Bahçeli’den tarihi benzetme: Günümüzün Süleyman’ı Erdoğan'dır
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, deprem konutlarının teslim töreninde önemli mesajlar verdi. Bahçeli, “Hamdolsun; Türk milletinde ne Süleyman biter ne de Sinan biter. Günümüzün Süleyman’ı Cumhurbaşkanımız Erdoğan’dır; Sinan’ı ise Bakan Murat Kurum’dur” ifadelerini kullandı.
Son Güncelleme: 27.12.2025 - 15:37
- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Asrın İnşası Türkiye’nin Başarısı: 455 Bin Konut Tamam" programına katılarak önemli açıklamalarda bulundu.
- Bölgesel ve küresel senaryoların Türkiye’yi karıştırma çabalarına karşı toplumsal direnç gösterilmesi gerektiğini ifade etti.
- Siyonist-emperyalist projelerin kardeşlik hukukuna zarar vermemesi için "tek nefes" olma çağrısı yaptı.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Asrın İnşası Türkiye’nin Başarısı: 455 Bin Konut Tamam" programı kapsamında vatandaşlarla bir araya geldi. Yapımı tamamlanan konutların teslim heyecanının yaşandığı etkinlikte kürsüye çıkan Bahçeli, Türkiye'nin imar ve ihya çalışmalarındaki başarısına değinirken, aynı zamanda ülkenin karşı karşıya olduğu dış tehditlere karşı da sert uyarılarda bulundu.
Küresel senaryolara karşı dirençli olmalıyız
Konuşmasında dış güçlerin bölge üzerindeki planlarına dikkat çeken Bahçeli, "Bölgesel ve küresel senaryoların ülkemizi ve bölgemizi karıştırmasına hep birlikte direnmeliyiz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin huzurunu bozmaya yönelik girişimlerin ancak toplumsal bir mutabakat ve kararlılıkla boşa çıkarılabileceğini belirten MHP Lideri, milli bir duruş sergilenmesinin tarihi bir sorumluluk olduğunu vurguladı.
“Türk milletinde ne Süleyman biter ne de Sinan”
Bahçeli şunları kaydetti:
Sayın Cumhurbaşkanım,
Aziz Vatandaşlarım,
Değerli Hataylı Kardeşlerim,
Evvelemirde sizleri hürmetle, muhabbetle, en iyi dileklerle selamlıyor; yüksek heyetinize kalbimin en derin köşelerinden gelen şükranlarımı sunuyorum.
“Asrın İnşası Türkiye’nin Başarısı: 455 Bin Konut Tamam” temalı program münasebetiyle milli birlik ve kardeşliğimizin sembol şehirlerinden Hatay’ımızı ziyaretten, göz kamaştıran gelişmelere yerinde şahit olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum.
Takdir ve hayranlıkla müşahede ediyorum ki, Hatay küllerinden yeniden doğmuş, baştanbaşa inşa ve ihya seferberliğiyle ayağa kaldırılmıştır.
6 Şubat 2023 tarihinde maruz kaldığımız, şiddeti 7,6 ve 7,7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş merkezli depremlerin hemen ardından korkunç felaketin yaralarını sarmak için devlet ve millet dayanışmasıyla muazzam bir mücadele başlatılmıştı.
Malumunuz olduğu üzere, bu felaketin tesiri 110 bin kilometrekarelik bir alanda varlığını acı ve acıklı şekilde göstermişti.
11 ilimiz, 113 ilçemiz, 6 bin 514 köyümüz, dahası sayıları 14 milyonu bulan vatandaşımız depremin vahim sonuçlarıyla, yürekleri kavuran yıkımıyla karşı karşıya kalmıştı.
Esasen milletimizin tamamı hüzünle sarsılmış, Türkiye’miz doğudan batıya, kuzeyden güneye manen ve madden asrın felaketiyle sallanmıştı.
Huzurlarınızda 6 Şubat depremlerinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmetler diliyor; kabirleri nur, mekanları cennet olsun diyorum.
Nusret-i İlahi’den niyazım, böylesi felaketlerden ülkemizi ve milletimizi esirgemesi, keremini ve merhametini üzerimizden eksik etmemesidir.
Şu hususu özellikle ifade etmeliyim ki; molozların, beton blokların, taş ve toprak yığınlarının altında kalan, umut ve hayallerini çöken binaların altında bırakan on binlerce kardeşimizin emaneti emanetimiz, hatıraları hatıramız, hedefleri de hedefimizdir.
Türk milleti, tarihin hiçbir döneminde felaketlere boyun eğmemiş; sabrın, şükrün ve metanetin istikametinden ayrılmamıştır.
Kahır bulutlarından lütuf bereketinin yağacağına inanarak nice zorluğa göğüs germiş, karamsarlığın yüksek dalga boyunu her seferinde imanla ve iradeyle aşmasını bilmiştir.
Pek çok fitne ataklarına ve karanlık kampanyaya rağmen devlet ile millet arasına hiçbir menfur ve melun iç veya dış mihrak girememiştir.
Felaketleri geçim kapısı haline getirmek için el ovuşturanlar sonuçta ve sonunda mutlaka kaybetmiştir.
Acılarımızın ve anılarımızın üzerinde istismar şantiyesi kurmak için devreye girenler en derin hayal kırıklıklarına uğramışlardır.
Yapmak yerine yıkmanın, doğru ve dürüst olmak yerine yalan ve dedikodu yaymanın derdine ve peşine düşenler milletin safında değil zilletin tarafında olduklarını asla gizleyememişlerdir.
Felaketlerden rant devşirmenin arayış ve amacına kilitlenmek ahlaki ve insani bir tavır olmadığı gibi, demokrasi ve siyaset değerlerinin de dışındadır.
6 Şubat felaketinden çıkar elde etmek isteyen, devleti ve hükümeti zorda bırakmak için her türlü söz ve ayak oyununa müracaat eden küçük ve sinsi bir azınlığa karşı maşeri vicdan suskun kalmamış, tertip ve tezgahların hepsini teker teker boşa düşürmüştür.
Çünkü bütün saptırma ve iftiraların çürütülme ispatı, yani asrın inşa ve ihya faaliyetlerinin muhteşem belgesi işte Hatay’dadır, Malatya’dadır, Adıyaman’dadır, Adana’dadır, Elazığ’dadır, Diyarbakır’dadır, Gaziantep’tedir, Şanlıurfa’dadır, Kahramanmaraş’tadır, Osmaniye’dedir, Kilis’tedir, Tunceli’dedir; Kayseri, Sivas ve Bingöl’dedir.
Hizmet eden himmet bulacaktır. Himmet gören hidayet ve hikmetin esenliğiyle müşerref olacaktır.
Kalbi milleti ve ülkesi için atanlar, bu kapsamda geceyi gündüze katarak çalışanlar, hatta nefes alır gibi, en dik yokuşları tırmanır gibi gayret edenler hem kulun rızasına, hem de Allah’ın ihsanına layık olanlardır.
Bu vesileyle başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere;
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum’a, ilgili tüm bakan ve bürokratlarımıza, mühendislerimize, işçilerimize, gönüllü sivil toplum kuruluşlarımıza, asrın inşasında emeği geçenlere yürekten teşekkür ve tebriklerimi iletiyorum.
Sayın Cumhurbaşkanım,
Değerli Vatandaşlarım,
6 Şubat felaketinden 45 gün sonra ilk konutların temellerinin atıldığını biliyorum.
Müessir ve süratli şekilde deprem bölgesine müdahale edildiğinin de bilincindeyim.
Depremin en ağır yıkımının yaşandığı illerimize devasa şantiyeler hızla kuruldu.
Bugünkü törenin düzenlediği Atatürk Caddesi’nin nereden nereye geldiğini en iyi takdir edecek Hataylı kardeşlerimdir.
Tarihi Meclis Bina’sıyla Habibi Neccar Camisi’nin, Uzun Çarşı ile Antakya’nın bütün tarihi alanlarının yeniden dirilişi, yeniden ihyası tarihi bir başarıdır.
Takip ettiğim kadarıyla bugüne kadar Hatay’da 98 bine yakın konut hak sahibi vatandaşlarımıza teslim edilmiş, bu sayının 150 bin sınırını geçmesi de planlanmıştır.
15 Kasım 2025 tarihinde Adıyaman’da düzenlenen 9.kura çekme töreninin ardından 42 gün içinde maşallah 105 bin 179 ev ve işyeri tamamlanmıştır.
Velhasıl kelam bugün de, 367 bin 995’i konut, 65 bin 672’si köy evi, 21 bin 690’ı işyeri olmak üzere 455 bin 357 bağımsız bölümün inşası bitmiş ve tamamlanmış olacaktır.
Bundan rahatsız olanlar, bu gurur tablosunu hazmedemeyenler, hala onu yapmadınız, bunu başaramadınız masalı anlatanlar şunu unutmasınlar ki, güneşi balçıkla sıvamak ancak ve ancak hamakatın ve boş hayallerin pençesinde kıvranan hasislerin kifayetsizliğidir.
Gerçeklerden kaçmak, yapılanları küçültmeye ve değersizleştirmeye cüret etmek muhteris nitelikli muhatapları hem mahcup hem de kalben malul edecektir.
Bakınız ne diyordu vatan şairimiz ve ahlak kahramanımız Merhum Akif:
Yıkmak insanlara yapmak kadar kıymet mi verir?
Onu en çolpa herifler de emin ol becerir.
Sade sen gösteriver işte budur kubbe diye,
İki ırgatla iner şimdi Süleymaniye.
Ama gel kaldıralım dendi mi heyhat o zaman,
Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan.
Hamd olsun Türk milletinde ne Süleyman biter ne de Sinan.
Hamdolsun; Türk milletinde ne Süleyman biter ne de Sinan biter.
Günümüzün Süleyman'ı Cumhurbaşkanımız Erdoğan'dır; Sinan'ı ise Bakan Murat Kurum'dur.
Canlar birleşir, kanlar birleşir, vicdanlar bilenir, gülzar olur vatan dediğimiz cihan.
Güvenli ve huzurlu kentlerimizle beraber “Terörsüz Türkiye” hedefi ise Türkiye Yüzyılının nişanesi ve nigahbanı olacaktır.
Aynı zamanda “Terörsüz Bölge” adımlarının ve hamlelerinin muazzez bir sonuca ulaşması ve çabaların meyvesini vermesi halinde dünyanın ilk aydınlatılan caddesi olan Kurtuluş Caddesi gibi ülkemiz ve bölgemiz barış ve huzurla sonsuza kadar aydınlanacaktır.
Niyetimiz halistir, nihayetin de hakikatli, hakkaniyetli ve milli haysiyete müzahir olması duamız ve dileğimizdir.
Bölgesel ve küresel senaryoların ülkemizi ve bölgemizi karıştırmasına hep birlikte direnmeliyiz.
Siyonist-emperyalist projelerin birliğimizi, dirliğimizi ve kardeşliğimizi gölgelemesine engel olmalıyız.
Bu nedenle tek yürek, tek bilek, tek nefes olmanın yanında hepimiz büyük Türk milleti ailesinin içinde el ele vermeliyiz.
Kim olursak olalım; her insanımızın kökenine, yöresine, diline, mezhebine bakmadan kardeşliğin kaynaşma potasında buluşmalıyız.
Acılarımız birdir, anılarımız birdir, geleceğimiz birdir.
Meydana gelen deprem hepimizi vurmuştur.
Depremzede vatandaşlarımıza teslim edilen konutlar hepimizi umutlandırmış, sevince boğmuştur.
Hak, hak sahibine verilmiş, nitekim adalet tecelli etmiştir.
Ayrımız gayrımız yoktur.
Biriz, beraberiz, hep birlikte Türkiye’yiz.
Dağılırsak yem oluruz, ayrılırsak, küsersek, kırılırsak, darılırsak, koparsak mahvı bitap düşeriz.
Birlikte güçlüyüz, rahmetin çeşmesinden ancak böyle içebiliriz, gazabın ateşinden ancak bu sayede uzak durabiliriz.
Halep’in gözyaşları bizimdir, İdlib’in umutları bizimdir, Şam’ın huzuru bizim huzurumuzdur, Türkmen Dağı’nın özlemleri bizimle mündemiçtir.
Depremzede vatandaşlarımıza nasıl yeni yuvaları inşa edilip teslim ediliyorsa, bu müstesna güne nasıl hep beraber ortak oluyorsak, bu aziz vatanın da hepimizin yeryüzü cenneti, yeryüzü saadeti, yeryüzü yuvası, milli mukadderatı, manevi mukaddesatı olduğunu idrak etmek durumundayız.
Acılar paylaşıldıkça azalır, mutluluklar paylaşıldıkça artar.
O halde acılarımızı ve mutluluklarımızı el birliği, güç birliği, iman birliği ve ülkü birliğiyle paylaşmalıyız.
Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yeni yüzyılı her alan ve zeminde imar edecek, zirve neresi ise oraya taşıyacaktır.
Gelecek Türk milletinin, geleceğin gücü de Türkiye Cumhuriyeti’dir.
Bunun önünü kesmek, bu kervanı durdurmaya yeltenmek hiç kimseni harcı değildir.
Hatay’dan akan tarih nehrine bakıyorum; inançların, kültürlerin ve medeniyetler mirasının bütün güzelliklerini, bütün görkemini, nasıl kaynaşıp kucaklaştığını görüyorum.
Bu gördüğüm parlak sahnenin kıyamete kadar milli birlik ve kültür dairesinde devamlı güçlenerek ilerlemesini ve ezcümle taçlanmasını ümit ediyorum.
Buradan yapılacak canlı bağlantılarla Malatya ve Adıyaman’da anahtar teslimi, Ankara’da AFAD Genel Merkezi’nde yapımı tamamlanan ev ve işyerlerinin çekilecek kurasını müteakip yüzleri gülecek bütün vatandaşlarıma, yuvalarına kavuşan Hataylı vatandaşlarıma hayırlı olsun dileklerimi iletiyorum.
Hizmete girecek 157 yatırımın da kıvancıyla sözlerimi noktalıyor, yeni yılınızı kutluyor, hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Günümüz kutlu olsun, Türkiye’miz var olsun, milletimiz çok yaşasın.
Sağ olun, var olun, Cenab-ı Allah’a emanet olun.
Kaynak:
GDH Haber
etiketler
İLGİLİ HABERLER
Özgür Özel'den gündem olan dil sürçmesi: 'Ekrem Erdoğan'
Bahçeli'den DEM Parti'nin 'Öcalan' mitingine sürpriz çıkış: "Hiçbir mahzurlu yanı yoktur"
Libya Heyetini taşıyan uçak Ankara'da düştü: Devlet Bahçeli'den taziye mesajı
AK Parti eski milletvekili Hüseyin Kocabıyık'ın yargılandığı davada karar çıktı
MHP lideri Bahçeli'den DEM Parti'ye kabul: "Her cümlesine imzamı atıyorum"
İsrail basınından itiraf: "Erdoğan-Trump ittifakı İsrail'i devre dışı bırakabilir"
DİĞER HABERLER
Afetzede aileler yeni yuvalarına kavuştu
Dizi setinde dehşet: Otel odasındaki sır ölümü oyuncu arkadaşı ifşa etti
Tarihi Yarımada'da turistik tramvay dönemi başlıyor
Deprem bilinci 3 yaşında başlıyor: Ailelere "oyunla eğitim" rehberi
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Deprem turistleri yok, ama biz buradayız
'Yenidoğan Çetesi' davasında yeni gelişme! 3 isim tahliye
Mersin’de facia: İki kardeş hayatını kaybetti
Masabaşı dönemi bitti: Bakan Göktaş'tan 81 ile şiddet ve istismar talimatı
Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 106. yılı Anıtkabir’de anıldı
TOKİ kura çekilişi ne zaman? TOKİ 500 bin sosyal konut kura çekiliş tarihi ne zaman?


