Arab News: Türkiye, Ukrayna savaşında eşsiz bir yaklaşım sergiliyor

Hakan Fidan'ın Kiev'e tren yolcuğu sırasındaki detaylar Türkiye'nin savaştaki ağırlığına işaret ediyordu. Türkiye süreçte, ABD-Rusya çerçevesinin ötesinde bir diplomatik alan yaratarak başrolü üstlenebilir.

Son Güncelleme: 08.06.2025 - 02:15

Abone Ol

Google News Logo
Arab News: Türkiye, Ukrayna savaşında eşsiz bir yaklaşım sergiliyor

Suudi Arabistan merkezli yayın organlarından Arab News'de, Türkiye'nin Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi için üstlendiği rolün ve artan küresel etkisinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

Türkiye'nin savaşın başından bu yana iki taraf ile de dengeli bir ilişki yütüretek eşsiz bir strateji izlediği tespiti yapılan analizde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Polonya'dan Ukrayna'ya tren ile yaptığı yolculuğu da dikkat çekilerek, yolculuk sırasındaki detayların Türkiye'nin savaştaki ağırlığına işaret ettiği belirtildi.

Analizde ayrıca, Türkiye'nin savaşı bitirmek için gerçekleştirdiği İstanbul görüşmelerinin önemine ve olası geleceğine dair değerlendirmelerde bulunuldu.

İşte Arab News'de yayınlanan analiz:

2022 yılında Rusya'nın Ukrayna'ya tam ölçekli işgalinin başlamasından bu yana, Ukrayna hava sahası kapatıldı ve karayolları seyahat için güvenli hale getirilemedi.

Bu nedenle trenler, ulaşımın ana aracı haline geldi ve son üç yıl içinde, Ukrayna ile dayanışmalarını göstermek isteyen çok sayıda yabancı lider, başkent Kiev'de Cumhurbaşkanı Zelenskiy ile görüşmek için trenle seyahat etti.

Polonya'nın güneydoğusundan Kiev'e 10 saat süren gece treni yolculuğu, “demir diplomasi” olarak bilinir hale ve Ukrayna savunmasına bağlılığın sembolü haline geldi.

Genellikle, bu tren yolculuklarının programı ve kesin güzergahı gizli tutulur ve saldırı riskini azaltmak için her zaman iki alternatif güzergah hazırlanır. Bunlardan biri gerçek tren için, diğeri ise aldatmaca “hayalet tren” için düzenlenir. Bu önlem, özellikle geçen yıl ABD Başkanı Joe Biden'ın gezisi sırasında kullanıldı.

Bu yolculuğa son çıkan son yetkililer arasında, bir gazeteci heyetinin eşlik ettiği Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan vardı.

Türk medyası, hem trende hem de güzergah boyunca güvenlik personeli bulunan ve sıkı bir şekilde korunan trene erişim izni alan ilk medya oldu. Genellikle bu yolculuklar sırasında, Rus insansız hava araçlarının görüş alanını en aza indirmek için perdeler kapalı tutulur. Ancak Fidan'ın yolculuğu sırasında perdeler açık bırakıldı.

Bu da Türkiye'nin savaştaki ağırlığına işaret ediyordu.

Bu “demir diplomasi”, aslında dünya liderlerini Polonya'dan Ukrayna'ya trenle götürmekten daha fazlası anlamına geliyor.

Ukrayna'ya uluslararası desteği sürdürmek için çok önemli ve her yolculuk, savaşa rağmen Ukrayna'nın dünyayla bağlantısının devam ettiğini gösteriyor. Ayrıca, diplomasiyi teşvik etmek ve savaşa yönelik küresel ilgiyi sürdürmek için de önemli bir platform olarak öne çıkıyor.

Demir diplomasi, Ankara'nın zorlu zamanlarda Ukrayna ile dayanışmasını gösterme yollarından biriydi ve Türkiye için bu diplomatik çabalar, aslında daha geniş bir stratejinin yansıması.

Zira; savaşın başlangıcından bu yana Ankara, hem Zelenskiy hem de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ilişki kurabilen bir aktör olarak kendini dikkatli bir şekilde konumlandırdı.

Türkiye'nin savaşa diplomatik bir çözüm bulmak için son girişimleri arasında, iki tarafı barış görüşmeleri için bir araya getirmeyi amaçlayan İstanbul süreci de yer aldı.

İstanbul süreci kapsamında Mayıs ve Haziran aylarında iki tur görüşme gerçekleştirildi. ABD Başkanı Donald Trump'ın Körfez ziyaretine denk gelen geçen ayki toplantı, ateşkesle sonuçlanmadı ancak esir takası konusunda bir anlaşmaya varıldı.

Hakan Fidan ve Türkiye'nin güvenlik kurumlarının başkanlık ettiği son turda da ateşkes sağlanamadı. Ancak Fidan, müzakerelerin yeniden başlamasıyla birlikte “daha iyimser bir hava” olduğunu belirtti.

Somut bir ilerleme sağlanamamasının nedeni, savaşın karmaşık yapısı ve iki tarafın yeterli irade göstermemesi olabilir.

Ancak İstanbul süreciyle Türkiye'nin daha geniş hedefi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Zelenskiy ve Putin arasında yüksek düzeyli bir zirve düzenlemek olarak görülüyor ve bu zirve, savaşta potansiyel bir dönüm noktası olabilir.

İstanbul süreciyle Türkiye, iki tarafı bir araya getirmeyi başardı ve şimdi geleneksel ABD-Rusya çerçevesinin ötesinde bir diplomatik alan yaratarak başrolü üstlenmeyi hedefliyor.

Burada Ankara'nın rolü kolayca sınıflandırılamaz. Bazıları Türkiye'yi arabulucu veya müzakereci olarak nitelendirirken, Türkiye daha doğru bir ifadeyle kolaylaştırıcı rolünü üstleniyor.

Çözüm arayışında olan tarafları desteklemek için sürece dahil olan arabulucu, sistem veya çatışma durumuna aşina değildir, ancak kolaylaştırıcı bir aktör, savaşların çıktığı sistemin bir parçasıdır.

Türkiye de savaşın etkilediği jeopolitik manzaranın, özellikle de Karadeniz bölgesinin bir parçası.

Türkiye'nin güvenliği ve stratejik çıkarları için tarihsel olarak hayati öneme sahip olan bu bölge, Batı ile Rusya arasındaki rekabetin devam etmesi nedeniyle daha da kritik hale geldi ve bu yakınlık, Ankara'ya sürece dahil olmaya devam etmek için hem motivasyon hem de avantaj sağlaıyor.

Türkiye'nin motivasyonu ayrıca, uluslararası sahnede etkisini genişletme, bölgesel istikrarı koruma ve savaş sonrası çözümde kendine bir rol biçme hedefi ile de tanımlanabilir.

Kaynak:

Arab News

GDH Digital'i sosyal medyadan takip edin!

etiketler
Rusya
Ukrayna
İstanbul
Türkiye
Barış
ABD
Hakan Fidan
Erdoğan
Loading Spinner