gdh'de ara...

Türkiye'nin yükselen rolü Suriye'ye yapmak istediği operasyonun önünü açabilir

Recep Tayyip Erdoğan'ın uluslararası sahnedeki rolü yükseldi ve Türk lider gözünü, Suriye'de Halk Koruma Birlikleri (YPG) olarak bilinen gruplara karşı bir operasyona çevirdi.

1. resim
05.08.2022

Ankara'nın Rusya-Ukrayna tahıl anlaşmasındaki merkezi rolü, Moskova'nın bir Türk askeri harekâtını kabul etmesini sağlamada elini güçlendirebilir.

Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Putin arasındaki Soçi'deki zirve, Erdoğan'ın 2019'un başından bu yana Rusya'ya sekizinci ziyareti olacak.

Londra merkezli Foreign Policy Center'da uzman olan Çalışkan;

“Putin ve Erdoğan özel bir ilişki kurdu. Birbirlerini anlıyorlar ve doğrudan iletişim kuruyorlar"

ifadelerni kullanıyor.

Türkiye ve Birleşmiş Milletler'in aracılık ettiğ tahıl anlaşması, yalnızca Ukrayna ürününü değil, aynı zamanda Rus buğdayını ve gübrelerini de serbest bırakarak Rusya'nın yaptırımlardan etkilenen ekonomisini rahatlatmaya yardımcı oldu.

Erdoğan, iki hafta önce Tahran'da gerçekleşen zirvede, Suriye hükümetinin iki ana destekçisini olan Rusya ve İran'ı YPG'ye karşı operasyon için anlaşmaya zorladı. Ancak büyük olasılıkla Türkiye o toplantıdan eli boş döndü.

Şimdi ise Erdoğan, Suriye üzerindeki hava sahasını büyük ölçüde kontrol eden Putin'in, bölgeye yapılacak herhangi bir Türk operasyonuna müdahale etmeme konusunda daha duyarlı olmasını umuyor.

King's College London Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü uzmanlarından Eyüp Ersoy, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın birincil amacı, Suriye'de YPG'nin elindeki bazı bölgelere yönelik Türk askeri harekatı için Vladimir Putin'in tarafını güvence altına almak ve muhtemelen onunla harekat detaylarını hakkında geniş bir şekilde tartışmak. Aynı şekilde bir başka amacı da, İran'ı Türk askeri operasyonuna karşı çıkmaktan caydırmak için Rus işbirliğini sağlamaktır.” tespitinde bulunuyor.

Türkiye, 2016'dan bu yana Suriye'ye dört sınır ötesi operasyon başlattı ve Suriye'nin kuzeyindeki toprakları kontrol ederek YPG'yi sınırdan uzaklaştırmayı ve 30 kilometrelik (19 mil) güvenli bir bölge kurmayı hedefliyor.

Türkiye'nin Ekim 2019'da Suriye'deki YPG'nin bulunduğu alanlara yaptığı sınır ötesi harekat, uluslararası kınamalara yol açmıştı.

Bu Mayıs ayı sonlarında ise Erdoğan, YPG'ye karşı yeni bir operasyon olasılığını gündeme getirdi ve Tahran konferansında bu olasılığı yineledi.

YPG kontrolündeki Tel Rıfat ve Münbiç şehirleri Türkiye'nin öncelikli hedefleri olarak ortaya çıktı.

YPG, Türkiye'ye karşı 38 yıldır “direniş” yürüten ve dünyada birçok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul edilen Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile bağlantılı. PKK, Türkiye, ABD ve Avrupa Birliği tarafından terör grubu olarak kabul ediliyor.

YPG'nin kontrol altında tuttuğu toprakların çoğu, ABD askerlerinin de IŞİD'e karşı operasyonlarda desteklediği Fırat'ın doğusunda yer alırken, Tel Rıfat ve Menbiç, Rus destekli Suriye hükümet güçlerinin büyük ölçüde hakim olduğu nehrin batısındaki YPG yerleşim bölgeleridir.

Uzmanlara göre; Rusya böyle bir operasyonu diplomatik olarak kınayacak ama böyle bir operasyon olursa sahada Türk ordusunun karşısında durmayacak. Nitekim daha önceki operasyonlarda da bu durum yaşandı.

Ankara, Şubat ayındaki Rus işgalinin ardından Ukrayna'ya başta Bayraktar TB2 silahlı insansız hava araçları olmak üzere askeri donanım tedarik etti.

Türkiye, İsveç ve Finlandiya ile NATO'ya katılım teklifleri konusunda bir anlaşma imzalamış olsa da, üyeliklerinin hala her ittifak üyesinin parlamentoları tarafından onaylanması gerekiyor. Erdoğan geçen ay terörle mücadele konusundaki sözlerini tutmazlarsa süreci donduracağını açıkladı.

NATO müttefiklerinin bir Suriye operasyonuna karşı çıkması durumunda Türkiye, bu iki ülkenin üyelik süreçlerini dondurabilir.

Putin ve Erdoğan'ın bu görüşmede, özellikle enerji sektörü başta olmak üzere ekonomik konuları da tartışması muhtemel.

Diğer yandan Türkiye, Rusya'nın bölgedeki dış ticareti ve ilişkileri için bir merkez haline geldi ve Türkiye'nin Batı ile bu ilişkilere müdahale etme potansiyeli var. Türkiye'nin yükselen rolü ve Rusya'nın Türkiye'ye olan ihtiyacı son aylarda arttı, bu nedenle Rusya, Türkiye'nin isteklerine, istemese de yeşil ışık yakabilir.

Al Monitor'de yayımlanan analiz gdh.digital tarafından çevrilmiştir.