Yunanistan, casusluk iddiasıyla gözaltına aldığı iki Türk için mahkumiyet kararı verdi
Geçtiğimiz yıl 14 Aralık tarihinde, Fransız haber ajansı AFP, Rodos'ta iki Türk vatandaşının casusluk iddiasıyla gözaltına alındığını duyurdu. Rodos Başkonsolosluğunda sekreter olarak görev yapan Sebahattin Bayram ve Meis ile Rodos adaları arasında sefer yapan bir feribotta görevli Mehmet Nezametin isimli bir Türk vatandaşının, Yunan Donanmasına ait unsurları fotoğraflayıp verileri Ankara'ya ilettiği iddia ediliyordu.
Yunan yasalarına göre haklarında işlem başlatılan bu kişilerin Yunan askerlerinin ve donanmasının hareketlerini paylaştığı öne sürüldü. Olayla ilgili olarak Yunan istihbarat biriminin de devrede olduğu kaydedildi. Bu haberle birlikte, Doğu Akdeniz eksenli sorun yaşayan iki ülke ilişkilerindeki krizler listesine bir yenisi eklendi.
Mahkeme kararı açıklanmadan önce Yunan medyası duyurdu
13 Aralık 2021 itibariyle başlanan yargılamada iki Türk vatandaşı suçlu bulunarak beşer yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Karar, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı tarafından tepkiyle karşılandı.
Bakanlığın açıklamasında dile getirilen bir ifade ise mahkemenin yargı sürecini nasıl yürüttüğü hakkında önemli bir mesaj içeriyordu. Bakanlığın açıklamasında;
"Mahkeme kararının daha açıklanmadan Yunan basınında yer bulması da yürütülen sürecin usulsüzlüğünü bir kez daha gözler önüne sermiştir. Personelimizin haklarının korunması amacıyla, Yunan iç hukukunda ve uluslararası hukukta gereken tüm adımlar atılmaya devam edilecektir."
ifadeleri kullanılıyordu. Yargılama sürecinin tamamlanmasından önce nihai kararın medyaya yansımış olması, tutuklu bulunan iki türk vatandaşı hakkındaki kararın yargı sürecinden önce verildiğini, yargılamanın ise bir formaliteden ibaret olarak gerçekleştirildiğini gözler önüne seriyor.
İkili ilişkilerdeki krizler derinleşiyor
Bu gelişme ile Türk-Yunan ilişkilerinde, Kıbrıs, Doğu Akdeniz'deki deniz yetki alanları, adaların silahlandırılması, azınlıklar, hava sahası gibi çok boyutlu sorunlara bir yenisi eklenmiş oldu.
İki Türk vatandaşının hukuki usûllere uygun olmayan bir şekilde tutuklanıp hapis cezasına çarptırılması ise bu krizlerin önümüzdeki dönemde derinleşeceğine işaret ediyor.