15 Temmuz hain darbe girişiminin 7. yılında FETÖ içindeki parçalanma iyice netleşti

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'e en yakın isimler arasında maddi konular, yaşanan kavgalar sonucu örgütteki ayrışma iyice netleşirken, Gülen'in "sır küpü" Cevdet Türkyolu tarafından darp edildiği iddia edilen Osman Şimşek ilk kez gerçekleri itiraf etti.

1. resim

Terör örgütünün elebaşı Gülen'in 25 yıllık talebesi ve Herkül.org sitesinin yöneticisi Osman Şimşek, örgütün en üst kademesinde etkin olduklarını iddia ettiği grubun üyesi, aynı zamanda Gülen'in "kara kutusu" olarak bilinen Cevdet Türkyolu ile arasında geçenleri, FETÖ'nün medya yapılanmasında olduğu için, İçişleri Bakanlığının iadesi istenenler listesinde bulunan Asım Yıldırım'ın YouTube kanalında anlattı.

İlahiyat mezunu olan ve örgüt tabanına yönelik yapılan dini içerikli sohbetlerin internette yayına hazır hale getirilmesindeki sorumluluğundan dolayı Gülen'e en yakın isimler arasında yer alan Şimşek, darbe girişiminin 7. yılının arifesinde, Yıldırım'ın "Konuşmak Zamanı" adlı programında, Türkyolu ile arasında yaşanan kavganın gerçek olduğunu açıkladı.

Aslen Tokat'ın Almus ilçesinden olduğunu ve ortaokul üçüncü sınıftan itibaren Gülen ve ekibiyle irtibatta olduğunu belirten Şimşek, örgütün siyasallaşması, 15 Temmuz Darbe Girişimi'ndeki rolü, makam, mevki, para hırsı yüzünden yaşanan gruplar arası ayrışmalar gibi birçok konuda itiraflarda bulunurken, "örgüt içinde bir yapının Gülen’i yanlış bilgilendirildiğinin", inanılanın aksine, "Gülen'in fikirlerinin yönlendirilebilir" olduğunun altını çizdi.

Şimşek, 2010’lu yıllardan başlayarak, "devlete dokunan insanlarda bir başkalaşma, farklılaşmanın baş gösterdiğini, bu tarz hatalı, kusurlu insanların kenara çekilmesi gerektiğini" ifade etti.

Şimşek, örgütün çizgisindeki sapmaya işaret etti

Terör örgütünün internetteki dini içeriklerinin organizasyonundan sorumlu Şimşek, Gülen'in, konuşmalarında aslında örgüt üyelerine hitaben söylediği bazı sözlerin, örgüt içinde bir grup tarafından, hükümet liderlerine söylenmiş gibi lanse edildiğine, bu konuda söz konusu sitede, Gülen’in bir videosunun altına yazdığı bir uyarı yazısının ise örgütün üst düzey isimlerince silinmesi hadisesine atıfta bulundu.

Şimşek, Yıldırım'ın, "Çok fazla mı siyasallaşmıştık?" sorusuna, "Buna hayır diyemeyeceğim. Çizginin korunabildiğini söyleyemem." diyerek, örgütün çizgisindeki sapmaya ve Türkiye’deki siyaseti ele geçirme hırsına işaret etti.

1999'dan beri ABD’de Pennsylvania'daki FETÖ kampında ikamet eden ve Türkyolu ile yaşadığı kavgadan sonra Teksas'a taşınmak durumunda kalan Osman Şimşek, ısrarla röportaj isteyen diğer FETÖ firarisi gazeteci Ahmet Dönmez'in isteğini kabul etmediğini, ancak kendisine, "Adımın geçtiği hadiseler doğruysa sesim çıkmaz. Ama yalansa sizi tekzip ederim. Bu kadar basit." dediğini aktardı.

Şimşek, "Az bir tenkit ifade eden şeyler olduğunda, sizi Pakraduni yapabilir, hain ilan edebilirler. Siz tek başınasınız. Ama onların Facebook, WhatsApp grupları var, Zoom toplantıları var." sözlerinin ardından, Dönmez’in söz konusu olay hakkında yazdıklarının "doğru olduğunu" da dile getirdi.

İsveç'teki evinden günlük Youtube yayınları yapan ve Osman Şimşek’in röportajını analiz eden Ahmet Dönmez de son yayınında, hakkında yazdığı yazıların veya yaptığı konuşmaların hiçbirini tekzip etmeyerek, Şimşek'in kendisini onaylamış olduğunu vurguladı.

Dönmez, Cevdet Türkyolu, Mustafa Özcan ve Adil Öksüz'ün başını çektiği grup tarafından sahiplenildiğini belirttiği Mehmet Değerli'nin, Gülen’in çok eski arkadaşı ve Bank Asya’nın kurucularından Cahit Değerli’nin oğlu olduğu ve bu yüzden FETÖ elebaşının, onun getirdiği haberlere güvendiği bilgisine yer verdi.

Ahmet Dönmez'in yayınları ve bu yayınlardaki iddialarının doğruluğunu onaylayan Osman Şimşek'in ifşaları sonucu, örgüt tabanının kendisine, "Mehdi" ve kutupların kutbu anlamında "Kutb-ul Aktab" gibi olağanüstü yakıştırmalar yaptığı Gülen'in "her şeyi bilemeyeceği, fikirlerinin yönlendirilebileceği" en yüksek seviyeden bir örgüt üyesince ispat ve itiraf edilmiş oldu.

Böylece, örgüt içinde, "Gülen'in Hz. Muhammed ile her gece görüştüğü, işlerini Hz. Cebrail ile istişare ettiği, yanılmaz ve yanıltılamaz olduğu" gibi mesnetsiz iddialar da çökmüş oldu.

Gülen'in darbe karşıtlığı söylemi "çelişkili"

FETÖ'nün iç çatışmaları ve 15 Temmuz Darbe Girişimi'nde aldıkları role dair uzun yazı dizileri yazan ve YouTube konuşmaları hazırlayan firari Ahmet Dönmez, Gülen'in darbeye karşı olduğunu söylemesine rağmen, "yaptıklarının, söyledikleriyle çeliştiğine" vurgu yaptı.

Şimşek'in konuşması üzerine, 15 Ağustos 2021’de yayımladığı kendi yazısına atıfta bulunan Dönmez, Gülen’in 7 Haziran 2015'teki genel seçimlerden bir iki gün öncesinde bile "7 Haziran olur ama bu seçimler olmaz." dediğinin "net bilgi" olduğunu, bunu, bizzat Gülen’in ağzından duyanlardan dinlediğini ifade etti.

Dönmez, 7 Haziran seçimlerinden sonra "cemaatin yeniden dizayn edildiğini, içinde dönüşümler olduğunu" belirttiği yazısında, Mehmet Değerli’nin 7 Ocak 2015’te kampa yerleştiğini, Nisan 2015'ten itibaren de "seçim olmayacak" türünden mesajları yaydığını, o süreçte cemaatin vitrinindeki isimlerin de aynı yönde yazılar yazdığını, bu bilgiyi de Gülen’e dayandırdıklarını belirtmişti.

Ayrıca Dönmez, 7 Haziran öncesi, örgüt içinde her 10 günde bir "darbe olacak" dedikodularının yayıldığı, Gülen’in Değerli’den aldığı bu bilgilerin, Mustafa Özcan ve Adil Öksüz tarafından, "Efendim bizdeki bilgiler de öyle" denilerek teyit edildiği ve FETÖ elebaşının bu yolla darbeye ikna edildiği bilgilerini paylaşmıştı.

Dönmez ayrıca, darbe için önce 20 Nisan tarihinin verildiğini, sonra bu takvimin 27 Nisan, 9, 19 ve 29 Mayıs olarak güncellendiğini ifade etmiş ve Gülen’in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetiminin devrilmesini arzu ettiğini, ancak örgütten bunun bilinmemesini istediğini kaydetmişti.

Tartışma