Murat Kapki itirafçı oldu: İhalelerden kârın yüzde 60’ı EKO-SİSTEM’e
İBB yolsuzluk soruşturmasının kilit itirafçılardan reklamcı Murat Kapki, savcıya verdiği ifadede İBB iştirakleri üzerinden yürütülen ihale oyunlarını, SİSTEM adı altında sürdürülen para akışını, ve Ekrem İmamoğlu’na kadar uzanan yolsuzluk zincirini detaylarıyla anlattı.
Son Güncelleme: 28.07.2025 - 18:26
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) dair yürütülen yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında, kamu kaynaklarının “SİSTEM” adı verilen yasa dışı bir finans ağına aktarıldığına dair ifadeler gündemi sarsıyor.
İtirafçıların ifadelerinde geçen “SİSTEM”, sadece bir rüşvet mekanizması değil; aynı zamanda siyasetin, medyanın ve bürokrasinin iç içe geçtiği bir güç ağı kurulduğunu gözler önüne serdi.
İBB’ye yönelik yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının kilit isimlerinden olan, ‘ihale yolsuzluğu’, ‘naylon fatura’ ve ‘kara para aklama’, ‘mal kaçırma’ gibi suçlardan tutuklu olan Murat Kapki itirafçı oldu.
İBB İhaleleri “Adrese Teslim” Edildi
Kapki’nin iddiaları arasında kamu kaynaklarının siyasi amaçlarla kullanıldığı, sahte kâr dağılım belgeleri hazırlandığı, rüşvet karşılığında ihalelerin dağıtıldığı ve yargı sürecine müdahale girişimleri dikkat çekti.
Kapki ifadesinde, %20 ortağı olduğu BVA şirketinin, İBB iştiraki Kültür AŞ'den aldığı 3 ihalenin doğrudan talimatla verildiğini aktardı. “Bu ihaleler Hüseyin Köksal, Ahmet Köksal, Kültür AŞ Genel Müdürü Serdal Taşkın ve Murat Ongun’un talimatıyla adrese teslim olarak verildi” diyen Kapki, süreçleri avukat Ahmet Köksal’ın yakından takip ettiğini söyledi.
Kapki, belgelerde imzası olup olmadığını hatırlamadığını ama “sonradan imzalamış olabileceğini” belirtti.
- Daha önceki ifademde de bahsettiğim üzere BVA isimli şirketin %20 oranında ortağı olduğumu, %80 hisseyle de Hüseyin Köksal'ın ortak olduğunu belirtmiştim.
- Dosya kapsamında yer alan İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği tarafından hazırlanan tevdi raporunda da yer aldığı üzere BVA şirketinin Kültür AŞ'den almış olduğu 3 ihale Hüseyin Köksal, Ahmat Köksal, Kültür AŞ genel müdürü Serdal Taşkın ve Murat Ongun'un talimatıyla adrese teslim olarak BVA şirketine verilmiştir.
- Bu ihale süreçlerini avukat olduğu için Ahmet Köksal yakınen takip etmiştir. Bu ihalelere ilişkin belgelerde imzalarım olup olmadığını hatırlamıyorum ama belki sonradan imzalamış olabilirim.
“BVA İhalelerinin Yüzde 60’lık Kârı ‘Sistem’e Gitti”
Kapki, Hüseyin Köksal’ın BVA ihalelerinden gelen kârın kendi payına düşen kısmının %60’ını Murat Ongun aracılığıyla Ekrem İmamoğlu’na – yani ‘SİSTEM’e – aktardığını söyledi.
Bu bilgiyi Hüseyin Köksal’dan bizzat duyduğunu belirten Kapki, bu paraların: “Ekrem İmamoğlu’nun siyasi istikbalinin inşasında, Olay TV’nin satın alınmasında, Taksim Gümüşsuyu’ndaki Tarih dergisi binasının alımında” kullanıldığını ifade etti.
Kapki, şirket içinde Hüseyin Köksal’ın mali işlerine bakan Gönül isimli çalışanın bilgisayarında gördüğü “kâr dağılımı” belgesinde %20 Murat Kapki, %20 Hüseyin Köksal, %60 diğer ibaresinin yer aldığını söyledi. Bu belgenin, Hüseyin Köksal’ın kendisine anlattığı “%60’lık payın SİSTEM’e aktarılması” iddiasını teyit ettiğini belirtti:
- Hüseyin Köksal, bahsi geçen bu ihalelerden elde edilen kârın kendi hissesine düşen kısmının %60'ını Murat Ongun vasıtasıyla Ekrem İmamoğlu'na (SİSTEM'e) aktardı.
- Bu hususu Hüseyin Köksal bana bizzat anlattığından dolayı biliyorum.
- SİSTEM içerisinde biriken bu paraların Ekrem İmamoğlu'nun siyasi istikbalinin inşası, Olay TV'nin satın alınması, Taksim Gümüşsuyu'nda bulunan Tarih dergisinin bulunduğu binanın satın alınmasında kullanıldığını yine Hüseyin Köksal'ın bana anlatmasından dolayı biliyorum.
- Hüseyin Köksal, BVA şirketinin hesabından para çekileceği zaman Hüseyin'in mali işlerine bakan Gönül isimli şahsı görevlendirirdi.
- Bu Gönül isimli şahıs, Hüseyin Köksal'ın tüm resmi ve gayrıresmi para alışverişi hakkında bilgi sahibidir. Bir gün şirkette Gönül'ün laptopunda kâr payı dağılımı başlıklı bir belge açık vaziyette görünmekteydi.
- Bu belgeye baktığımda %20 Murat Kapki, %20 Hüseyin Köksal, %60 diğer yazılı belgeyi gördüm. Bu görmüş olduğum belge yukarıda bahsettiğim üzere Hüseyin Köksal'dan duyduğum kâr dağılımını teyit eder nitelikteydi.Yaklaşık 2 sene önce Hüseyin Köksal'ın, Murat Ongun'un talebi doğrultusunda İBB iletişimde görevli bir çalışana Skoda SuperB marka ve model aracı hediye etmek için satın almak üzere Gönül'e para çekmesi yönünde talimat verdi.
Murat Ongun Dijital Reklam Alanları İçin 65 Milyon TL Talep Etti
Kapki’ye göre, 2021 sonlarında Hüseyin Köksal, Murat Ongun’un dijital reklam alanlarını kendilerine vermek istediğini fakat bunun karşılığında açıktan 65 milyon TL nakit istediğini söyledi.
Kapki, bu teklifin kârlı olmadığını düşünerek reddettiğini aktardı. Daha sonra bu alanların İlbak Grubu’na 75 milyon TL karşılığında verildiğini, bu bilgiyi de Hüseyin Köksal’dan öğrendiğini beyan etti.
- Hatırladığım kadarıyla 2021 senesinin sonlarında Hüseyin Köksal bana dijital reklam alanlarını Murat Ongun'un bize vermek istediğini, karşılığında açıktan nakit olarak 65 milyon TL para istediğini söyledi.
- Ben de bu işten kâr elde edemeyeceğimizi düşündüğümden bu teklifi reddetmemiz gerektiğini söyledim. Daha sonra Hüseyin Köksal'dan duyduğuma göre burayı 75 milyon TL açıktan para almak karşılığında İlbaklara verdiler.
- Yine dosya kapsamında bulunan tevdi raporuna konu olan İlbakların almış olduğu billboard ihalesine BVA şirketi olarak katılmamız gerektiğini Hüseyin Köksal'a söylediğimde bana "Bu ihaleye girmeyelim, Murat Ongun bu ihaleyi İlbaklara verecek, karşılığında da açıktan yüklü miktarda para tahsil edecek" dedi
Bayram, Etkinlik ve Konser Organizasyonları Ongun Üzerinden
Murat Ongun’un milli bayramlar, konserler ve etkinlik organizasyonlarını da perde arkasından yönettiğini belirten Kapki, bu alandaki ihalelerin Emrah Bağdatlı isimli bir isim üzerinden yürütüldüğünü söyledi.
Kapki’in ifadesine göre, Bağdatlı'nın resmi olarak görünen tüm şirketleri aslında Ongun’a aitti.
Kapki, tramvayların dış kaplama işinin ihalesiz bir şekilde İsmail Oygur aracılığıyla Getir adlı şirkete verildiğini söyledi. Kapki, bu işten İsmail Oygur’un büyük ihtimalle elden para aldığını ve bu parayı Murat Ongun ile paylaştığını ifade etti.
Dosyada şüpheli olarak yer alan Nihat Sütlaş isimli şahıs, resmi olarak kendi adına kayıtlı bir şirketin sahibi görünse de, bu şirketi gerçekte Murat Ongun yönetiyordu. Kapki, bu bilgilere Hüseyin Köksal aracılığıyla ulaştığını belirtti.
- Dosyada şüpheli olarak bulunan Nihat Sütlaş isimli şahıs fiiliyatta Murat Ongun'un ortağıdır. Resmiyette Nihat Sütlaş'ın adına bulunan şirketi fiiliyatta Murat Ongun yönetmektedir.
- Konser, etkinlik, milli bayramlarla ilgili organizasyonlar tarafında da Murat Ongun, Emrah Bağdatlı'nın üzerinden süreci yönetmektedir. Bu alanda da fiiliyatta sahibi olduğu şirketler bulunmaktadır.
- Emrah Bağdatlı'nın ortak olduğu tüm şirketler aslında Murat Ongun'undur. Bu hususları da Hüseyin Köksal'dan duyduğum için bilmekteyim.
- Emrah Bağdatlı'nın İBB'de ve iştiraklerinde hiçbir resmi görevi olmamasına rağmen Sütlüce'de bulunan iletişim ofisinde bizzat kendine tahsisli bir odası bulunmaktadır.
- Sektörden bildiğim için tramvayların dış kaplama işini Murat Ongun ihale yapılmaksızın İsmail Oygur isimli şahsın vasıtasıyla Getir şirketine verdi.
- İsmail Oygur burada büyük ihtimalle açıktan para aldı ve Murat Ongun ile paylaştı.
“Para Dolu Çantalar” Gerçek, Miami’de Ev Satın Aldım
Dosya kapsamına yansıyan “para dolu çantalar” iddialarını da doğrulayan Kapki, bu paraların, daha önce şirketlerini devrettiği kişilerin kendisinden olan borçlarının nakit olarak tahsil edilmesi olduğunu söyledi.
Paraların nakit çekilme sebebini ise dövize çevirmek istemesi olarak açıkladı.
Kapki, bu paraları dövize çevirdikten sonra JP Morgan hesabına aktardığını, ABD’nin Miami kentinde bir ev satın aldığını belirtti.
Kapki, gözaltına alınmadan önce bazı taşınmazları kaçırdığı iddialarını ise yalanladı.
Yalnızca İsmail Kaan’a verdiği 8 adet taşınmazın korunması amacıyla devrini yaptığını söyledi.
Diğer taşınmazların devri ise tamamen alacak-borç ilişkileri kapsamında yapılan mahsuplaşmalar nedeniyle gerçekleştiğini ifade etti.
- Bana içi para dolu çantaların getirildiği doğrudur. Bu paralar şirketi devrettiğim şahısların bana olan borçlarının ödemesidir.
- Paraların nakit olarak çekilmesinin sebebi de benim bu paraları dövize çevirmek istememden kaynaklanmaktadır.
- Bana gelen bu paraları ben zaten dolara çevirip JP Morgan hesabıma aktararak ABD Miami'de bir ev satın aldım.
- Gözaltına alınmadan önce bazı taşınmazlarımı kaçırdığım hususu doğru değildir.
- Ben sadece ismail Kaan'a vermiş olduğum 8 adet taşınmazı korumak için devrini yaptım. Diğer devrettiğim tüm taşınmazlar alacak-borç ilişkisi kapsamında mahsuplaşmaya ilişkindir.
- Serkan Balbal isimli şahıs benim en az 10 senelik arkadaşımdır. Kendisiyle zamanında bazı ortaklıklarımız olsa da şu an itibarıyla bir ortaklığımız bulunmamaktadır.
- Kendisine bazı dönemlerde nakit para verdiğim doğrudur fakat bunlar da kendi aramızdaki ticari işlere ilişkindir.
- Benim gözaltına alınmadan önce nakit varlığımı ABD'ye kaçırdığım husus doğru değildir.
Ongun, Köksal ve Bağdatlı Üçgeni
İtiraflarda en dikkat çeken başka bir detay ise İBB sözcüsü Murat Ongun, medya-finans dünyasından Hüseyin Köksal ve kamuda hiçbir resmi görevi olmamasına rağmen sahada etkin şekilde hareket eden Emrah Bağdatlı üçgeninde yaşananlar.
Kapki’nin ifadesine göre, Hüseyin Köksal, Emrah Bağdatlı ve Murat Ongun arasında son derece samimi bir ilişki bulunuyordu.
Üçlü, neredeyse her gün Zorlu Center’daki Rafaels rezidanslarında bir araya gelerek önce gizli toplantılar yapıyor, ardından eğlenceler düzenliyordu.
- Hüseyin Köksal, Emrah Bağdatlı ve Murat Ongun çok samimilerdi.
- Hemen hemen her gün Hüseyin Köksal'ın Zorlu Rafaels'de bulunan dairesinde önce gizli toplantı, akabinde de alem yaparlardı.
Bağdatlı’nın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde resmi bir görevi bulunmamasına rağmen, Murat Ongun ve Ekrem İmamoğlu’ndan aldığı güçle kamuoyunda etkili bir figür gibi davrandığını öne süren Kapki, Bağdatlı’nın çeşitli çevrelerde “İstanbul’un anahtarı benim elimde” şeklindeki ifadelerle algı oluşturduğunu anlattı.
- Emrah Bağdatlı, İBB'de hiçbir resmi görevi olmamasına rağmen piyasada Murat Ongun ve Ekrem İmamoğlu'ndan aldığı güçle İstanbul şehrinin anahtarı benim elimde şeklinde söylemlerle dolaşarak algı yaratmaktaydı.
Kaynak:
GDH Haber
İLGİLİ HABERLER
İstanbullular kendi su faturasını dijital olarak oluşturabilecek
İmamoğlu'nun paralel devlet yapılanması
Başsavcı Akın Gürlek: Duruşma Silivri'de olabilir
İmamoğlu'nun avukatına bilgi sızdıran kadın savcı açığa alındı
Yolsuzluk dosyasındaki isimler CHP PM'de
İBB, "hayali" kandil simidi satıp fatura kesti
DİĞER HABERLER
Bakanlık gençleri uyardı! 'Siber dünyanın karanlık dehlizlerinde kaybolmayın'
Süper Lig puan durumu tablosu | TFF ile 4 Aralık Süper Lig puan durumu sıralaması nasıl?
Ak Parti'den eve dönüş düzenlemesi şartı: Örgüt feshi ve 5 yıllık adli takip
Numan Kurtulmuş: Artık raporlama faslına geçiyoruz
Gökyüzü şöleni başlıyor: Yılın son Süper Ay'ı bu gece görünecek
Büyükçekmece’nin ardından Adalar Adliyesi’nde de soygun! 12 silah kayboldu
MSB: Yunan Bakan'ın açıklamaları olumlu atmosfere zarar veriyor
Devlet Bahçeli: Gizli propagandaya ve kapalı mesajlara itirazımız var
Yerli malı haftası ne zaman? Yerli malı haftasında neler yapılır, tarihçesi nedir?
Bakanlık açıkladı: Gıdada 122 bin denetim, 17 işletmeye suç duyurusu


