Türk devletlerine tarih boyunca başkentlik yapan önemli şehirler

Tarih boyunca kurulan Türk devletlerinin başkentleri, dönemlerinin jeopolitik ve stratejik önemine göre belirlenmiş ve her bir başkent, devletin büyüklüğüne, yönetim yapısına ve kültürel zenginliğine tanıklık etmişti.

1. resim

Ötüken

 Bugün Moğolistan sınırları içerisinde kalan Orhun Vadisi etrafında şekillenen Göktürkler, Türk tarihinin önemli yazılı belgelerine ev sahipliği yapmış olan Ötüken’de yönetimlerini kurdular.

Türk devletleri tarihinde ilk ve en eski başkent şehirlerden biri olan Ötüken, Türk dünyası açısından genellikle kutsal ve ebedi başkent olarak görülür.

Türk tarihinin ilk yazılı belgelerinin kaydedildiği yer olan Orhun Anıtları da bu bölgede bulunur.

Ötüken
Ötüken

Karabalgasun 

Budizm ve Maniheizm gibi dinlerin yayıldığı Uygur Devleti'nin başkenti Karabalgasun, Uygur kültürünün gelişiminde önemli bir merkez oldu.

Karabalgasun, Orhun Nehri yakınlarında, günümüzde Moğolistan sınırları içinde yer alır.

Orta Asya’da stratejik ve kültürel bir merkez olan bu şehir, Uygurların yerleşik hayata geçiş sürecinde merkezi idare ve ticaret açısından büyük bir rol oynadı.

Karabalgasun, Uygur Kağanlığı’nın başkenti olarak 744 yılında inşa edildi ve bu dönemde "Ordu-Balık" adıyla da anıldı. 

Karabalgasun, Orta Asya Türk toplumlarının yerleşik hayata geçiş süreci ve kültürel evriminde önemli bir durak oldu.

Karabalsagun
Karabalsagun

Kaşgar

İslamiyet'i kabul eden ilk Türk devleti olan Karahanlıların başkentleri Balasagun ve Kaşgar, Orta Asya İslam medeniyetinin merkezleri haline geldi.

Kaşgar, Orta Asya’nın tarihi İpek Yolu güzergâhında, 9. yüzyılda Karahanlı Devleti’nin başkenti oldu.

Bu dönemde, İslam'ı benimseyen ilk Türk devleti olan Karahanlılar, Kaşgar'ı İslamiyet'in Orta Asya'ya yayılmasında önemli bir üs olarak kullandı.

Karahanlı hükümdarı Satuk Buğra Han’ın İslamiyet’i resmi din olarak kabul etmesiyle birlikte Kaşgar, cami, medrese ve kütüphanelerle donatılarak İslami mimarinin örneklerini sergilendi.

Kaşgar, bu süreçte Orta Asya’nın kültürel ve dini kimliğinde önemli izler bıraktı.

Kaşgar
Kaşgar

Gazne 

Gazne Devleti'nin başkenti Gazne, Hindistan’a düzenlenen seferlerde merkez oldu ve Hindistan’ın İslamlaşmasında önemli rol oynadı.

Gazne, 11. yüzyılda Gazne Devleti’nin başkenti oldu.

Gazne Devleti, Türk kökenli bir hükümdar olan Mahmud tarafından 997 yılında kuruldu ve kısa sürede Hindistan’a kadar uzanan fetihlerle güçlendi.

Gazne Kalesi ve çeşitli camiler bu dönemde inşa edildi.

Mahmud’un döneminde İslam kültürünün Hindistan'a taşınmasında önemli bir rol oynadı.

Gazne
Gazne

 İsfahan

Büyük Selçuklu Devleti'ne başkentlik yapan İsfahan, Orta Doğu'nun kontrolünü sağlamada önemli bir merkezdi.

Nişabur ve Merv ile birlikte en önemli başkentlerden biri olan İsfahan, özellikle bilim ve sanatta zirveye ulaştı.

İsfahan, 11. yüzyılda Selçuklu İmparatorluğu’nun başkenti olmuş ve özellikle 16. yüzyılda Safevîler döneminde büyük bir gelişim göstermişti.

Şehir, mimarisi, sanat eserleri ve şehir planlamasıyla “Dünya'nın yarısı” olarak anıldı.

İsfahan, aynı zamanda İslam dünyasının en güzel camilerinden birine, Şah Abbas döneminde inşa edilen Şah Camii'ne ev sahipliği yapar.

İsfahan
İsfahan

Semerkand 

Timur Devleti'nin başkent olarak seçtiği Semerkand, kültür ve bilim merkezi olarak da kullanıldı. 

Orta Asya'nın en eski ve en önemli şehirlerinden biri olan Semerkand, stratejik konumu nedeniyle tarihte pek çok farklı kültür ve medeniyete ev sahipliği yaptı.

Özellikle Timurlu Devleti'nin başkenti olarak seçilmesi, Semerkand’ı İslam dünyasının ve Türk dünyasının bilim, kültür ve sanat merkezi haline getirdi.

İpek Yolu üzerinde yer alan Semerkand, tarih boyunca önemli bir ticaret şehri oldu. Bu çeşitlilik, şehri farklı bilim dallarında gelişmeye teşvik etmiş ve şehrin kültürel zenginliğini artırdı.,

Semerkand
Semerkand

Konya

Kutalmışoğlu Süleyman Şah, tarafından kurulan Anadolu Selçuklu Devleti'nin ikinci başkenti oldu. 

Yaklaşık 200 yıl başkent olarak kalan Konya, Mevlana gibi önemli düşünür ve sanatçılara da ev sahipliği yaptı.

Anadolu'da Türk-İslam sentezini başarıyla yakalan Anadolu Selçuklu Devleti, Orta Asya'dan gelen Türk göçebelerine de yurt oldu ve Anadolu'nun Türkleşmesinde etkili bir başkent oldu.

Konya
Konya

 İstanbul 

Osmanlı Devleti, İstanbul’u fethederek bu şehri İslam dünyasının en önemli kültür, sanat ve ticaret merkezi haline getirdi.  

Fatih Sultan Mehmet, fetihten sonra şehri yeniden inşa etmiş ve İslam dünyasının merkezi haline getirmişti.

Osmanlı döneminde, İstanbul, kültürel, siyasi ve ekonomik olarak büyük bir gelişim göstermiş; camiler, saraylar, köprüler ve diğer mimari eserlerle zenginleşmişti.

19. yüzyılda ise modernleşme çabalarıyla birlikte, şehrin altyapısı ve sosyal yapısı değişmeye başladı.

İstanbul, 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla birlikte başkentlik görevini Ankara’ya devretse de tarihsel ve kültürel önemini korudu.

İstanbul
İstanbul

 Ankara

Cumhuriyet'in ilanından sonra başkent olarak seçilen Ankara, Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesi sırasında stratejik bir rol üstlendi.

Modern Türkiye'nin simgesi haline gelen Ankara, Batı ile Doğu arasında yeni bir dönemi başlattı.

Ankara, Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti olarak 1923'te Mustafa Kemal Atatürk tarafından seçildi. 

Cumhuriyetin ilk yıllarında şehir, yabancı mimarların katkısıyla modern bir başkent olarak yeniden inşa edildi ve kısa sürede ülkenin yönetim, kültür ve eğitim merkezi haline geldi. 

Ankara
Ankara
Tartışma