Arab News: Netanyahu “Yeni Ortadoğu” söylemi ile neyi hedefliyor?
İsrail; Irak, Suriye, Lübnan ve son olarak İran ile yaşadığı çatışmalarla hedefine doğru ilerliyor. Peki Netanyahu, “Yeni Ortadoğu” söylemi ile neyi hedefliyor?
Son Güncelleme: 27.06.2025 - 05:30
Suudi Arabistan merkezli yayın organlarından Arab News'de İran-İsrail savaşının ardından Netanyahu'nun sıkça kullanmaya başladığı “Yeni Ortadoğu” söyleminin ve olası yeni hamlelerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun 1990'lardan bu yana İran'a karşı kampanya yürüttüğüne dikkat çekilen analizde, özellikle son 2 yıl içerisinde Gazze'deki soykırımı, Lübnan ve Suriye saldırılarının ardından İran'ı da zayıflatacağı bir senaryo konusunda önemli adımlar attığı belirtildi.
Analizde ayrıca; Netanyahu'nun bundan sonraki olası hamlelerine ve Ortadoğu'da yaşanabilecek gelişmelere dair öngörülere yer verilerek, İsrail'in sözde “büyük İsrail'in” bir parçası olarak Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak'a yönelik teolojik iddiaları konusunda daha da cesaretleneceği belirtildi.
İşte Arab News'de yayınlanan analiz:
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, 1990'lardan bu yana İran'a karşı kampanya yürütüyor. Tıpkı Washington'u Irak'ın Saddam Hüseyin'i kışkırttığı gibi, Tahran rejimini kışkırtmak için mümkün olan tüm bahaneleri kullandı.
Özellikle İran, Irak ve Suriye İsrail'in yeminli düşmanlarıydı. Ancak Netanyahu, ABD'yi bu rejimleri tehdit etmek, cezalandırmak ve sonunda saldırmak için kullanırken, bu düşmanlıkların neden var olduğu konusunda kimse temel soruyu sormamasına dikkat etti.
Filistin trajedisi ise bu üç çatışmanın da merkezinde yer alıyordu.
7 Ekim 2023'teki Hamas'ın Aksa Tufanı, zor durumdaki Netanyahu'ya sadece Gazze ve Batı Şeria'daki Filistinlilere değil, aynı zamanda bölgedeki İran'ın vekillerine ve nihayetinde 13 Haziran'da İran'a karşı savaş açmak için bir bahane sağladı.
ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine saldırısı ise Netanyahu'nun planına can suyu sağladı. Bu da şüphesiz olarak İsrail tarafından şekillendirilmiş yeni bir Orta Doğu hayaliydi.
Aralık 2023'ten bu yana İsrail lideri, İsrail'in Batı dünyası adına bir savaş yürüttüğünü ve Orta Doğu'yu yeniden şekillendirmek istediğini ilan ediyor ve bunu, bu hedefe her zamankinden daha yakın olduğunu defalarca dile getirdi.
İsrail ile İran arasındaki son çatışmayı sona erdirmek için Tahran, rejimini korumak ve ABD ile daha geniş çaplı bir savaşı önlemek için gerilimi azaltmak zorunda kaldı.
Peki, bölgesel jeopolitik açıdan zayıflatılmış bir İran ne anlama geliyor?
Eğer ABD ve İsrail'in iddia ettiği gibi İran'ın nükleer programı ciddi şekilde zayıflatılmışsa, diplomasiye geri döndüğünde yeni şartlar ortaya çıkacaktır.
İran, anlaşmazlığın ana konusu olan uranyum zenginleştirme kabiliyeti konusunda daha katı koşulları kabul etmek zorunda kalabilir. Kalıcı bir çözüme giden herhangi bir siyasi yol, bu konuyu çözmek zorunda olacaktır.
Ancak Netanyahu için bu artık sorun değil. Onun için rejim değişikliği artık nihai ödül olarak kabul ediliyor. Trump yönetimi için ise bu, pozisyonunun belirsiz kaldığı bir durum. İran'ın teslim olması ise olası görünmüyor.
Netanyahu ise, Washington ile Tahran arasında herhangi bir siyasi uzlaşmaya direnecektir. Ancak Trump yönetimi, ABD'nin yeni bir Orta Doğu savaşına girmesine karşı çıkan “Amerika'yı Yeniden Büyük Yap” tabanını düşünmek zorunda. ABD, bölgedeki uzun süreli bir savaştan endişe duyan Arap müttefiklerinin tutumunu da dikkate almak zorunda kalacak.
Netanyahu, iki yıldan kısa bir sürede ordusunun Gazze'deki Hamas'ı ve Lübnan'daki Hizbullah'ı yok ettiğini, Beşar Esad rejiminin düşmesine yardımcı olduğunu, Yemen'deki Husi'lerin gücünü zayıflattığını, Irak'taki İran yanlısı milisleri etkisiz hale getirdiğini ve İran'ın misilleme yapma kabiliyetini engellediğini iddia edecektir.
Bütün bunları Batı adına yaptığını ve aynı zamanda Ortadoğu'yu yeniden şekillendirdiğini söyleyecektir ki bu söylemleri parça parça da olsa da dile getiriyor.
Netanyahu'ya göre İran ve vekilleri kenara itilirse, İsrail neredeyse hiç düşmanı olmayan önemli bir bölgesel güç olarak ortaya çıkacak ve bu senaryo giderek daha olası hale geliyor.
7 Ekim'deki Hamas saldırılarına geri dönüp, İsrail'in çıkarlarına hizmet eden büyük bir jeopolitik domino etkisinin nasıl gerçekleştiğini görebiliriz.
Peki bu, bölge için ne anlama geliyor?
İran'ın zayıflatılması ve iktidar değişimi sonucunda İsrail, gerçek bir tehdit olmayan bölgenin en üstün gücü olarak ortaya çıkacak. Netanyahu'ya göre böyle bir gerçeklikte İran tehdit olmaktan tamamen çıkacak ve İsrail'e gerçek bir tehdit oluşturamaz hale gelecek.
İran'ın nükleer tehdidi ortadan kalkmış olsa bile, İsrail'in Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'na katılması olası değil ve İsrail, bölgede nükleer silaha sahip tek ülke olmaya devam edecek.
Bütün bu süreç hayata geçerken İsrail ayrıca, Gazze'de uluslararası toplumun neredeyse hiç tepki göstermediği en kapsamlı etnik temizlik planını uygulamaya devam edecek.
Gerçek şu ki, İsrail aylardır Gazze'deki soykırım savaşı konusunda uluslararası toplumu manipüle ediyor. Şimdi ise dünyaya, Batı dünyası adına İran'la savaştığını söylemek istiyor.
Sonuç
Bu kritik anda ABD Başkanı Donald Trump, bölgedeki tüm çatışmaların kök nedenlerini ele alan yeni bir siyasi süreç başlatmalıdır.
Zira İran'ı safdışı bırakmak, Netanyahu ve İsrailli aşırılık yanlılarını, sözde büyük İsrail'in bir parçası olarak Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak'a yönelik teolojik iddialarını daha da cesaretlendirecek.
Diğer yandan Netanyahu'nun “yeni Ortadoğu'su” Filistinlilere yaşam hakkı vermeyecek ve İsrail'in bölgesel hegemon olarak varlığını sürdürmesi için Arap dünyası da esareti almak için çalışacaktır.
Kaynak:
Arab NewsThe Guardian: ABD'nin “İsrail'in üstünlüğüyle bölgeyi yönetme” yaklaşımı çöküyor!
The Guardian: Trump'ın Ortadoğu kumarı nasıl sonuçlanacak?

Netanyahu'dan "Trump arkamda soykırım yaparım" mesajı: Orta Doğu haritasını yeniden çizeceğiz

İsrail Genelkurmay Başkanı Suriye'ye saldırı planını onayladı
Alman halkının %51'i İsrail'e silah ihracatına karşı çıkıyor
ABD öğrencilerin vize başvurularını askıya aldı
The National Interest: Türkiye'nin etkili bölgesel güç hamlesi ve beklentiler
National Security Journal: Trump'ın Ukrayna Savaşı'nı 'Avrupalılaştırma' stratejisi ve savaşın geleceği
The New York Times: Avrupa yerli savunma sanayi ve ABD bağımlığı ikilemini aşabilecek mi?
Responsible Statecraft: İsrail'in “Çevre Doktrini” ve artan Türkiye rahatsızlığı
Responsible Statecraft: Trump'ın “yaptırım tehdidi” Rusya'yı durdurabilir mi?
The New Arab: İsrail-Suriye ilişkileri nereye evrilecek?
The National Interest: ABD, Türkiye'yi neden F-35 programına kabul etmeli?
National Security Journal: ABD ve Rusya, Ukrayna'da filli bir savaşa mı sürükleniyor?
Arab News: Azerbaycan-Rusya gerilimi ve Türkiye'nin dengeleyici rolü
The New Arab: İsrail'in Gazze'deki tehcir ve kabus senaryosu

