Cumhurbaşkanı Erdoğan: Belediyelerde yolsuzluk ahtapot gibi yayılmış
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, PKK'nın silah bırakma kararını değerlendirdi.
Son Güncelleme: 14.05.2025 - 14:49
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK'nın silah bırakma kararının ardından "Terörsüz Türkiye" çabalarında yeni bir safhaya geçildiğini belirtti ve birlik, beraberlik çağrısı yaptı.
- Erdoğan, belediyelerde yolsuzluk ve usulsüzlüklerin "ahtapot gibi" yayıldığını, İstanbul'daki soruşturmanın bu çarpık tablonun en bariz örneği olduğunu söyledi.
- Yerel yönetim sisteminin ıslah edilmesi, belediyeler arası yetki karmaşasının giderilmesi ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sürecin Türkiye'nin kendi meselelerini kendi iradesiyle çözebilme kabiliyetini gösterdiğini vurguladı ve tüm siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına ve vatandaşlara birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.
Belediyelerde yolsuzluk iddiaları
Erdoğan, belediyelerde yaşanan yolsuzluk, usulsüzlük ve israf iddialarına da değinerek, İstanbul'da yürütülen soruşturmanın bu çarpık tablonun en bariz örneği olduğunu söyledi. "Öyle ki, yapılan işlerin yolsuzluk ve haraç boyutuyla ilişkili organize suç vasfını aşarak ülke güvenliğini tehdit edecek boyutlara ulaştığı anlaşılıyor." diyen Erdoğan, bu durumun sadece İstanbul'la sınırlı kalmadığını, ülkedeki pek çok belediyeyi ve kurumu içine alan "ahtapot gibi" bir yapıya dönüştüğünü ifade etti.
Şurası çok önemli; İstanbul'da yürüyen soruşturma bu çarpık tablonun en bariz ve belki de Cumhuriyet tarihinin eşi benzeri görülmemiş bir suç organizasyonu örneğidir. Öyle ki, yapılan işlerin yolsuzluk ve haraç boyutuyla ilişkili organize suç vasfını aşarak ülke güvenliğini tehdit edecek boyutlara ulaştığı anlaşılıyor.
Çünkü bu karanlık organizasyon İstanbul'la sınırlı kalmamış, ülkedeki pek çok belediyeyi, kurumu, kişiyi içine alan, kolları çok farklı yerlere uzanan, hatta uluslararası ayağı da olan bir ahtapota dönüşmüştür. Önceleri sadece kimi siyasi partileri ve siyasetçileri kapsadığı düşünülen çarpık ilişkiler ağının bürokrasiden iş dünyasına ve medyaya, kimi cemaatlerden istihbarat kuruluşlarına kadar uzandığı ortaya çıkıyor.
Tüm bunlara yol veren sebep ise mahalli idareler, daha doğrusu belediye yönetimlerinde baş gösteren yozlaşmadır, sistemde açılan gediklerdir, denetim mekanizmalarının yeterince etkin işletilmemesidir. Esasen bu yozlaşmayı az veya çok hemen hemen tüm belediyelerde görmek mümkündür. Dolayısıyla bu konudaki yaklaşımımız kesinlikle parti odaklı değil, tamamen sistem merkezlidir. Geldiğimiz noktada yerel yönetimler ve bu çerçevede belediyeler meselesinin tüm boyutlarıyla konuşulması, tartışılması ve yeni bir düzene kavuşturulması kaçınılmaz hale gelmiştir.
Yerel yönetim sistemine reform çağrısı
Cumhurbaşkanı, yerel yönetim sisteminin ıslah edilmesi, belediyeler arası yetki karmaşasının giderilmesi ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasındaki yetki paylaşımının gözden geçirilmesi, kentsel dönüşüm çalışmalarındaki yetki karmaşasının çözülmesi, köylerle ilgili hususların yeniden ele alınması ve büyükşehir olmayan şehirler için yeni bir belediye yönetimi statüsüne ihtiyaç olduğunu belirtti.
Belediyelerin borç durumu
Erdoğan, belediyelerin borç batağı içinde olduğunu ve Sosyal Güvenlik Kurumu'na olan birikmiş prim borçlarının ödenmesinde yaşanan sorunlara dikkat çekti. Belediyelerin mali kaynaklarının daha etkin denetimi için yeni bir yapı kurulması gerektiğini ve imar düzenlemelerinin en baştan sağlıklı bir şekilde yapılması gerektiğini ifade etti.
"Terörün, silahın, şiddetin, illegalitenin devri artık kapanmıştır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan terörün devri bitmiştir ifadelerini kullandı.
Bakınız, "Sızlanmadığımız günahın masumu sayılmazsınız" diye güzel bir söz vardır. Biz devlet ve millet olarak terörle sınandık, hem de en ağır şekilde sınandık. Bedelini ödedik, derslerini çıkardık ve nihayet bu musibetten tamamen kurtulma aşamasına geldik.
Diğer yandan, bölgemizde cereyan eden her gelişme terörle hiçbir hayırlı neticeye varmanın mümkün olmadığını da ortaya koymuştur. Terörün, silahın, şiddetin, illegalitenin devri artık kapanmıştır. Meşru ve makbul yollar varken başka yol aramak sadece akıl dışı değil, zamanın ruhuna da aykırıdır. Bunun aksini hiç kimse iddia edemez. Şimdi bir kere şunu açık açık ortaya koymak gerekiyor.
Güven, huzur, refah içinde yaşamak ancak ve ancak milletçe birlik ve beraberliğimizi güçlendirmekle, kendi geleceğimize sahip çıkmakla, kendi altyapımızı kurmakla, kendi yolumuzu çizmekle mümkündür. Bunu başaramayan ülkelerin ve toplumların ne hallere düştüğünü hep beraber görüyoruz.
AK Parti olarak her kesimden ve inançtan insanımızla bu mutabakatı sağladığımız için 23 yıldır iktidardayız. Cumhur İttifakı olarak bu mutabakata inandığımız ve omuz verdiğimiz için ülkemizi nice badirelerden kurtardık. Arif Nihat Asya'nın şu sözüne özellikle dikkatinizi çekmek isterim.
Rahmetli şairimiz diyor ki; "İçimizden biri köprü olmaya razı olmazsa, kıyamete kadar bu suyun kıyılarını bekleriz." Biz işte bunun için mücadele ediyoruz. Bin yıllık maziden, parlak geleceğimize sağlam bir köprü kurmak istiyoruz. Dünyada siyasi, sosyal, kültürel, ahlaki dengelerin altüst olduğu bir dönemde 86 milyonun fertleri arasında ülkü, gönül ve fikir birliğini güçlendirmek için çabalıyoruz.
Krizlerin çözümünde aranan ülke Türkiye
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin uluslararası siyasette üstlendiği kritik role vurgu yaptı.
Türkiye'de huzurun, kardeşliğin, dayanışmanın daha da güçlenmesi için büyük bir gayretle çalışırken, bölgemiz ve ötesinde de barış çabalarına aktif katkı veriyoruz.
Bugün ülkemiz barış diplomasisinin merkezlerinden biri haline gelmiştir. Bölgesel ve küresel krizlerin çözümünde desteği, yardımı, arabuluculuğu aranan ülkelerden biri hiç kuşkusuz Türkiye'dir. İşte bu sabah Sayın Trump'la, Suudi Arabistan Veliaht Prensiyle ve Ahmet Şara ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik.
Tabii bu görüşmemizin altında yatan neydi? Özellikle bölge barışını nasıl daha güçlü hale getirebiliriz? Buydu. Türkiye sahip olduğu binlerce yıllık devlet tecrübesi, güçlü siyasi liderliği ve yetişmiş diplomatlarıyla bu alanda istisnai bir konumdadır. Hepsinden önemlisi, bölgesel barış ve istikrar için attığımız adımlarda tüm tarafların güvenine mazhar olabiliyoruz.
Rusya Ukrayna Savaşı'ndan, kardeş Pakistan ile Hindistan arasındaki gerilime, Gazze soykırımı karşısındaki vicdanlı duruşumuzdan, Somali ve Etiyopya arasında yürütülen görüşmelere kadar her yerde ilkeli, tutarlı, adaletli ve hakkaniyetli politikalarımızla muhataplarımızın itimadını kazandık. Unutmayın, dost acı söyler prensibiyle her zaman doğruları söyledik. Mazlumun da zalimin de kimliğine asla bakmadık. Ateşe benzin dökenlerden değil, söndürmek için seferber olanlardan olduk.
Kaynak:
GDH Haber
etiketler
İLGİLİ HABERLER
Devlet Bahçeli: Gizli propagandaya ve kapalı mesajlara itirazımız var
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye kesintisiz büyümeyi 21 çeyreğe taşıdı
Yolsuzluktan yargılanan Netanyahu affedilecek mi? Olası senaryolar neler?
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni Türkiye'yi herkes kabullenecek
Filipinler'de binlerce kişi sokağa çıktı: "Selden değil yolsuzluktan öldüler"
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye 21 çeyrektir kesintisiz büyüyor
DİĞER HABERLER
Bakanlık gençleri uyardı! 'Siber dünyanın karanlık dehlizlerinde kaybolmayın'
Süper Lig puan durumu tablosu | TFF ile 4 Aralık Süper Lig puan durumu sıralaması nasıl?
Ak Parti'den eve dönüş düzenlemesi şartı: Örgüt feshi ve 5 yıllık adli takip
Numan Kurtulmuş: Artık raporlama faslına geçiyoruz
Gökyüzü şöleni başlıyor: Yılın son Süper Ay'ı bu gece görünecek
Büyükçekmece’nin ardından Adalar Adliyesi’nde de soygun! 12 silah kayboldu
MSB: Yunan Bakan'ın açıklamaları olumlu atmosfere zarar veriyor
Devlet Bahçeli: Gizli propagandaya ve kapalı mesajlara itirazımız var
Yerli malı haftası ne zaman? Yerli malı haftasında neler yapılır, tarihçesi nedir?
Bakanlık açıkladı: Gıdada 122 bin denetim, 17 işletmeye suç duyurusu



