gdh'de ara...

Petrol fiyatlarının artmasına Batı’nın verebileceği somut bir yanıt yok

💢 Rusya, petrol arzındaki gönüllü kesinti kararıyla pazardaki yerini garanti altına mı aldı?

💢 Mersin Üniversitesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Azime Telli gdh’a konuştu.

1. resim

Rusya ve Suudi Arabistan, petrol üretiminde yıl sonuna kadar gönüllü kısıntıya gideceklerini duyurdu. Bu karar, petrol fiyatlarında artışa yol açarken, ABD ve müttefiklerinin tepkisini çekti. Zira söz konusu gelişme, Batı’nın halihazırda yaşadığı enerji krizinin daha da derinleşeceği anlamına geliyor.

Rusya’nın bu hamlesinin kendisne uygulanan yaptırımlara bir yanıt niteliğinde olduğu aşikar. Moskova, bu kararla petrol pazarındaki yerini garanti altına almaya çalışıyor. Peki, bunu başarabilir mi? Batı’nın karşı hamlesi, Ukrayna’ya yönelik desteğin artması mı olacak?

Önem arz eden hususlardan biri de on yıllar boyunca ABD’nin müttefiki olan Suudi Arabistan’ın niçin bu konuda Moskova yönetimi ile birlikte hareket ettiği. Riyad, ne yapmak istiyor?

gdh.digital Özel Haberler Ekibi, Rusya ve Suudi Arabistan’ın petrol arzındaki gönüllü kesinti kararını enerji alanındaki çalışmalarıyla tanınan Mersin Ünviersitesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Azime Telli ile konuştu.

1. Rusya ve Suudi Arabistan’ın petrolde gönüllü kesintiyi uzatma kararı ne anlama geliyor?

Rusya-Ukrayna Savaşı, bir taraftan cephede devam ederken; diğer taraftan da bu savaşın ekonomik boyutu var. Aslında Rusya, en büyük hasarı da ekonomik boyutta maruz kaldığı yaptırımlar nedeniyle alıyor. Burada tabi Batı’nın, özellikle de Rusya’nın ekonomik gücünü zarara uğratmak için tercih ettiği araçların başında enerji alanındaki yaptırımlar geliyor.

Avrupa Birliği (AB), Rus gazına olan bağımlılığını giderme çabası içerisinde. 2027 yılından itibaren Rusya’dan boru hatlarıyla taşınan gazı almamayı düşünüyorlar. Buna ek olarak Rusya ile petrol ticaretinde de esnemeler söz konusu.

Mevcut durumda Ukrayna’daki savaşın kısa vadede sona ereceğine dair bir emare bulunmuyor. Bu savaşın uzması bekleniyor. Bu yüzden de her iki taraf da yani Batı ve Rusya, birbirlerinin dayanıklılıklarını düşürmeye yönelik arayışlar içerisinde. Bu noktada Batı’nın Rusya’ya yönelik yaptırımları arttırması ve Tahıl Koridoru’nda vadedilen taahhütleri yerine getirememesi üzerine Rusya ile Suudi Arabistan arasında petrol arzının gönüllü olarak sınırlandırılması hamlesi geldi. Aslında bu konudaki uzlaşı, zaten bir süredir söz konusu. OPEC+ olarak dünyanın petrol ticaretinn %40’ını kontrol eden yapı, zaten aylık olarak birtakım kesintiler uyguluyordu. Şimdi yıl souna kadar uygulanması hususunda Moskova ve Riyad uzlaştı.

Bu durum, petrol fiyatında bir yükselişe yol açtı. Rusya-Ukrayna Savaşı başladığında bile ham petrolün varili 90 dolara çıkmamıştı. Bu enflasyonist bir gelişmedir. Batı’yı etkileyecektir. ABD’nin karara olumlu bakması mümkün değildir.

Süreç, ABD’nin Suudi Arabistan üzerindeki etkisinin erozyona uğradığını gösteriyor. Suudi Arabistan’ın büyük bir ekonomik gelişme hamlesinde bulunması, tarafların çıkarlarını farklılaştırmış gözüküyor. Riyad, Washington’u doğrudan karşısına almasa da kendi ulusal çıkarlarına göre hareket ediyor.

2023 yılı sonunda petrolün varil fiyatının 100 doları aşacağı öngörülüyor. Bu, Rusya-Suudi Arabistan ikilisinin petrol gelirlerinin artması anlamına gelecek. Riyad, mühim ekonomik yatırımlar yaparken, bütçesini dengede tutmak için petrol fiyatının 81 dolar ve üzerinde kalmasını arzuluyordu. Bunun üzerinde bir rakam söz konusu.

Aynı zamanda Rusya’nın Ukrayna’daki savaşa rağmen petrol gelirlerinde azalma olmadığı görülüyor. Arz düşüşü hamlesiyle Moskova, pazardaki yerini garanti altına aldı. Rusya’ya karşı ABD ve müttefiklerinin doğrudan yapabileceği bir hamle yok. Başka adımlarla baskı arttırılabilir.

2. Rusya ve Suudi Arabistan’ın kararı ABD'de yaklaşan başkanlık seçimlerini etkiler mi?

Elbette ABD’nin seçime gittiğini unutmamak gerekiyor. Bu gelişme, Biden’ın başkan adaylığını olumsuz etkileyebilir. Zira hem ülkedeki ekonomik sorunları derinleştirecek hem de ABD’nin müttefikleriyle münasebetlerini tartışmaya açacaktır. Uluslararası arenadaki prestij kaybı, Biden açısından olumsuz bir gelişme olarak değerlendirilebilir.

3. Moskova ve Riyad’ın bu hamlesine Batı ne gibi bir yanıt verebilir? Süreç, Kiev’e yapılan yardımlara nasıl yansır?

Petrol fiyatının artmasına Batı’nın verebileceği somut bir yanıt bulunmuyor. Rusya’nın bütçe açığını yönetecek kazanımlar elde etmesine karşı Batı’nın mevcut politikasını arttırmasını bekleyebiliriz. Bu da Ukrayna’ya yönelik askeri ve ekonomik yardımların arttırılması. Zaten bunun işaretleri de bu hafta geldi. ABD, Ukrayna’ya 1 milyar dolarlık ek destek açıkladı. Ancak petrol konusunda doğrudan caydırıcı bir adım atılamaz.

Batı’nın Kiev’e desteğinde gerileme olmaması önemli ama Ukrayna, Batı’dan henüz istediği desteği almış değil. Fakat Rusya’nın hamlesine yanıt olarak bu desteğin artacak olması, Ukrayna açısından olumlu bir gelişmedir.

4. Uzun yıllar ABD’ye yakınlığıyla dikkat çeken Suudi Arabistan’ın petrol konusunda Rusya ile birlikte hareket etmesi ne anlama geliyor?

Suudi Arabistan’ın ABD ile özel bir ilişkisi var. Güvenliği, ABD’ye bağımlı. Buna karşılık ABD’nin de Suudi Arabistan’ın enerji üretimine özel bir etkisi var. Ancak bu ilişki, 21. yüzyılda değişmeye başladı. Kaya gazı devriminn yapılması, yenilenebilir enerjinin teşvik edilmesi ve elektrikli araç kullanımına geçişin beklenenden hızlı olması, Suudi Arabistan gibi ekonomisi petrole bağımlı ülkeler için ciddi bir alarm.

Bu noktada Riyad, petrolden elde edebileceği gelirleri maksimize etmek istiyor. Yani Suudi Arabistan, orta ve uzun vadede petrol gelirlerini doğru yönetme arayışında. Aynı zamanda Riyad, petrole bağlı olmayan ekonomik gelirler elde etmeye yöneliyor. Bu yüzden de Suudi Arabistan, savaş boyunca Rusya ile ilişkilerini kesmezken, Batı’nın savaşı sona erdirme çabalarını destekledi. Bu hamle, Riyad’ın Moskova’ya desteğinden ziyade; kendi ulusal çıkarlarına göre kazanımlarını arttırma arzusuyla ilişkilendirilebilir.

5. Batı, Rusya ve Suudi Arabistan’ın petrol kesintisini ikame etmek için ne yapabilir?

Rusya ve Suudi Arabistan’ın arzı kesmesine bağlı olarak piyasada oluşacak arz boşluğunun etkisinin azalması için İran ve Venezuela’ya yönelik yaptırımlar gevşetilebilir. Yani fiyat artışını dizginlemek amacıyla piyasaya İran ve Venezuela petrolünün sürülmesi düşünülebilir. Ancak bu kısa vadede büyük etkiler yaratmayacaktır.

6. Petrol arzındaki kesinti, piyasaları nasıl etkiler? Karar, doğalgaz fiyatlarına da yansır mı?

Doğalgaz fiyatının petrole endeksli olduğu düşünüldüğünde, yükselen petrol fiyatlarının yaklaşan kış öncesinde doğalgaz fiyatlarını da etkileyeceği öngörülebilir. Bu durum, Covid-19 salgını sonrasında toparlanma sürecinde olan dünya ekonomisinde enflasyonist etkinin artacağı anlamına geliyor. Bu da Batı ülkeleri başta olmak üzere petrole bağımlı devletlerdee bütçe açıklarını arttırabilir.

Yıl sonuna kadar Rusya-Suudi Arabistan ikilisinin bu kararından dönmesi beklenmemeli. Piyasa, 2024 yılına kadar bu gelişmeye göre hareket edecektir. Bu da petrolün varil fiyatının 100 dolar bandında olacağını gösteriyor.

Tartışma