The Washington Post: Sızdırılan CENTCOM belgelerinde neler var?
“Altı Arap devleti, Gazze savaşı sırasında İsrail ile askeri işbirliğini genişletti” Sızdırılan CENTCOM belgelerinde neler var?
Son Güncelleme: 13.10.2025 - 00:34
ABD'nin önde gelen yayın organlarından The Washington Post'da, sızdırılan bazı CENTCOM belgeleri üzerinden, İsrail ve çok sayıda Arap Devleti'nin askeri ilişkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.
Washington Post, sızdırılan CENTCOM belgelerinin, İsrail ve Arap Devletleri arasında bir “Bölgesel Güvenlik Mimarisi” olarak tanımlanan yapının oluşturulması hedeflendiği belirtilen analizde; Gazze savaşı devam ederken de bu konudaki gizli toplantıların ve ilişkilerin devam ettiğine dikkat çekildi.
Analizde ayrıca, İsrail ve Arap Devletleri arasındaki ilişkilerin geleceğine dair uzman görüşlerine ve İran'a karşı potansiyel adımlara dair öngörülere yer verildi.
İşte The Washington Post'da yayınlanan analiz:
Önemli Arap devletleri Gazze Şeridi'ndeki savaşı kınamaya devam ederken, aynı zamanda da sızdırılan ABD belgelerine göre İsrail ordusuyla güvenlik işbirliğini sessizce genişlettiler.
Belgeye göre bu askeri bağlar, İsrail'in Eylül ayında Katar'a düzenlediği hava saldırısının ardından krize girdi. Ancak genişleyen bu askeri işbilriği, Gazze'de yeni başlayan ateşkes sürecini denetlemede önemli bir rol oynayabilir.
Sızdırılan ve Washington Post tarafından yayınlanan belgelere göre son üç yıl boyunca, ABD'nin desteğiyle İsrail ve altı Arap ülkesinin üst düzey askeri yetkilileri Bahreyn, Mısır, Ürdün ve Katar'da planlama toplantıları için bir araya geldi.
Nitekim; Hamas ve İsrail arasında imzalanan ateşkes anlaşmasının ardından ABD yetkilileri, ateşkes anlaşmasına destek sağlamak için 200 ABD askerinin İsrail'e gönderileceğini ve bu uzun süredir devam eden güvenlik işbirliğine katılan Arap ülkelerinin askerlerin de onlara katılacağını duyurdu.
Plan, Arap devletlerinin Gazze'ye yeni bir Filistin polis gücü yetiştirecek uluslararası bir gücün konuşlandırılmasına katılmasını öngörüyor.
Belgelerde neler var?
Sızdırılan belgelere göre; 9 Eylül'de Hamas liderlerini hedef alan İsrail füzeleriyle başkentine saldırı düzenlenen Katar, İsrail ordusuyla sessizce ilişkilerini güçlendiren ülkelerden biriydi.
Yine belgelere göre, Mayıs 2024'te üst düzey İsrailli ve Arap askeri yetkililer, Katar'daki önemli bir ABD askeri tesisi olan al-Udeid Hava Üssü'nde bir araya geldi.
Etkinliğin başlamasından iki gün önce yazılan bir planlama belgesi, İsrail heyetinin kamuoyuna maruz kalma riskini ortadan kaldırmak için Katar'ın sivil giriş noktalarını atlayarak doğrudan hava üssüne uçmasının planlandığını gösteriyor.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Trump yönetiminin çağrısı üzerine 29 Eylül'de Katar'dan saldırı için özür diledi ve gelecekte bu tür saldırılar tekrarlanmayacağı sözü verdi.
Belgeler, İran'ın oluşturduğu tehdidin ise bu yakın ilişkilerin arkasındaki itici güç olduğunu gösteriyor.
Bir belgede İran ve müttefikleri “Kötülük Ekseni” olarak tanımlanırken, İran'ın müttefiklerinin iktidarda olduğu Gazze ve Yemen üzerinde füzelerin yer aldığı haritalar bulunuyor.
Washington Post tarafından incelenen beş Centcom belgesinde ayrıca, ABD ordusunun “Bölgesel Güvenlik Yapısı” olarak tanımladığı yapının oluşturulmasını ayrıntılı olarak anlatıyor.
Bu yapı, İsrail ve Katar'ın yanı sıra Bahreyn, Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni de içeriyor ve belgeler, Kuveyt ve Umman'ı tüm toplantılar hakkında bilgilendirilen “potansiyel ortaklar” olarak nitelendiriyor.
Washington Post'a göre; özellikle geçtiğimiz Ocak ayında düzenlenen bir toplantıda, ABD güçleri ortaklarına, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde buluınan yeraltı tünellerinin oluşturduğu tehditleri İsrail'in nasıl tespit edip etkisiz hale getirdiğini anlatan sunumlar yaptı.
Başka bir belgede ise, yeraltı tünellerini yok etmek için bir eğitime katılan altı ülkenin faaliyetleri anlatılıyor. Ancak ülkelerin isimleri belirtilmiyor.
Sessiz bir ortaklık
ABD merkezli düşünce kuruluşlarından The International Institute for Strategic Studies uzmanlarından Emile Hokayem, ABD'nin uzun süredir askeri işbirliğinin İsrail ile Arap ülkeleri arasında siyasi normalleşmeyi sağlayacağını umduğunu belirtti.
Ancak Emile Hokayem'e göre; ülkeler çetrefilli siyasi tartışmalardan kaçınmayı sağlayabilmek için görüşmelerin gizli yürütmüş olabilir.
İsmini vermek istemeyeABD askeri yetkilileri ise süreci; “Abraham Anlaşmaları'nın ivmesinden yararlanarak” gerçekleştirilen bir çaba olarak tanımladı.
Diğer yandan sızdırılan belgeler, bu yakınlaşmanın merkezinde yer alan asıl sebebin, İran'ın füzeleri ve insansız hava araçlarıyla mücadeleye yönelik hava savunma planları olduğunu ve bu hedefin, son üç yılda teoriden ortaklık düzeyinde bir gerçeğe dönüştüğünü gösteriyor.
Belgelere göre; İsrail ve Arap ülkeleri, 2022'de düzenlenen bir güvenlik konferansında bu plana imza attı ve askeri tatbikatları koordine etmek ve bunu mümkün kılmak için gerekli ekipmanı temin etmek konusunda anlaştı.
Centcom 2024 yılına kadar birçok ortak ülkeyi sistemlerine başarıyla bağladı ve bu ülkelerin ABD ordusuna radar ve sensör verileri sağlamasına ve karşılığında ortakların birleşik verilerini görüntülemesine olanak tanıdı.
Katar ve Suudi Arabistan'ın İsrail ile resmi diplomatik ilişkileri olmasa da Centcom belgeleri, bu yeni ortaklıkta her iki güçlü Körfez devletinin de perde arkasında oynadıkları önemli rolü gösteriyor.
Gelecek
Bugün gelinen noktada İsrail ve Hamas, barış anlaşmasının sadece ilk aşamaları üzerinde anlaşmış görünüyor ve Gazze'nin nasıl yönetileceği konusunda daha geniş kapsamlı sorular çözümsüz kalıyor.
Güvenlik analistleri, Körfez devletlerinin Gazze'deki uluslararası güce mali ve diplomatik destek sağlayabileceğini, ancak karmaşık ve tehlikeli bu göreve kendi askeri güçlerini göndermekten muhtemelen kaçınacaklarını belirtiyor.
Ottawa Üniversitesi'nde Orta Doğu güvenlik sorunları üzerine çalışan profesör Thomas Juneau ise yaptığı değerlendirmede;
“Körfez ülkeleri, zincirlerinden kurtulmuş İsrail'in ne yapacağı konusunda çok endişeli. Ancak aynı zamanda, güvenliklerinin garantörü olarak ABD'ye güveniyorlar ve İran konusunda çok daha fazla endişeliler.”
ifadelerini kullanıyor.
Kaynak:
The Washington PostİLGİLİ HABERLER
The American Conservative: Fransa siyasi ve mali uçurumun eşiğinde
The American Conservative: Netanyahu barış planını nasıl sabote edebilir?
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Gazze'ye giren yardımları çalan çetenin lideri Yasir Ebu Şebab öldürüldü
Somali Başbakanı Barre: "Trump'a yanıt vermeye bile gerek yok"
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
DİĞER HABERLER
Brussels Signal: Çok kutuplu düzende Avrupa'ya yer yok
The Hill: Trump neden Putin'i “ödüllendirmek” istiyor?
Real Clear World: Trump'ın saldırgan yeni Batı Yarımküre doktrini
Gulf State Analytics: İsrail'in Suriye'deki asıl hedefi ne?
The New Arab: İsrail'in “zorla nakil” stratejisinin arka planı
Politico: Avrupa'nın zayıflık psikolojisi tırmanıyor
The National Interest: Japonya, 3. Dünya Savaşı'nın fitilini mi ateşledi?
Carnegie Endowment: Türkiye Ukrayna barış sürecinde kilit aktör olabilir.
The Telegraph: Avrupa varoluşsal krizini aşabilecek mi?
UnHerd: İsrail'in saldırganlığı üçüncü bir dünya düzenini mi başlatacak?


