İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş’in ifadesi ortaya çıktı

Şüpheli Keleş’in ifadesinde, "Görüntüler 2019 yılına aittir. Çantaların ağzı kapalı olduğu için hangi para birimi veya çanta içerisinde ne kadar para olduğunu o sırada görmedim. Meşru bir amaçla yani partimize taşınmaz satın alınmasıyla alakalı orada bulundum" dediği öğrenildi.

Sosyal medyada İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş’in, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığında çekildiği öne sürülen para sayma görüntülerine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespiti için resen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma çerçevesinde, Keleş ile birlikte eski CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas ve CHP İstanbul İl Başkanlığının eski Basın Danışmanı Can Poyraz’ın ifade vermek üzere savcılığa çağırıldığı öğrenilmişti. Dün şüpheliler Özgür Nas ile Can Poyraz'ın Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayında ifade vermesinin ardından, bugün İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş de ifade vermek üzere adliyeye geldi. Şüpheli Keleş yaklaşık 1 buçuk saat süren ifade verme işleminin ardından adliyeden ayrıldı.

"Kamuoyuna yansıyan ve şu anda hakkımda soruşturma başlatılmasına neden olan görüntüler 2019 yılına aittir"

Öte yandan şüpheli Keleş’in Savcılığa verdiği ifade ortaya çıktı. Kimlik tespitinde sanayici olduğunu, evli ve 2 çocuklu olduğunu belirten şüpheli Keleş, ifadesinde 2009’dan beri CHP üyesi olduğunu söyleyerek, "Halihazırda CHP Beylikdüzü Meclis üyesiyim. Kamuoyuna yansıyan ve şu anda hakkımda soruşturma başlatılmasına neden olan görüntüler 2019 yılına aittir. O tarihte de meclis üyesiydim. O tarihlerde İBB Spor Kulübü, dernek statüsündeydi. Ben de dernek genel kurulu tarafından kulüp başkanı olarak seçilmiştim. Bu görevim hala devam etmektedir. Para görüntülerinin çekildiği 2019’da CHP İstanbul İl Başkanlığının kullanımına tahsis edilmek üzere bina satın alınması ücreti başlatılmıştı. O tarihlerde CHP Beylikdüzü İlçe Başkanım Turan Taşkın Özer, şu anda CHP milletvekilidir, bana İstanbul İl Binası’nın satın alımıyla alakalı tüm Türkiye’de bağış kampanyası düzenlendiğini, partimizin bu amaçla para topladığını söyledi. Kendisine de bazı kişiler tarafından verilen bağış paralarının olduğunu ve bu paraları bana teslim edeceğini söyledi. Aradan birkaç gün geçtikten sonra görüntülerin çekildiği 2019’da ya Beylikdüzü CHP İlçe Binası’nda ya da kendi ofisimde buluştum" dedi.

"Çantaların ağzı kapalı olduğu için hangi para birimi veya çanta içerisinde ne kadar para olduğunu o sırada görmedim"

Şüpheli Keleş ifadesinin devamında, "Yanımızda buluştuğumuzda başka kimse yoktu. Bana birden fazla içinde para olan çanta verdi. Çanta içerisinde yer alan paraların bağış kampanyası kapsamında toplandığını söyledi. Çantaların ağzı kapalı olduğu için hangi para birimi veya çanta içerisinde ne kadar para olduğunu o sırada görmedim. Bana bu paraları İl Başkanlığı ile iletişime geçerek onların dediği yere götürmemi söyledi. Bunun üzerine İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas ile iletişime geçtim. Nas da bana konum atarak paraları oraya getirmemi istedi. Çantaları tek başıma taşıyamayacağım için ayrıca meblağ da yüksek olduğu için güvenlik gerekçesiyle arkadaşım olan İmamoğlu Şirketi’nde çalışan ancak CHP’de herhangi resmi görevi bulunmayan Tuncay Yılmaz’ı arayarak parti binasının satın alınması için parayı satıcının avukatının ofisine götüreceğimi söyledim. Bana eşlik etmesini rica ettim. İkimiz ayrı araçlarla görüntülerin çekildiği avukatlık ofisine gittik. Görüntülerin çekildiği yer avukat Gökhan Taşkapan’a ait hukuk bürosudur" şeklinde konuştu.

"Meşru bir amaçla yani partimize taşınmaz satın alınmasıyla alakalı orada bulundum"

Parayı sayarak teslim almadığını belirten şüpheli Keleş, "Paraların bağış yoluyla mı başka bir yerden mi geldiğini bilmiyorum. Sayarak teslim almadım, nasıl olsa il yönetimi biliyordur diyerek gerek de duymadım. Ofise gittiğimde Özgür Nas ile Can Poyraz bekliyorlardı. O gün para en az 3-4 defa sayıldı. Farklı çantalardan Türk lirası, euro, dolar cinsinden paralar çıktı. İlden gelen arkadaşlar konuya hakimdir diye çok önemsemedim. Ofiste 1 saatten fazla kaldıktan sonra Özgür Bey ve binayı satan Ali Rıza Braka kendi aralarında parayı teslim edip teslim aldıklarına dair tutanak tanzim etmişler. Tutanağı görmedim bile. Sonra ofisten ayrıldım. Ben paraları kendim temin etmedim. Paraları o tarihte bana Turan Taşkın Özer çantalar içerisinde verdi. Olayda herhangi bir dahlim yoktur. Son olarak, paranın nereden geldiği ve nereye gittiğiyle alakalı kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan algının yanlış olduğunu söylemek istiyorum. Buradan bir komplo çıkarılmaya çalışılmaktadır. Meşru bir amaçla yani partimize taşınmaz satın alınmasıyla alakalı orada bulundum" ifadelerini kullandı.