gdh'de ara...

The Foreign Policy Research Institute: Doğu Akdeniz rezervleri için uzlaşma sağlanabilecek mi?

Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin devre dışı bırakıldığı EastMed projesi tamamen suya düştü. Türkiye ve İsrail arasındaki bir uzlaşı ile rezervlerin Avrupa'ya transferi mümkün olabilecek mi?

1. resim

ABD merkezli düşünce kuruluşu The Foreign Policy Research Institute'de, Doğu Akdeniz'de yaşanan MEB krizinin ve belirlenen doğalgaz rezervlerinin Avrupa'ya transferinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

İsrail'in tespit edilen gaz rezervlerinden, Körfez ülkelerinin bölgedeki hamlelerine kadar çok sayıda konuda bilgi verilen analizde ayrıca, Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin devre dışı bırakıldığı EastMed projesinin ise tamamen suya düştüğü belirtildi.

Analizde ayrıca; son dönemde Türkiye ve İsrail arasında yaşanan yakınlaşmanın bu konuda olası bir çözüm ihtimalini yeniden canlandırdığı, şu anda İsrail ve Türkiye arasında bir boru hattı için görüşmeler yürütüldüğü ve böyle bir ihtimalin, Türkiye'nin bölgesel enerji üssü olma hedefine hizmet edeceği tespiti yapıldı.

İşte The Foreign Policy Research Institute'de yayınlanan analiz:

Yakın dönemde genellikle birbirleriyle sorun yaşayan ülkeler arasında diplomatik bir hareketlilik yaşandı. Şüphesiz bunların başında Mısır, İsrail, Lübnan ve Türkiye geliyor.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 19 Eylül'de New York'ta İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile ilk kez bir araya geldi. Netanyahu ayrıca 3 Eylül'de Lefkoşa'da GKRY Cumhurbaşkanı ve Yunanistan Başbakanı ile bir araya gelmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Netenyahu, BM Zirvesi için bulundukları New York'ta görüştü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Netenyahu, BM Zirvesi için bulundukları New York'ta görüştü.

Peki bu ülkeleri birbirine yakınlaştıran şey tam olarak ne?

Basitçe söylemek gerekirse, Doğu Akdeniz'de bulunan doğal gaz rezervleri denilebilir.

Son on buçuk yılda İsrail ve Mısır münhasır ekonomik bölgelerinde doğal gaz yataklarının keşfedilmesi Doğu Akdeniz'in ekonomi politiğini ve jeopolitiğini değiştirdi.

İsrail eskiden bu yana büyük bir enerji ithalatçısı oldu. İlk yetmiş yılındaki dış politikasında büyük ölçüde Güney Afrika, Irak, Rusya ve Azerbaycan'dan fosil yakıt, petrol ve kömür tedarik ederek enerji ihtiyacını giderdi.

Ancak şu anda elektriğinin yüzde 75'ini yerli doğal gazla üretiyor ve gaz ihracatçısı konumuna gelme için stratejiler geliştiriyor.

Bölgede İsrail, Mısır ve Ürdün, 2020'den bu yana ilişkilerine çok önemli, uzun vadeli bir ekonomik altyapı ile belirlemiş durumda. Ürdün'ün elektriğinin yüzde 70'i ve Mısır'ın elektriğinin önemli bir kısmı İsrail gazından üretiliyor.

Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ile birlikte Doğu Akdeniz'deki bu rezervler, Avrupa'nın gaz ve petrol kaynaklarını çeşitlendirme talebini karşılamak için bir fırsat sunmaktadır ve Doğu Akdeniz Avrupa için kolay erişilebilir bir gaz kaynağıdır.

Özetle doğal gaz faktörü, bu bölgede rekabetin yanı sıra devletlerarası işbirliği için de önemli bir güç haline geldi.

Doğu Akdeniz'de kesinleşen doğalgaz rezerv alanları
Doğu Akdeniz'de kesinleşen doğalgaz rezerv alanları

Bu durumun farkında olan bölge ülkeleri, son dönemde çok sayıda önemli diplomatik ve ekonomik dinamik adım attı ve atmaya devam ediyor.

Doğu Akdeniz gazının jeoekonomisi

Şu anda Doğu Akdeniz'deki üreticilerin gaz ihraç olanakları coğrafya ile sınırlıdır. Avrupa'daki potansiyel müşterilere giden mevcut bir kara ya da denizaltı boru hattı yok. İsrail'in gaz sahalarını Kıbrıs'a (GKRY), oradan da Yunanistan ve İtalya'ya bağlayacak olan ve çok konuşulan EastMed boru hattı da tamamen suya düşmüş gibi görünüyor.

Dünyanın en uzun ve en derin boru hattı olacağı için inşasında önemli güvenlik ve teknik zorluklar yaşanacaktı ve ayrıca tahmini maliyeti 6 milyar avronun üzerinde olan bu hat, gaz fiyatlarının 2021 öncesi seviyelere dönmesi halinde ekonomik açıdan uygun olmayacaktı.

Sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG), şu anda daha esnek bir transfer kapasitesine sahip ve boru hatlarına ihraç duymadan gemiyle herhangi bir yere ihraç edilebilir. Doğu Akdeniz'de faaliyet gösteren tek sıvılaştırma tesisi Mısır kıyısındaki Idku ve Damietta'da bulunan ve yılda yaklaşık 17 bcm (milyar metreküp) maksimum üretim yapan tesislerdir.

LNG yöntemi ile doğalgaz transferi
LNG yöntemi ile doğalgaz transferi

Tüm bu nedenlerle eğer İsrail ihracatcı olmak istiyorsa, boru hattına ya da sıvılaştırma için Mısır'a ihtiyaç duymaktadır. Bu durum İsrail için tam anlamı ile bir darboğaz oluşturmaktadır.

İsrail'in bölge dışındaki müşterilere yönelik ihracat yapması için Mısır'ın sıvılaştırma kapasitesinin artırılması veya Türkiye'ye bir boru hattı döşenmesi gerekmektedir.

Diğer yandan İsrail ve Kıbrıs Adası sularında çalışan şirketler Mısır'a bağımlı olmayan bir LNG ihracat kanalına sahip olmak istiyor.

Diğer yandan Doğu Akdeniz gazının öneminin bir başka göstergesi olarak Körfez'deki büyük oyuncular da buradaki pazara girmeye çalışıyor. Birçok Körfez şirketi Mısır gaz ve petrol piyasasında yer almaya çalışmaktadır.

Abu Dabi'nin ulusal petrol şirketi ADNOC ve BP, Leviathan gaz sahasının yüzde 45'ini ve Afrodit'in yüzde 30'unu elinde bulunduran İsrail'in NewMed gaz şirketinin yüzde 50'sini satın almak için Mart ayından bu yana görüşmeler yürütüyor. Abu Dhabi'nin Mubadala'sı İsrail'in Tamar'ının yüzde 11'ine sahip. QatarEnergy ise Lübnan MEB'inde araştırılan Qana imtiyazının yüzde 30'una sahip.

İsrail doğal gaz görünümü

İsrail 940 milyar metreküpten fazla kanıtlanmış gaz kaynağına sahiptir. Bu rezervin yüzde 40'ı Leviathan'da 600 milyar metreküpü Tamar'da, 300 milyar metreküpü ise diğer kuzey sahalarında bulunmaktadır.

Bunun yarısından fazlası yasa gereği iç kullanıma ayrılmıştır. İsrail'in 2022 yılındaki toplam üretimi 22 milyar m3/yıl olup, bunun 12,7 milyar m3'ü iç pazara, 9,2 milyar m3'ü ise ihracata gitmiştir.

İsrail Enerji Bakanı Yisrael Katz Temmuz 2023'te İsrail'in gaz ihraç etme kabiliyetini;

"İsrail'in bölgedeki ve tüm dünyadaki konumunu güçlendiren muazzam bir diplomatik silah"

olarak nitelendirdi.

İsrail Enerji Bakanı Yisrael Katz ve İsrail Başbakanı Netanyahu
İsrail Enerji Bakanı Yisrael Katz ve İsrail Başbakanı Netanyahu

İsrail'in sözleşme gereği 2035 yılına kadar Ürdün'e yılda 3 milyar metreküp gaz ihraç etmesi gerekiyor ve Mısır'a da yılda 6-7 milyar metreküp gaz ihraç ediyor. Bunun 1,5 milyar metreküpü sıvılaştırılarak ihraç ediliyor.

Bu durumda, yeni rezervler keşfedilmediği takdirde, rezerv tükenene kadar ihracat için toplam 400 milyar metreküp kalıyor.

Ağustos 2023'te Katz, hem iç kullanım hem de sıvılaştırma ve ihracat için daha fazlasına ihtiyaç duyan Mısır'a ihracat seviyelerinin artırılmasını onayladı. Tamar sahasının önümüzdeki on bir yıl boyunca 30 milyar metreküp yerine toplam 68.7 milyar metreküp ihracat yapmasına izin verilecek.

İsrail'in son hamlelerindeki telaş iki iç siyasi nedenden kaynaklanıyor.

Birincisi; mevcut İsrail hükümeti, politikalarının uluslararası ve bölgesel izolasyona neden olduğu yönündeki eleştirileri saptırmak için yüksek profilli dış politika başarıları elde etmeye çalışıyor.

İkincisi; Katz ve Dışişleri Bakanı Eli Cohen Ocak 2024'te görevlerini devredecekler. Bu yetkililerin her biri belki de Netanyahu sonrası Likud'daki liderlik mücadelesini göz önünde bulundurarak ayrılmadan önce mümkün olduğunca çok başarı elde etmeye ve meslektaşına devretmeden önce mümkün olduğunca çok açık meseleyi kapatmaya çalışıyor.

Kıbrıs Adası'nda görünüm

Middle East Economic Survey verilerine göre; henüz hiç kullanılmamış gaz rezervlerine sahip tek bölge, Kıbrıs adasının çevresindeki alanlardır.

İsrailli yetkililer ve yeni GKRY arasındaki görüşmeler son aylarda İsrail'in deniz platformlarını Kıbrıs'ta inşa edilecek gaz sıvılaştırma tesislerine bağlayacak 300 km'lik bir boru hattı üzerinde yoğunlaştı.

Haziran 2023'te İsrail'e yaptığı ziyaret sırasında bu fikri ortaya atan GKRY Enerji Bakanı George Papanastasiou, bunun 2,000 km'lik EastMed boru hattından çok daha gerçekçi bir seçenek olduğunu belirtti.

Nitekim, Netanyahu ve GKRY Enerji Bakanı Mayıs 2023'te İsrail gazının karada ya da yüzer bir gaz sıvılaştırma tesisinde sıvılaştırılmak üzere GKRY'ne gönderileceğini açıkladı.

Yavuz Sondaj Gemisi Akdeniz'de...
Yavuz Sondaj Gemisi Akdeniz'de...

Türkiye'nin rolü

Türkiye diplomatik ilişkilerinin 2022'de İsrail ile yenilenmesinden bu yana, İsrail ile gaz işbirliğinden bahsediyor.

Türkiye, sondaj filosu ile Doğu Akdeniz'de gaz arama faaliyetleri gerçekleştiriyor.
Türkiye, sondaj filosu ile Doğu Akdeniz'de gaz arama faaliyetleri gerçekleştiriyor.

Türkiye geçtiğimiz yıl İsrail'in gaz sahalarından Türkiye'ye bir boru hattı fikrini çeşitli düzeylerde gündeme getirdi. Bu hem Türkiye'nin kendi ihtiyaçları için İsrail gazını ithal etmesini sağlayacak hem de Türkiye'nin Doğu Akdeniz, Kafkaslar ve Orta Asya'dan Avrupa'ya petrol ve gazın ana transit merkezi olarak arzulanan rolünü destekleyecek.

Ankara'nın bakış açısına göre böyle bir proje aynı zamanda İsrail'in Helenik devletlere doğru aşırı eğilimi olarak algıladığı durumu "yeniden dengelemeye" yardımcı olacak.

Ancak İsrail üretim tesislerinden Türkiye'ye uzanacak bir boru hattı MEB anlaşmazlıkları nedeniyle sorunlarla karşı karşıya kalabilir. Buna ek olarak boru hattı, İsrail ile resmen savaş halinde olan Lübnan ve Suriye'nin MEB'iyle kesişecek.

Ancak Ağustos ayı sonlarında, iki ülke arasındaki bakanlıklar arası yapılan görüşmelerden sonra Türkiye'ye bir denizaltı boru hattı inşa edilmesi konusunun da değerlendirilmesi talimatı verildiği bildiriliyor.

Bu görüşmelerin ardından Türk bakan, konuyla ilgili görüşmelere devam etmek üzere İsrail'i ziyaret edeceğini açıkladı.

Bu açıklamalar Netanyahu'nun önümüzdeki haftalarda Türkiye'ye yapmayı planladığı ziyarete hazırlık olarak görünüyor.

Tartışma