Bakırköy Belediyesi'nden İBB’ye uzanan rüşvet ağı

• Capacity AVM ortağı Selahattin Özgül, CHP’li belediyelerle ilgili 5 milyon dolarlık rüşvet iddialarını gündeme getirdi.
• Özgül, İBB’nin Bakırköy Belediyesi’ne "kayyum gibi" başkan yardımcısı atadığını ve görüşmelerde para talep edildiğini belirtti.
• Süreçte yıkım kararı için sahte belgeler kullanıldığını iddia eden Özgül, teknik raporlarla bunu çürüttüklerini söyledi.
• İtalya’da yapılan rüşvet pazarlığında yer alan bir avukatın itirafçı olduğu açıklandı.

Capacity AVM’nin en büyük ortağı Selahattin Özgül, 1980’li yıllarda AVM yapmak amacıyla arazi satın aldıklarını ve 2000 yılında inşaata başladıklarını söyledi.

Sürecin başından itibaren sürekli engellendiklerini belirten Özgül, “Önce yeşil alan, sonra turizm alanı ilan ettiler. Hepsi hukuksuzdu. Şikayetlerimiz Danıştay’dan döndü. 2007 yılında iskan aldık. Ama hiçbir zaman huzurlu bir süreç yaşanmadı” dedi.

Özgül, özellikle Bakırköy Belediyesi’nin kendilerinden sürekli taleplerde bulunduğunu, bu nedenle sürecin hiçbir zaman sorunsuz ilerlemediğini dile getirdi.

Belediyenin başkan yardımcıları para istedi, 5 milyon dolar talep edildi

Özgül, seçimlerin ardından ortakları Seyfi Beyaz, Alaattin Kameroğlu ve İlker Keleş’le birlikte yeni Bakırköy Belediye Başkanı Ayşegül Ovalıoğlu’nu ziyaret ettiklerini söyledi.

Ziyaret sırasında başkan yardımcıları Ali Rıza Akyüz, Cemalettin Özdemir ve Hukuk İşleri Müdürü Uğur Dündar’ın da bulunduğunu aktardı.

Özgül, Başkan Yardımcısı Akyüz’ün “Siz esnafın canını okumuşsunuz, belediyenin borcu var, katkı yapmanız lazım. Otoparkı birlikte işletelim.” gibi ifadeler kullandığını belirterek, “Sanki suçlu bizmişiz gibi hissettik. Baktım, karşımdaki insan düşmanı, varlık düşmanı biri” dedi.

Akyüz’ün, “Ortaklarınızla görüşün, bize bilgi verin” sözleriyle yeni bir toplantı talep ettiğini belirten Özgül, “Ortaklarım üç kişi gitti. Çok kötü karşılanmışlar. Para istendi. 5 milyon dolar. Kabul etmedik. Daha sonra ortaklarım, Süleyman Atik isimli birinin görevlendirildiğini söylediler. Ses kaydı da var. Açık açık para istendi” dedi.

Yıkım için sahte belgeler hazırlandı, üniversite raporları çarpıtıldı

Özgül, yıkım kararı alınmasında sahte belgeler kullanıldığını öne sürdü.

Yıldız Teknik Üniversitesi’nden iki hocayla anlaşıldığını söyleyen Özgül, “2007 tarihli iskan belgeleri yerine 2004 tarihli belgeleri vermişler. Bu şekilde depreme dayanıksız raporu aldılar. Bu gerekçeyle bize yaklaşık 200 milyon TL ceza kesildi” dedi.

Kendilerinin de İstanbul Teknik Üniversitesi’nden (İTÜ) uzmanlar çağırdığını ve binanın 9 şiddetindeki depreme dayanıklı olduğuna dair rapor aldıklarını belirtti.

Rüşvet pazarlığı İtalya’da yapıldı, pazarlıkçılardan biri itirafçı oldu

Özgül, Akyüz’ün kendilerini Süleyman Atik’e yönlendirdiğini, Atik’le avukat Mehmet İplikçioğlu, Sefer Kocabaş ve ortaklardan birinin görüştüğünü, ancak sonuç alınamadığını söyledi.

Daha sonra İBB İştirakler Daire Başkanı Ertan Yıldız ve bir görevlinin İtalya’da bir araya geldiğini anlatan Özgül, “İBB adına pazarlığa katılan avukat Süleyman Atik, sonunda itirafçı oldu” ifadesini kullandı.

“CHP’li belediyelerde sistemi İBB yönetiyor”

Özgül, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin CHP’li ilçe belediyelere adeta kayyum gibi başkan yardımcısı atadığını iddia etti. “Başkan yardımcısı Cemalettin Bey, ‘Bu konuda Ali Rıza Başkanım tek yetkilidir’ diyor. O da başkan yardımcısı, sen de. Ama Ayşegül Hanım’dan tek kelime duymadım. Genelde CHP’li belediyelere İBB’den kayyum gibi başkan yardımcısı atanıyor, belediyeyi onlar yönetiyor” dedi.