Türk kültüründe Aşure geleneği
Hicri takvimde yeni yılın ilk ayı olan Muharrem ayının 10.günü, "Aşure Günü" olarak adlandırılır. Kelimenin kökeni, Arapçda on sayısının karşılığı olan "Aşara" kelimesine dayanır. İslam inancına göre oldukça önemli olan pek çok olayın bu tarihte gerçekleştiğine ve bu günün kutsal olduğuna inanılır. Hz. Adem'in tövbesinin kabul edilmesi, Hz. İdris'in ölmeden göğe yükseltilmesi, Hz. Nuh'un gemisinin tufandan kurtulup Cudi Dağı'nın tepesine oturması, Hz. İbrahim'in Nemrut tarafından ateş atılması ve o ateşten kurtulması, Hz. Yakup'un, oğlu Yusuf Peygamber'e kavuşması, Hz. Musa'nın kavmi ile birlikte Mısır'da Firavun'un ordusundan kaçarken Kızıldeniz'i ikiye ayırması, Yunus Peygamber'in balığın karnından çıkması, Hz. İsa'nın ölümden kurtarılıp göğe yükseltilmesi gibi pek çok önemli olayın Muharrem'in 10. günü olan Aşura gününde gerçekleştiğine inanılmaktadır. Son dönemde ise Hz. Muhammed'in torunu Hz. Hüseyin ve beraberindeki 72 kişi, Yezid'in ordusu tarafından Kerbela'da bu tarihte şehit edilmişlerdir. Tüm bu olaylardan dolayı Müslümanlar için bugün kutsal olup özel ritüellerle anılmaktadır.
Türk kültüründe Muharem'in 10. günü Aşure yemeğinin pişirilmesi bir gelenek halini almıştır. Aşura, içine pek çok gıda maddesinin katılarak üretilen bir yemektir. Efsaneye göre ilk olarak Nuh'un gemisinde pişirildiğine inanılır. Geminin Cudi Dağı'nın tepesine oturup tufanın son bulduğuna inanılan Muharrem ayının 10. gününde gemide kalan son yiyeceklerin hepsi bir kazana atılarak pişirilir ve böylece ilk aşure yemeği üretilmiş olur.
Aşure ilk yapıldığında, günümüzdeki tatlı formunda olmadığı ve tuzlu bir yemek olduğu düşünülmektedir. Günümüzde Anadolu'da bazı yörelerde tuzlu olarak aşure pişirlmekte, hatta içine kurban bayramından kalan kavurma da ilave edilmektedir. Muharrem ayının 10.günü aşure yemeğinin pişirilmesi olarak başlayan gelenek, devamında ise çok miktarda pişirilerek komşulara ve çevreye dağıtılması, ikram edilmesi şeklinde gelişmiştir.
Osmanlı döneminde pişirilip ikram edilen aşure, günümüzdekinden biraz farklıdır. Öncelikle bu aşurede meyve türevleri bulunmamaktadır. Ayrıca bu aşurede Amerika kökenli bir yiyecek olan fasulye de yoktur, fasulye yerine börülce ve bakla bulunmaktadır.
Günümüzde Muharrem ayının 10. gününde öncelikle Hz. Hüseyin'i anmak ve ilk defa Nuh'un gemisinde pişirildiğine inanılan aşureden pişirip ikram etmek Türk toplumunda oldukça yaygın bir gelenektir.