Africa Defense Forum: Suriye'deki yenilgi Rusya'nın Afrika stratejisini nasıl etkileyecek?

Suriye'deki yenilginin ardından güvenilir lojistik üslerini kaybeden Rusya'nın Afrika stratejisi tehlikede! Rusya'nın Afrika'da sunduğu “rejimi ayakta tutma paketi” artık güvenilir değil.

1. resim

Afrika merkezli yayın organlarından Africa Defense Forum'da, Suriye'de Rusya destekli Esad rejiminin çöküşünün ardından, Rusya'nın Afrika'daki politikalarının olası etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Esad'ın düşüşünün dünya çapında jeopolitik etkileri olsa da, en fazla Rusya'nın Afrika'daki etkisi üzerinde yankı uyandıracağı belirtilen analizde, Rusya'nın Esad rejiminin koruyamamasının Afrika'daki ülkelere sunduğu güvenlik vaatlerinin de sorgular hale geldiği belirtildi.

Analizde ayrıca; bu gelişmenin ardından Rusya'nın Orta Doğu ve Afrika'daki lojistik hatlarının kesilme tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı ve önemli yatırımlarının çoğunun tehlikeye girdiği belirtildi.

İşte Africa Defense Forum'da yayınlanan analiz:

Yıllarca Suriye'de Beşar Esad'ı askeri olarak destekleyen Rusya, Aralık ayında hükümeti hızla deviren isyancıların saldırısına karşı Esad'ı koruyamadı.

Esad'ın düşüşünün dünya çapında jeopolitik etkileri olsa da, Rusya'nın Afrika'daki etkisi üzerinde de güçlü bir yankı uyandırdı.

Institute for the Study of War'da yapılan değerlendirmede;

“Bu gelişme, Moskova için stratejik bir siyasi yenilgidir ve Kremlin'i krize sokmuştur. Suriyeli muhalifler ülke genelinde iktidarı hızla ele geçirirken, Rusya'nın bir güvenlik ortağı olarak rolünü tartışmaya açtı.”

ifadeleri kullanıldı.

Rus birlikleri ve askeri varlıkları Hmeymim hava üssü ve Tartus deniz üssü olmak üzere iki ana mevziye çekilirken uzun konvoylar Suriye yollarını tıkadı. Savaş gemileri, kargo gemileri, savaş uçakları ve nakliye uçakları kaostan kaçınmak için Rusya'ya geri dönerken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye'nin uzun ve kanlı iç savaşında kaybeden tarafı desteklediği ortaya çıktı.

Sky News muhabiri Ivor Bennett Moskova'dan yaptığı açıklamada;

“Bu Kremlin için küçük düşürücü ve potansiyel olarak da zarar verici olacak. Son on yılda Esad'ı iktidarda tutmak için çok şey yaptıktan sonra şimdi önemli bir stratejik müttefiklerini kaybettiler ve bu da Rusya'nın bölgesel nüfuzuna ciddi zarar verebilir.”

değerlendirmesinde bulundu.

İki ana üs Afrika ile Rusya arasında önemli lojistik merkezler olarak hizmet veriyordu. Uzmanlar Suriye'nin yeni liderlerinin Rus güçlerinin bu üsleri elinde tutmasına izin verip vermeyeceğinin belirsiz olduğunu belirtiyor.

Libya merkezli Sadeq Enstitüsü Direktörü Anas el-Gomati Bloomberg'e yaptığı açıklamada;

“Güvenilir bir hava köprüsü olmadan Rusya'nın Afrika'da güç yansıtma kabiliyeti çöküyor. Rusya'nın Akdeniz ve Afrika'daki tüm operasyonel stratejisi pamuk ipliğine bağlı.”

tespitinde bulundu.

Hmeymim hava üssü, Afrika'ya giderken yakıt ikmali yapan askeri ve kargo uçakları için önemli bir duraktı.

İngiltere'nin Moskova'daki eski savunma ataşelerinden John Foreman, Rusya'nın Suriye'deki üslerini kaybetmesinin, özellikle Burkina Faso, Orta Afrika Cumhuriyeti, Libya, Mali ve Nijer'de bulunan 20,000 paralı askerin desteklenmesini çok daha zor hale getireceğini söyledi.

John Foreman İngiliz The Telegraph gazetesine verdiği demeçte;

“Bu üslerin kaybedilmesi Rusya için güney kanadında önemli bir stratejik gerileme anlamına geliyor. Rusya'nın genel olarak kalıcı üsleri yok, bu nedenle her ikisi de önemli ve her ikisi de son yedi yılda önemli yatırımlar yaptı.”

ifadelerini kullandı.

Esad'ın Moskova'da sürgünde olmasıyla birlikte Rusya'nın Orta Doğu ve Afrika'daki en önemli yatırımlarının çoğu tehlikeye girmiş oldu. Ancak itibar zedelenmesi herşeyin üzerinde bir etki uyandırabilir.

Rusya'nın Afrika'daki ülkelere sunduğu “rejimi ayakta tutma paketi” artık o kadar da güvenilir görülmeyecek.

Italian Institute for International Political Studies araştırma görevlisi olan Federico Manfredi Firmian, The Africa Report'a yaptığı açıklamada;

“Mali, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Rus güvenlik güçlerine bağımlı olan diğer ülkelerdeki iktidarlar, Moskova'nın kriz zamanlarında yardımlarına gelme kapasitesini sorgulamaya başlayabilir.”

değerlendirmesinde bulundu.

Tartışma