve kiliselerine ilk saldırısı olmayacaktı. Gazze'deki 3 kilise de İsrail saldırılarında hedef alındı. Gazzeli Hristiyan cemaati liderlerinin dünyaya yaptığı çağrılar ise cevapsız kaldı.

Kiliseler gibi camiler de İsrail'in hedefleri arasındaydı. Gazze Hükümeti Medya Ofisi, İsrail saldırıları nedeniyle en az 611 caminin tamamen, 214 caminin ise kısmen yıkıldığını açıklamıştı.

Cibaliye Mülteci Kampı İsrail tarafından 2023 Ekim ayı içinde ikinci kez hedef alındığında büyük bir katliam yaşandı. Kamptaki BM sponsorluğundaki okul ve binalara sığınan binlerce Gazzeli İsrail ordusunun 1 tonluk bombaları ile hedef alındı.

İkinci Cibaliye Katliamı:

Cibaliye katliamında 195 sivil hayatını kaybetti, en az 777 sivil de yaralandı. Bu İsrail'in BM kontrolündeki okul, mülteci kampı sığınağı ve hastanelere saldırı zincirinin başlangıcı oldu. İsrail saldırılarında 2023 Ekim ayından bu yana, çoğunluğu BM Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı personeli olmak üzere 280'den fazla yardım görevlisi öldürüldü.

Cibaliye mülteci kampı ve öncesindeki üç saldırı İsrail'in 13 Ekim 2023 tarihinde Gazzelileri Mısır'ın Sina Yarımadası'na sürme planının ardından kitlesel göçü tetiklemek amacıyla gerçekleştirildi. Bu tarihten sonra Gazze'nin kuzeyinden güneyine doğru büyük bir göç başladı. İsrail 13 Ekim'de Gazze'nin kuzeyindeki 1.1 milyon sivilin bölgeyi terk etmesini istedi. 

Bu talep Gazze'nin işgaline yönelik bir askeri operasyonun başlayacağı şeklinde yorumlandı. İsrail 13 Ekim'de Gazze sınırında kısıtlı bir kara harekatına başladı. 27 Ekim'de ise bu sınırlı operasyon tam bir işgal harekatına dönüştü. 28 Ekim 2023'ün ilk saatlerinde İsrail kara harekatını güvenceye alabilmek için 150 noktaya iki yüze yakın hava saldırısı gerçekleştirdi. Bu İsrail katliamlarının devam edeceğinin ve toplu infazların habercisi idi.

İsrail ordusu kara kuvvetlerinin ilk toplu katliamı: Un Katliamı

Gazze'de saldırıların yanı sıra yıllardır devam eden abluka ve ambargo nedeniyle yaşanan gıda sıkıntısı İsrail'in saldırıları ile hat safhaya çıkmıştı. İsrail ise 27 Ocak'ta alınan karara rağmen BM ve diğer yardım kurumlarının Gazze'ye insani yardım sokmasına izin vermiyordu. 2024 Şubat'ının sonundaki rakamlara göre Gazze'de en az 500 bin sivil açlık çekiyordu. Dünya Yiyecek Fonu ise kuzeyde kuşatılan sivillere az da olsa yardım ulaştırmaya çalışıyordu. 28 Şubat 2024 bu sınırlı yardımdan bir kısmı Reşid Caddesi'ne ulaştırılabilmişti.

Sınırlı insani yardım girişinin Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'a girişine izin vermek İsrail'in Gazzelileri sürme politikasının bir yansımasıydı. İsrail kuzeyin terk edilmesini istiyordu.

Bu ortamda 29 Şubat 2024 tarihinde Gazze'nin kuzeyinden güneyine uzanan ve İsrail'in göç için 'güvenli' ilan ettiği Reşid Caddesi'nin Nabulsi Kavşağı'nda insani yardım bekleyen Gazzelilere İsrailli askerlerin açtıkları ateş sonucu 118 Gazzeli hayatını kaybetti, en az 760 Gazzeli yaralandı. Bu katliam Un Katliamı olarak anıldı.

 Reşid Caddesi üzerinde 28 Şubat'ta dağıtılan yardımlardan alamayan yaklaşık 2 bin Gazzeliye İsrail askerleri hedef gözeterek ateş açtı. Görgü tanıkları saldırıda tankların da kalabalığa doğru ateş açtıklarını söyledi. Un Katliamı İsrail'in Gazze Şeridi'nde kara gücü ile gerçekleştirdiği ilk toplu katliam olarak tarihe geçti. 

BM ve Uluslararası Ceza Mahkemesi kararları işlevsiz hale getirildi

  1. 29 Aralık 2023 - Güney Afrika Cumhuriyeti 2023 yılının Aralık ayında İsrail'in Gazze'de işlediği suçlar nedeniyle Birleşmiş Milletler'in en yüksek yargı mercii konumundaki Uluslararası Adalet Divanında (UAD), İsrail'i, Gazze'de Filistinlilere karşı soykırım yapmakla suçlayan bir dava açtı.
  1. 29 Aralık 2023 - Dava dilekçesi UAD tarafından kabul edildi.
  1. 26 Ocak 2024 - Uluslararası Adalet Divanı (UAD), İsrail'i Gazze'de soykırım yapmakla suçlayan davanın düşürülmesi talebini reddetti.
  1. 26 Ocak 2024 - Uluslararası Adalet Divanı (UAD), İsrail'in Gazze'de soykırıma karşı her türlü tedbiri almasına hükmetti.
  1. 12 Şub 2024 - Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Karim Han, hukuka uymayanlar, mahkeme daha sonra yetkisi uyarınca harekete geçtiğinde şikayet etmemeli, uyarısında bulundu.
  1. 20 Mayıs 2024 - Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı Kerim Han, İsrail Başbakanı Netanyahu hakkında 'savaş suçu' işlediği gerekçesiyle tutuklama kararı alınmasını istedi.
  1. 24 Mayıs 2024 - Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail'in Refah operasyonunu derhal durdurmasına hükmetti.
  1. 26 Mayıs 2024 - Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı Kerim Han, İsrail'in Gazze'ye toplu cezalandırma uyguladığını belirterek, hiç kimsenin savaş suçu ya da insanlığa karşı suç işleme ehliyetinin olmadığını söyledi..

Tüm bu karar ve söylemlere rağmen İsrail başbakanı Netanyahu yurtdışı seyahatlerine devam etti. BM kendisine bağlı adalet kurumlarının aldığı kararları uygulayamadı. ABD, BM Güvenlik Kurulu kararlarının alınma sürecinde veto hakkını İsrail'in lehine kullandı. Hakkında tutuklama kararı bulunan Netanyahu Eylül ayı sonunda ABD'de gerçekleşen BM 79. Genel Kurul toplantısına katıldı ve bir konuşma yaptı.

Nuseyrat'ta aynı günde iki katliam:

Un Katliamı'nın ardından Refah Çadır Katliamı veya Tel Sultan Katliamı, Mevasi Mülteci Kampı Katliamı ve en sonunda El-Sardi Okulu Katliamı gerçekleşti. Bu katliamlarda toplam 112 Filistinli sivil hayatını kaybetti, 200'den fazla sivil ise yaralandı.

Yerinden edilen Gazzelilerin sığındığı BM korumasındaki El-Sardi katliamı ile aynı gün Nuseyrat Mülteci Kampı'na bir başka saldırısı ile 276 Filistinli sivil yine sığındıkları bölgede İsrail tarafından öldürüldü. İsrail ordusu yüzlerce Filistinlinin öldürüldüğü kampta 4 rehineyi kurtarmak için operasyon yaptıklarını açıkladı.

Soykırım ve yıkım hat safhada

Bu saldırılarda Gazze'de büyük bir soykırım ve yıkım yaşandı. BM ve Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre 7 Ekim 2023'ten bugüne Gazze'de hayatını kaybedenlerin sayısı 41909'a ulaştı.

Verilere göre hayatını kaybedenlerin %69'u kadın ve çocuklardan oluşuyor.

Bu süreç içinde Gazze'de yerinden edilenlerin sayısı 1.9 milyonu geçti. 360 km2 alana sahip Gazze'de 1.9 milyon kişi İsrail tarafından bölgenin güneyindeki dar bir alana sürüldü. İsrail saldırıları nedeniyle Gazze'deki sivil haneler, eğitim ve sağlık kurumları, ibadethaneler, sanayi işletmeleri ve tarım alanları yok edildi.

İsrail saldırıları nedeniyle Gazze'deki evlerin %60'ı ve yolların %68'i hasar gördü. Hastane ve sağlık tesislerinin yarısından fazlası kapanmak zorunda kaldı. Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü'nün Eylül sonu raporuna göre Gazze'deki 36 hastaneden sadece 17'si kısmen işlevsel durumda.

Global Education Cluster verilerine göre Kuzey Gazze’de okul binalarının %97,9'u yıkıldı ya da hasar gördü. Kuzey Gazze İsrail’in bombardımanından en çok etkilenen kesim olurken, onu toplam okul binalarının %91,8'i yıkılan ya da zarar gören merkez Gazze takip ediyor. Han Yunus’ta ise okul binalarının %72'si doğrudan hedef alındı.

İsrail’in zorunlu göç politikası nedeniyle yerinden edilmiş kişilertarafından barınak olarak kullanılan okul binalarının %53,5'i de İsrail tarafından direkt hedef alındı. Doğrudan hedef alınan 344 okul binası daha önce yaklaşık 371.430 öğrenciye ve 13.832 öğretmene hizmet vermekteydi; bu da Gazze’deki toplam öğrenci nüfusunun yaklaşık %59‘unu ve toplam öğretim personelinin %60’ını temsil ediyordu.

Gazze'deki 12 üniversite İsrail tarafından hedef alındı ve kullanım dışı kaldı.

Ekonomik yıkım her geçen gün derinleşiyor

BM Ticaret ve Kalkınma Ajansı Eylül sonu raporuna göre henüz 2024 yılı başlarında İsrail saldırıları nedeniyle Gazze'deki sulama sistemleri, hayvan çiftlikleri, meyve bahçeleri, makineler ve depolama tesisleri de dahil olmak üzere Gazze'nin toprağa dayalı varlıklarının %80 ila %96'sı tahrip oldu.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre, 1 Eylül 2024 itibariyle Gazze'deki ekili alanların %67,6'sı, yani 10183 hektarı zarar görmüştür. Bu oran Mayıs ayında %57,3 (8660 hektar) ve Şubat 2024'te %42,6 (6694 hektar) idi.

İsrail saldırıları nedeniyle Gazze ekonomisinin ana itici gücü olan işletmelerin %82'si hasar gördü ya da yıkıldı. Gazze'nin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH) 2023'ün son çeyreğinde %81 oranında düştü ve tüm yıl için %22'lik bir daralmaya yol açtı. Gazze ekonomisi, 2024 yılının ortalarına gelindiğinde 2022 yılındaki seviyesinin altıda birinden daha azına geriledi.

Gazze'de katliamlar, soykırım, açlık ve yıkım sürüyor.

Tartışma